Şengal, İnşa Meclisi’yle yeniden doğuyor

Şengal Katliamı birinci yılını doldururken, Şengal Direnişi de hız kesmeden devam ediyor. Bir yıllık zaman diliminde Şengal’de, 1094 çete üyesi öldürüldü, 326’sı yaralandı.

Şengal Katliamı birinci yılını doldururken, Şengal Direnişi de hız kesmeden devam ediyor. Bir yıllık zaman diliminde Şengal’de, 1094 çete üyesi öldürüldü, 326’sı yaralandı.

Şengal Katliamı’ndan bu yana geçen bir yıllık sürede HPG, YJA Star ve YBŞ/YPJ Şengal güçleri ile DAİŞ çeteleri arasında 420’den fazla çatışma yaşandı. Bu çatışmalarda 1094 DAİŞ çetesi üyesi öldürülürken 326 çete üyesi de yaralandı. 18 Aralık günü ise Şengal-Rojava arası insani yardım koridoru tekrardan açıldı. HPG, YJA Star, YBŞ ile YPG ve YPJ güçlerinin içerisinde olduğu Ortak Direniş Güçleri, Şengal şehir merkezine ve köylerine yönelik ‘Şengal’i Özgürleştirme Hamlesi’ başlattı. Operasyonda birçok yer özgürleştirildi. Geçen zaman diliminde YPJ Şengal kendini ilan ederken, Şengal Direniş Birlikleri (YBŞ) de birinci konferansını gerçekleştirdi. Ayrıca Şengal Dağı’nda direnen Êzîdî halkı ise iradelerinin temsil bulduğu Şengal Êzîdî İnşa Meclisi’ni oluşturdu. Meclis, Şengal Dağı’nda direnen ve topraklarına geri dönen Êzîdî halkına yönelik birçok çalışma yürüterek ihtiyaçları karşılamaya başladı. 

KORİDOR YENİDEN AÇILDI

18 Aralık günü Şengal’den HPG, YJA Star gerillaları ile YBŞ savaşçıları, Rojava’dan da YPG/YPJ Şengal savaşçıları, Şengal-Rojava koridorunu açtı. YJA Star komutanlarından Sema Koçer, Şengal-Rojava Koridoru Hamlesi’ne ilişkin şunları söyledi: “Koridor kapandığı zaman Şengal Dağı’nda halk çok zorlu bir yaşam geçirdi. Erzak, ısınma ve barınma ihtiyaçları vardı. Biz de halkın bu durumunu gördüğümüz için sonucu ne olursa olsun Şengal-Rojava arasında bir koridorun açılması için operasyon başlattık. Biz Şengal’den, YPG/YPJ güçleri ise Rojava’dan Şengal’e doğru bir operasyon başlattık. Bu operasyonda Rojava-Şengal arasındaki tüm köyler çetelerin elinden kurtarılarak özgürleştirildi.”

SATTIĞI GİBİ ALMAK İSTEDİ

18 Aralık günü HPG/YJA Star ile YBŞ güçlerinin açtığı koridorun yanı sıra, KDP peşmergelerinin de Güney Kürdistan ile Şengal Dağı arasında koridor açtığını belirten YBŞ komutanlarından Serxwebun Cevahir, KDP’nin tek mermi patlatmadan Şengal’in kuzeyinde bulunan bazı köyleri aldığını belirterek şunları söyledi: “Şengal’deki KDP güçlerine, ‘Ortak bir koridor açalım’ dedik. Ancak kendileri bizimle beraber hareket etmeyerek Güney Kürdistan ile Şengal Dağı arasında bir koridor açtı, Şengal Dağı’nın kuzeyinde bulunan Hardan, Zorava, Guhbel, Digurê ve Sinune köylerini mermi patlatmadan geri aldı. Halk bu durumu gördüğünde ‘Bizim için kutsal bir günde nasıl sattıysalar öyle bizi satın almaya çalışıyorlar’ diyordu.”

