İnsanlık düşmanı DAİŞ çetelerinin 3 Ağustos 2014 tarihinde gerçekleştirdiği katliamdan sonra Şengal Dağı eteklerinde yaşamlarını sürdüren Êzîdî halkı, örgütlenmelerine devam ediyor. Êzîdîler, Dêrweşê Evdî Akademisi ile askeri ve ideolojik eğitim alıyor. Savaşçı öğrenciler, gençleri YBŞ saflarına katılmaya çağırdı.

Katliam sonrasında yaralarını sarmaya çalışan Êzidi halkı Dêrweşê Evdî Akademisi'nde şimdiye kadar 20 mezun verdi. Yeni açılan eğitim devrelerine Şengal direnişinde yaşamını yitiren Berivan Colemerg ve Zilan PIlıng adlı YJA Star gerillalarının adı verildi. Akademide Êzîdî inanç ve kültürünün kaybedilmemesi için tarihi ve ideolojik eğitimler, öz savunma amaçlı silah ve taktik dersleri de görülüyor.

Akademide eğitim gören YBŞ savaşçıları, "Silah kullanımının sadece birini öldürmeye yaradığını biliyorduk fakat bu düşüncelerimiz değişti" diyerek, akademide silahları sadece yeni bir yaşamın inşasında kullanılan araç olarak gördüklerini söylediler.

'KATLİAMI KADER OLARAK GÖREN DÜŞÜNCELER AŞILIYOR'

YBŞ Komutanlığı ve Dêrweşê Evdî Akademisi yönetiminde yer alan Serxwebun Azadi, akademinin kuruluş amacını şu sözlerle anlattı: "Ezidxan inancının köklerinde kendi inancını ve kültürünü korumak ve ona dönük her türlü saldırıya karşı sonuna kadar direnen bir ruh vardır. Akademinin kuruluş amacı var olan bu ruhu kökleri üzerinde yeniden yeşertmektir. Êzîdî inancında dışarıdan gelen her türlü saldırılara karşın tarihten bu yana hep öz savunması yapmış ve direnmiş bir tarihi gerçeklik görüyoruz. Akedemide görülen eğitim dersleriyle Êzîdî halkının kendi tarihlerini daha fazla sahiplenmeleri amaçlanıyor. 73 fermanla Êzîdîler sindirilerek bu tarihi gerçeklikten uzaklaştırılmıştır. Burada verilen ideolojik derslerle bu tarihin yeniden gün ışığına çıkması ve Êzîdî halkının genç, yaşlı, kadın ve çocuk demeden bu direnen Êzîdî ruhunu tanıması hedefleniyor."

Akademi bünyesinde görülen askeri eğitimlerin de Êzîdîlerin kendi topraklarını kimseye dayanmadan savunabilmeleri için verildiğini belirten Azadi, şöyle devam etti: "73 ferman yaşamış bir halkız. Bunların bizlerde yarattığı sindirilmişlik, güvensizlik ve yaşadıklarını kader gören düşünce aşılıyor. Bu eğitim sonrasında kendini, inancını, toprağını ve gelişen her türlü saldırılara karşı koruyabilecek bir güce sahip hale geliniyor. Katliam sırasında kurtarmaya ve korumaya gelen HPG ve YJA Star gerillalarından sonra bu halk her şeyi daha net görebiliyor. HPG ve YJA Star  güçleri bizleri kurtardı. Êzîdî halkını korurken çok şehit verdiler. Bugün hala Şengal'de en ön mevzilerde mevzilerde IŞİD teröristlerine karşı savaşıyorlar ve şehit veriyorlar. Biz Êzîdî halkı olarak onları da YBŞ şehitleri olarak görüyoruz. Bizlere kendimizi savunmak için ilk eğitimleri veren de bu güçler oldu. Êzîdî halkının gerçek dostunun ve koruyucusunun  kim olduğunu biz halk olarak çok net gördük."

