Almanya’nın Linz kasabası yakınlarında Kürt ve göçmen kadınlara yönelik çalışmalar  yürüten Kadın Araştırma ve Toplumsal Buluşma Merkezi UTAMARA, 10. Olağan Kongesini gerçekleştirdi. Linz’de dün gerçekleşen kongreye vakfın çalışanları ve dostları katıldı.

Kongrede, özgürlük mücadelesinde yaşamını yitiren Uta Schneider, Ekin Ceren Doğruak ve yine Paris’te katledilen Sakine Cansız, Fidan Doğan, Leyla Şaylemez ile Silopi’de katledilen Sêvê Demir, Fatma Uyar, Pakize Nayır şahsında saygı duruşu yapıldı.

Açılış Konuşmasını UTAMARA Yöneticisi Sevim Polat yaptı.

'KADIN MÜCADELESİ SÜREKLİLİK ARZEDİYOR'

Polat, yaklaşık on yıldır proje uygulamaları ve seminerler ağırlıklı olmak üzere kadınlar için ortak yaşam ruhunu geliştirmede kurumun eğitici rol oynadığını söyledi. 

Polat, şöyle konuştu: "Özgürlüğün elbet bir bedeli vardır. Kadınlar çalışarak, en ağır bedelleri ödeyerek, yaşamda değişik alanlar açıyor. Bu süreklilik arzeden bir durumdur. Kürt kadını da bu biçimiyle mücadelesini süreklileştiriyor. Kürdistan için çok büyük anlamı vardır çünkü 'her şey bitti' denilen bir gerçeklikten kazanılan bir süreklilik durumudur. Erkek egemenlğinin olanca boyutuyla  kendini yaşattığı Kürdistan’da, kadın renginin yaşamın her alanında kendisini gerçekleştirmesidir. Kadın kendi adına kararlar oluştururke, erkeği de dönüştürmüş oluyor. Buradaki çalışmalarımız da bunun bir öğesidir."

'DOĞAMIZLA BULUŞUYORUZ'

CENİ Kadın Araştırmaları, Waqf a Jın a Azad a Rojava, Kürdistan Şehit Aileleri Kurumu temsilcilerinin de konuşma yaptığı kongrenin kapanış konuşmasını ise katılımcılardan Şükran Sincar gerçekleştirdi.

Sincar, esas olarak kadın ve çocuklara yönelik çalışma hedefine odaklanan kurumun yeni bir yaşam perspekti oluşturmak için iddialı olduğunu gördüğünü belirtti. Sincar, "Ülke dışında yaşayan Kürtler olarak dört-beş kimlikle birlikte yaşamak istiyoruz, bunun altında ezilmiyoruz. Doğamızdan uzaklaşmış  olabiliriz ancak örgütlenerek, örgütlülüğümüzle bunu tekrardan yakalayabiliriz. Bir araya gelişlerimiz rutin değildir, yaşam seçeneklerimizi oluşturuyoruz. Kapitalizm kadının doğasına yabancılaşmasını dayatıyor. Bizler kadını beş bin yıldır doğasından koparılışını ters yüz ederek, doğamızla buluşuyoruz" şeklinde konuştu.

"Ana-çocuk aynı dili konuşmuyor, yeni nesile çekici olabilmek için üretebilmeliyiz" ifadesini kullanan Sincar, şöyle devam etti: "Mücadele salt iktidarlara karşı değildir, sosyal alanda da değişim-dönüşüm mücadelesi, bireyin aynı zamanda kadının kendi kendini geliştirip gerçekleştirme mücadelesi de önemlidir. Kürt toplumunun temel dönüşüm ve gelişiminin motoru da Kürt kadınıdır. Yaşamın kaynağı biz kadınlarız. O halde daha fazla örgütlülük, daha fazla dayanışma ve daha fazla başarı!"

UTAMARA VAKFI

Özgürlük mücadelesi gerillası Amara-Ekin Ceren Doğruak ve Kürt dostu-aktivist Uta Schneidenberg,  31 Mart 2013'te Güney Kürdistan’da Keladıze kasabası yakınlarında bir yolculuk esnasında yaşanan trafik kazasında yaşamlarını yitirmişti. Almanya’nın Nuvid kenti yakınlarında Linz kasabasında yaşayan Kürt ve göçmen kadınlar, dayanışma amaçlı UTAMARA Kadın Vakfı'nı kurmuşlardı.