KÖYLER ÖZGÜRLEŞİYOR…

18 Aralık günü Şengal-Rojava arasındaki insanlık koridoru açıldıktan sonra Şengal Direniş Güçleri, Şengal’in köylerine ve Şengal şehir merkezine yönelik özgürleştirme operasyonu başlattı. Şengal Dağı’nın kuzeyinde bulunan Xanesor’a yönelik hamlede yer alan YPJ Şengal komutanlarından Helîn Êzîdî, yaşadıklarını şöyle anlattı: “Köye girdiğimizde çeteler kaçtı ve biz bir evin balkonuna çıktığımızda kaymaya başladık. Neden kaydığımızı öğrenmek için sağımıza ve solumuza bakındığımızda kafası kesilmiş yaşlı ve sakat bir amcanın cesediyle karşılaştık. Arkadaşlarımız hemen cenazeyi kaldırdı. Ardından arama-tarama faaliyeti yürütürken topraklı bir evde iki yaşlı anne ile bir yaşlı amca ile karşılaştık. Üçü de yaşıyordu. Çeteler köye saldırınca gizlenmiş, bizi beklemişler. ‘Nerede kaldınız, neden bu kadar geciktiniz’ dediler ve sarılarak ağladılar.”

KDP, MEVZİSİNİ AYRI KAZDI!

19 Aralık günü Şengal Ortak Direniş Güçleri, Şengal şehir merkezine yönelik ‘Şengal’i Özgürleştirme Hamlesi’ başlattı. Saat 11:00’da başlayan operasyona KDP’nin öğleden sonra saat 13:00’da dahil olduğunu belirten HPG gerillası Newrez Haki, şunları ifade etti: “Birlikte hareket etme istemimize rağmen peşmergeler bizimle ortak hareket etmedi. Yani ortak bir planlama ve eylemsellik ortaya çıkmadı. Tabii ilk gün birçok çete üyesi öldürüldü. İlk üç gün boyunca çok şiddetli çatışmalar yaşandı. KDP peşmergelerinin büyük bir çoğunluğunun savaş cephesinden çekilmesinin ardından biz de tuttuğumuz yerlerde ve mahallelerde bir savunma hattı oluşturduk. Bazı peşmerge güçleri yanımızda bulunuyordu ama beraber eyleme girmiyorduk. Hatta bizim çatıştığımız siperlerde bile çatışmıyorlardı. Kendilerine ayrı siperler yaparak orada çatışmalara giriyorlardı. Çeteler tarafından araçlarla intihar eylemleri yapıldığında peşmergeler çatışma bölgelerinden kaçıyordu. Çetelerin direnişimiz karşısında başarıya ulaşmadığını gördükten sonra siperlerine geri dönüyorlardı.”

KDP peşmergelerine ortak bir komutanlıkla Şengal’i özgürleştirmeyi önerdiklerini ancak kabul görmediğini aktaran Haki, “Gerillanın, YBŞ savaşçılarının direnişini gördükten sonra artık peşmergeler kaçmayıp mevzilerinde kalmaya başladı. Onlar da kendilerine bir savunma hattı oluşturdular.”

“Şengal’i Özgürleştirme Hamlesi’nin” ikinci günü Güney Kürdistan Başkanı Mesut Barzani Şengal Dağı’na ziyarette bulundu. Ancak ziyareti kısa süren Barzani’nin, Şengal’in peşmerge güçleri tarafından özgürleştirilmediğini gördükten sonra geri döndü.

YARDIMLAR ULAŞTI

Şengal-Rojava insani yardım koridoru açıldıktan sonra TEVDA ve RAP aracılığıyla Kürdistan’ın dört parçasından ve Avrupa’dan yardımların Şengal Dağı’na ulaştığını kaydeden TEVDA yöneticilerinden Munzur Dêrsim, şunları söyledi: “Şengal-Rojava insani yardım koridoru açıldıktan sonra kurumumuz ve RAP aracılığıyla Kürdistan’ın dört parçasında yaşayan halkımız ve Avrupa’daki Êzîdî Kürtler tarafından Şengal Dağı’na yardımlar gönderilmeye başlandı. Gelen yardımlar, Şengal Dağı’ndaki RAP yardım kuruluşu ile 12 kampa dağıtıldı. Bu çerçevede halkın tüm ihtiyaçları karşılanmaya başlandı.”

