Protesto yürüşü Serêkanîyê Halk Meclisi önünden Belediye yanındaki fotbol sahasına kadar devam etti. Fotbol sahasında toplanan kitleye TEVDEM Koordinasyon üyesi Cahit Hesen, Kongre Star adına Şükriye Eli, EL Vahde Partisi adına İdris İsa, PYD adına Azad İbrahim ve Sol Parti adına Mustefa Ferhan birer konuşma yaptı. Yapılan konuşmalarda Türk devletin Cerablus’taki katliamları kınanırken, işgale karşı direnişin yükselteceği mesajı verildi.

“Em Komkujiya devlata Tirk Li Cereblusê şermezardikin”, “Na ji dagirkeriya axa Rojavare” ve Arapça “Serêkanîyê Halk Belediyesi, Türk devletinin Cirablustaki katliam ve işgalini kınıyoruz” pankartlarının taşındığı yürüşüye, Kürt, Arap, Çeçen, Asuri-Suryani halkı ile PYD, EL Vahdê Partiya Çep (SOL) ve Pêşveru partilerinin yanısıra sivil toplum kuruluşları katıldı.  

Sık sık “katil Erdoğan”, “işgalci Türkiye Suriye’den defol” sloganlarının atıldığı yürüyüşe halk büyük ilgi göstererek slogan ve zılgıtlar ile destek verdi.

‘NEREDE ŞEHİT VERSEK ORAYI SAHİPLENİYOR VE KORUYABİLİRİZ’  

Türk devletinin işgali ardından bombalamaları sonucu hayatını kaybedenleri anarak konuşmasına başlayan TEVDEM Koordinasyon üyesi Cahet Hesen, faşist Türk devletinin saldırıları sonucu hayatını kaybedenlerin intikamları alınacak ve her türlü egemenlik ve saldırıya tereddütsüz karşı duracaklarını kararlığı içinde olduklarını ifade etti. Türk, İran ve Suriye devletinin Cezayir’de kirli bir plan üzerinde anlaştıklarına dikkat çeken Hesen “1975’lerdeki gibi Kürtlerin imhası üzerinde anlaşanlar şunu unutmaması gerekir ki, ne Kürtler ne de Önderlikleri eskisi değildir” dedi.  

Hesen devamla şunları söyledi: “Hesekê’de 16 Ağustos’ta rejimin saldırıları ile başlayan çatışmalar bu kirli ittifakın sonucudur.  Önderliğimizin felsefesi halkların kardeşliği ve özgürlüğünü geliştiriyor. Hareketimiz geçmiş 29 isyana benzemiyor. Erdoğan halkımızın mücadelesini yok etmek için Suriye, İran ve Rusya’nın ayağına gitti. Bu mücadele irade, inanç ve şehitler vererek geliştiriyoruz. Er ya da geç hedeflediklerimize ulaşacağız. 

Erdoğan’ın sonunun Saddam’dan farksız olacağını düşünmüyoruz. Cerablus’u işgal gele getirilen çeteler El Kaide ve DAİŞ gibi çetelerdir, ÖSO ile bir alakası yoktur. Halkımızın özgürlüğü önünde kim durursa dursun en sert şekilde cevabını vereceğiz.”

ERDOĞAN OSMANLI HAYALİ İLE YAŞIYOR

El Vehdê Partisinden de İdris İsa’da Cerablus işgali ve yapılan katliamlarla Rojava ve Suriye halkları hedeflendiğini belirterek, “biz kendimizi koruyabileceğimizi ve yönetebileceğimizi herkese gösterdik” dedi. Suriye halklarının sorunlarını ancak federal ve demokratik bir sistem ile çözüme kavuşturabileceğini söyledi.

PYD adına konuşan Azad İbrahim ise Erdoğan’ın Osmanlı egemenlik hayallerinde olduğunu ancak Mecbidabık’ın güncellenmeyeceğini kafasına koyması gerektiğini söyledi. Minbic ve Cerablus Meclislerinin arkasında olduklarını söyleyen İbrahim, “Türk devlet iflas eden politikalarını yeniden canlandırmak için işgale başladı” dedi.   

Sol Parti adına konuşan Mustafa Ferhad ise, “bizim için önemli olan Kürtlerin ve bölge halklarının kardeşlik ve özgürlükleridir” dedi. Türk devletinin özgürlük ve kardeşlikten korktuğu için katliam ve işgale başladığını söyleyen Ferhad, “haklarımızı elde etmemiz için Türkiye, İran ve Suriye ortak kirli ittifaklar yapıyorlar. Ama ne olursa olsun Kantonlarımızı birleştirip, demokratik federal sistemimizi koruyacağız” diye konuştu.

Türk devletinin Cerablus’u işgal ve katliamlarına karşı Serêkaniyê’de geliştirilen yürüyüş ve yapılan konuşmalar “Biji Serok Apo”, “Türkiye ülkemizden defolun” sloganları ile son buldu.