Van TUYAD-DER, Türkiye cezaevlerinde devam eden hak ihlallerine dikkat çekerek kamuoyuna duyarlılık çağrısı yaptı.
Van Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TUYAD-DER), cezaevlerindeki hak ihlallerine dikkat çekmek amacıyla dernek binasında basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında konuşan TUYAD-DER Yöneticisi Emin Şeker,  2013 yılından bu yana süre gelen demokratik diyalog sürecinin hükümet tarafından iktidar hırsı uğruna heba edildiğini dile getirdi. Savaş ve çatışma politikaları karşısında topyekun barış mücadelesinin verildiği bir dönemde Kürt halkına yönelik baskı ve imha politikalarının hız kesmeden devam ettiğini ifade eden Şeker, bu baskı ve imha politikaları ile birlikte  gözaltı ve tutuklama furyasının devreye konulduğunu belirtti.

'22 HASTA TUTSAĞIN TEDAVİSİ YAPILMIYOR, 19 TUTSAK AYNI ODADA TUTULUYOR'

Eş güdümlü olarak yapılan baskı ve sindirme operasyonlarının cezaevlerinde de karşılık bulduğunu dile getiren Şeker, başta hasta tutsaklar olmak üzere hak ihlallerinin had safhaya çıktığını kaydetti. Van M Tipi Cezaevi’nde 3’ü kadın 22 hasta tutsağın tedavilerinin yapılmadığına dikkat çeken Şeker, 19 erkek tutsağın aynı odada tutulduğunun altını çizdi. Bu tür uygulamaların 1982 yılında cezaevlerinde uygulandığı hatırlatmasında bulunan Şeker, "Bu uygulamalar en son 1982 yılında 5 Nolu Zindan uygulanmıştır. Burada amaç farklı hastalıkların birbirine bulaşması ve tedavisinin zorlaştırılmasıdır” dedi. 

'SAYIN ÖCALAN VE TÜM SİYASİ TUTSAKLAR ÖZGÜRLEŞMELİ'

Görüşe gelen ailelerin utanç verici, onur kırıcı muameleye tabi tutulduğunu dile getiren Şeker, ülkeyi yönetenlerE bu politikalardan vazgeçme çağrısında bulundu. Hasta tutsakların bir an evvel tahliye edilmesi gerektiğini ifade eden Şeker, "Savaş süreci barış ve diyalog ile çözülebilir. Bunun yolu ise Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’a yönelik geliştirilen tecride son verilmesi ve Sayın Öcalan başta olmak üzere tüm siyasi tutsakların özgürleşmesinden geçer” dedi.