YPJ ŞENGAL’İN İLANI

Şengal şehir merkezinde Ortak Direniş Güçleri’nin “Şengal’i Özgürleştirme Operasyonu” sürerken YPJ Şengal güçleri de konferanslarını gerçekleştirerek örgütlerinin kuruluşunu ilan etti. 44 delegenin katıldığı konferansın sonuç bildirgesi, 5 Ocak günü tüm dünya kamuoyuna duyuruldu. “Şengal’i Özgürleştirme Operasyonu sürecinde YBŞ’de yer alan kadın arkadaşların özgürlük hamlesini daha da güçlendirmek ve Şengal’i kurtarmak, halk ve kadınların özgürlüğünü sağlamak, Ezdiyati kültürünü özgür yaşatmak için 5 Ocak’ta kuruluş toplantısının yapıldığı” belirtilen bildirgede, şu ifadelere yer verildi: “YBŞ çatısı altında yer alan kadın arkadaşlar, YPJ Şengal (Yekîneyên Parastina Jin ê Şengalê) kimliği adı ile kendisini örgütler. YPJ Şengal; Rêber Apo’nun demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü paradigması doğrultusunda Şengal’de yaşayan halkı, kadınları savunmayı, Êzîdî halkı için kutsal olan Şengal dağlarını, şehrini savunmayı, Êzîdî inancı ve kültürünün özgür bir şekilde yaşanmasını kendine temel amaçlar olarak belirler. Şengal’de yaşayan kadınları savunma bilinci doğrultusunda örgütlemeyi, Önder Apo’nun kadın özgürlük ideolojisini öğrenmeyi ve bu temelde kadın gerçekliğini tanıyarak erkek egemenlikli zihniyet ve yapılanmalara karşı mücadele etmeyi; başta genç kadınların meşru savunma bilincini geliştirerek sayıyı arttırmayı ve örgütlüğü büyütmeyi, 2-3 Ağustos’ta yaşanan katliamda esir alınan kızların özgürlüğünü sağlamayı, katliamda yaşamını yitiren kadınları sahiplenmeyi ve anılarına cevap olmayı, YBŞ’nin örgütlenme amaçlarını kendine görev olarak belirler.”

ULUSLARARASI ŞENGAL GÜNÜ

YPJ Şengal’in konferansı ardından Şengal Dağı’nda direnen Êzîdî halkı, 14 Ocak’ta meclisini oluşturdu. 200 delegenin katıldığı Şengal Êzîdî İnşa Meclisi Konferansı’na KCK, YNK, Komünist Parti, Tevgera Demokratik ya Êzîdîya (TEVDA), Partiya Êzîdîya Peşveru gibi siyasi örgütler de katıldı. Şengal Êzîdî İnşa Meclisi, gerçekleştirdiği konferansın amacını, “72 katliamdan daha ağır ve trajik olan 73. katliamın nedeni, Êzîdî halkının örgütsüzlüğü ve savunmasızlığıdır. Bu konferansın esas amacının Êzîdî toplumunun iradesini açığa çıkaracak siyasal ve toplumsal örgütlenmelere gidilmesi olması gerektiği; yine Êzîdî toplumunun kendi savunma örgütlenmesini kurmak zorunda olduğu, bir kez daha 73. Katliam ile çok yakıcı bir şekilde ortaya çıkmıştır” denilen açıklamada, 27 kişiden oluşan bir meclis ve 7 kişiden oluşan bir yürütme komitesi oluşturulduğu da duyuruldu. 3 Ağustos tarihini “Uluslararası Şengal Günü” olarak kabul eden Meclis, savunma, diplomasi, örgütleme, ekonomi, maliye, kadın ve gençlik olmak üzere 6 temel komitenin örgütlendirilmesi kararı aldı.

‘YBŞ, KATLİAMA İLK GÜNDEN CEVAPTI’

Yekîneyen Berxwedana Şengalê (YBŞ), 71 delege ile gerçekleştirdiği ilk konferansının sonuç bildirgesini tüm kamuoyuyla paylaşmıştı. Tüm Kürdistani direniş güçlerinin birliğine vurgu yapılan açıklamada YBŞ’nin doğuşu şöyle tanımlanmıştı: “YBŞ, binlerce insanımızın şehadeti ve esaretiyle sonuçlanan 3 Ağustos Katliamı’nın daha ilk gününde, bir cevap olarak doğmuş; o tarihi, kritik günlerde direniş mevzisi oluşturmuş ve kuruluşunu halkımıza ve kamuoyuna ilan etmiştir. Böylece yüz binlerce insanımızın kurtarıldığı, çetelere büyük darbelerin vurulduğu, son olarak da Şengal Hamlesi’nin devam ettiği bu destansı savaş sürecini konferansımız, hazırlık süreci olarak değerlendirmiş ve YBŞ’nin sistem ve örgütlenme esaslarını kesin kararlara bağlamıştır.”