'İNANCIMIZA DAHA FAZLA SARILACAĞIZ'

Berxwedan Tolhıldan adlı akademi öğrencisi, "Êzîdî inancına dönük bizlerin bile bilmediği yönleri bu akademi sayesinde gördük. İnancımızı ve tarihimizi bu derece köklü olarak ele almıyorduk. Eğer ki, ferman öncesinde tüm bunları bilseydik yani inancımızın kadim köklerine tutunabilseydik yaşanan bu katliamın önünü alabilirdik. Êzîdî inancına bundan sonra daha fazla sarılacağız" diye konuştu.

'EVİMDE OTURMAYI VİCDANIM KALDIRMADI'

Ferman sonrası Şengal'i korumak için akademide yerini alan öğrencilerden Sirwan Merivan, Doğu Kürdistan'dan YBŞ saflarına katıldı. Dêrweşê Evdî Akademisi'nde bir devre eğitim gördükten sonra şu an akademide eğitmen olarak bulunan Merivan, şunları dile getirdi: "Bir Kürt genci olarak IŞİD çetelerinin Rojava'da ve Şengal'deki Êzîdî Kürtlerine dönük katliamın ardından vicdanım, benim evimde oturup kendi halkımın katledilmesini kaldırmadı. Özelikle de Şengal'de Êzîdî halkına dönük yaşanan katliam beni çok derinden etkiledi. Ben de gelip Êzîdî halkını savunma amaçlı YBŞ saflarına katıldım. Akademi sadece Êzîdîlere açık değil, tüm inançlar da burada yer alabilir. Akademiye Êzîdî halkından yoğun bir ilgi var. Eskiden bir devre açılıyordu fakat yoğun talepler üzerine iki devre biçiminde bir örgütlenmeye gittik. Özellikle bu akademide verilen ideolojik eğitimler arasında  en çok ilgi gören ders, Êzîdî inancının tarihine ilişkin derslerdir. Êzîdî inancının tarihinde bu kadar acı yaşandığını ve  katliamdan geçtiğini bu akademi öncesinde bilmiyordum. Dünyanın hiçbir yerinde Êzîdî halkı kadar katliamdan geçirilmiş bir halk daha yoktur. Bu eğitimler sonrasında anladım ki, bu inancın ve halkın savunma güçlerinde yer almak için,  bir Kürt genci olarak kendi üzerime düşen görevi en iyi yapacağım yer burasıdır."

YBŞ'YE KATILIM ÇAĞRISI

Bahoz Tufan adındaki savaşçı ise, bu akademide kendi inançlarının özüne kavuştuklarını, Êzîdîliği daha iyi tanıdıklarını belirtti. Bugüne kadar yaşanan 73 fermanda kimse tarafından korunmadıklarını söyleyen Tufan, "Bize 'sizi koruyacağız' diyenlerin gerçek yüzlerini gördük. Katliamda bizi nasıl ölüme terk ettiklerini ve katliamın önünü açtıklarını gördük" diyerek, şuy çağrıyı yaptı: "Dünyadaki tüm Êzîdî gençleri kendi inançlarına ve onurlarına sahip çıkmaları için Şengal'i savunacak esas güç olan YBŞ'ye katılmaya çağırıyorum. Biliyoruz ki, YBŞ' nin büyümesini istemeyen güçler katılımların önünü almaya çalışıyor ve kirli politikalar yürütülüyor. Çünkü Êzîdîlerin kendilerini savunacakları bir güçlerinin oluşması demek, onlar için bitişin ifadesidir. Tüm Êzîdî halkının bu tür kirli politikalara zemin vermemesi ve yaşadıkları acı ve katliamı ve onları buna terk eden güçlerin kim olduklarını unutmaması gerekir. Bunun için tüm Êzîdî halkı YBŞ ve YPJ Şengal'e sahip çıkmalıdır.''