GÖRÜNTÜLÜ

Xerabê köylüsü işkenceyi anlattı, çağrıda bulundu

Xerabê Bava köyünde gözaltına alınan ve dün akşam saatlerinde serbest bırakılan Ribhet Bayhan, gözaltında yaşadıkları işkenceyi anlattı.

Nusaybin’in Xerabê Bava köyünü abluka altına alan ve 15 gündür saldırı düzenleyen devlet güçleri, köyde onlarca kişiyi de gözaltına alarak işkence yaptı. Abluka ve saldırıların üçüncü gününde gözaltına alınanlar arasında bulunan ve 12 gün boyunca gözaltında tutulan köylülerden Ribhet Bayhan, gözaltında kardeşi Sabri Bayhan, köylüleri Şükrü Koçhan ve Abdi Aykut’a yapılan işkenceye tanıklık ettiğini söyledi. 

‘BÜYÜK BİR DEHŞET YAŞATTILAR’

Ribhet Bayhan, devlet güçlerinin köyde çok büyük bir vahşet uyguladığını belirterek, “Büyük bir askeri güç ile gelerek ilk gün köyü abluka altına aldılar. İkinci günden itibaren köyde büyük bir saldırı başlatıldı çocuklar, kadınlar başta olmak üzere köylüler büyük bir dehşet yaşadık Hakaret ve işkenceye maruz kaldık. Yaşadıklarımızı anlatmaya kelimeler yetmez, çocuklarımız sürekli ağladı” dedi.

Bayhan, ablukanın üçüncü gününde ise evlerinin basıldığını belirterek, "Ablukanın üçüncü gününde evlerimiz basıldı, ben de 13 kişi ile birlikte gözaltına alındım, bizden sonra da çok sayıda kişi gözaltına alındı” dedi. 

‘ABDİ AYKUT VE DİĞERLERİNE İŞKENCE EDİLDİĞİNİ GÖRDÜM’

Gözaltında büyük bir işkence ve hakarete maruz kaldıklarını söyleyen Bayhan, şunları kaydetti: “Gözaltında 13 kişi bir hücrede tutulduk, çok soğuktu, sürekli hakaret ve fiziki işkence vardı. Kardeşim Sabri ve Şükrü Koçhan’a çok işkence yaptılar, ikisine de yapılan işkencenin tanığıyım."

Bayhan, devlet güçlerinin işkencesine maruz kaldığı fotoğraflarla belgelenen ve günlerce kendisinden haber alınmayan Abdi Aykut’a yapılan işkenceye de tanıklık ettiğini söyledi. Aykut’un çok ağır işkenceden geçirildiğini belirten Bayhan, Ayut’un işkencede fenalaşması ardından hastaneye kaldırıldığını aktardı. 

‘SAHİP ÇIKALIM’

Yaşadıkları zulme sessiz kalmamaları gerektiğini söyleyen Ribhet Bayhan, Kürt halkına çağrıda bulunarak, Xerabê Bava ve Talatê köyünde sürdürülen abluka ve saldırıya karşı birlik olmaları gerektiğinin altını çizdi.