KDP ‘MİSAFİR’ DEDİ, HALK TEPKİ GÖSTERDİ

YBŞ/YPJ Şengal’in konferanslarını gerçekleştirmeleri ve “Şengal’i Özgürleştirme Operasyonu” çerçevesinde gerilla güçlerinin direnişine KDP’nin tepkisi arttı. KDP, “Güney Kürdistan’da PKK’nin misafir olduğuna” yönelik açıklamalarda bulunarak halkın tepkisini üstüne çekti. “PKK’nin Şengal’den çıkması ile beraber biz de çıkacağız” diyerek KDP’nin eleştiren halk, “PKK’nin Şengal’in esas güçlerinden” olduğunu belirtti, esasta KDP’nin misafir olduğunu söyledi. KDP Asayişi’nin YBŞ’ye katılmak isteyen gençleri tutuklamaktan vazgeçmesi yönünde de sert tepki gösteren halk, “Böylesi yaklaşımlarla KDP, Şengal Direnişi’ni boğmak istiyor” dedi.

İNŞA MECLİSİ’NİN ÇALIŞMALARI

Geçen zaman diliminde Şengal Êzîdî İnşa Meclisi, birçok çalışma yürüttü. Şengal Dağı’ndaki halkın su, elektrik ihtiyaçlarını karşılayan Şengal Êzîdî İnşa Meclisi, Şengal Dağı’nda direnen halkın ihtiyaçlarına cevap olmaya çalıştı. Dağda bulunan 12 kampın tüm yaşamsal ihtiyaçları karşılanırken bir yandan da diplomatik çalışmalar yürütüldüğünü belirten TEVDA yöneticilerinden Munzur Dêrsim, şunları söyledi: “Meclisimiz Şengal Dağı’nda kalan 12 kampın su ve elektrik ihtiyaçlarını karşıladı, çocukların geleceği için okullar açtı. Birçok çocuk, açtığımız okullarda anadillerini, tarihlerini, kültürlerini ve inançlarını tanıdı. Bununla kalmayıp Şengalli kadınların, çocukların ve gençlerin öz örgütlülüklerini geliştirmek için akademiler açtık. Halkın sağlık sorunlarına da çözüm olduk. Cizîrê Kantonu ile birlikte, doktorların her hafta sağlık taraması için Şengal’e gelmesini sağladık. Ayrıca Êzîdî inancı ve kültürünü dünyaya tanıtmak için birçok diplomasi çalışması yürüttük. Şu anda bir grup Êzîdî İnşa Meclisi üyesi arkadaşımız, Avrupa’da diplomasi çalışmaları yürütüyor.”

ACI BİLANÇO

3 Ağustos 2014 tarihinde DAİŞ çetelerinin Şengal ve köylerine yönelik saldırısı ardından yaşanan katliamın gerçek yüzü ortaya çıkmaya başladı. Şengal Êzîdî İnşa Meclisi, 500 bin insanın yaşadığı Şengal ve köylerine yönelik gelişen katliamın sonuçlarını ortaya çıkardı. Meclisin paylaştığı veriler şöyle: “3 Ağustos katliamından önce 170’in üzerinde köye, 12 nahiye, 3 kasabaya sahip Şengal’de, 500 bin civarında insan yaşıyordu. Bu insanlardan 3 bin 161’i Şengal Katliamı’nda şehit düştü. 15 bin 450 insan, DAİŞ çetelerine esir düştü. Bunların 2 bin 789’u çetelerin elinden kurtuldu. Geriye kalanlar halen DAİŞ çeteleri elinde esir ya da şehit edildi. Şu an Şengal Dağı’nda 20 bine yakın insan yaşıyor. 460 binin üzerinde insan ise göç etti.” 

‘114 ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI ŞEHİT’

Şengal Direnişi de her boyutuyla devam ediyor. Geçen zaman zarfında Şengal Direniş Güçleri (HPG, YJA Star, YBŞ, YPJ Şengal) ile DAİŞ çeteleri arasında 420’nin üzerinde çatışma yaşandı. Çatışmalarda 1094 çete üyesi öldürülürken 326 çete üyesi de yaralandı. Şengal Direniş Güçleri'nden ise 114 savaşçı bu direnişte şehit düştü.