PKK Yürütme Komitesi, 1 Mayıs İşçi Bayramı dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı. PKK açıklamasında, “İşçi sınıfının ve emekçi halkların birlik, dayanışma ve mücadele günü olan yeni bir 1 Mayıs’ı yaşıyoruz. Başta Önder Abdullah Öcalan yoldaş olmak üzere tüm yoldaşların, işçi sınıfının ve emekçi güçlerin, halkımızın ve tüm emekçi halkların, kadınların ve gençlerin 1 Mayıs’ını kutluyor; özgürlük, farklılıklara dayalı eşitlik ve demokrasi mücadelelerinde üstün başarılar diliyoruz. 1 Mayıs 1977 Taksim Şehitleri şahsında tüm özgürlük ve demokrasi mücadelesi şehitlerini saygı ve minnetle anıyoruz” denildi.

‘1 MAYIS MEYDANLARINI DOLDURALIM’

“İşçiler ve emekçiler bu 1 Mayıs’ı da faşist ve emperyalist saldırganlığa karşı direniş içinde yaşıyorlar” denilen açıklamada, “Ortadoğu’da odaklanmış olan Üçüncü Dünya Savaşı bölge halklarına ve tüm insanlığa ağır acılar yaşatmaya devam ediyor. Özellikle DAİŞ benzeri faşist çeteler eliyle insanlığın tarihi değerleri yok edilmek ve mazlum halklar katliamdan geçirilerek teslim alınmak isteniyor. Böyle bir saldırganlık altında insanlığın özgür ve demokratik geleceği karartılmaya ve özgür yaşam umutları söndürülmeye çalışılıyor. Ancak faşist saldırganlık ne kadar barbar ve vahşi olursa olsun, Kürt halkının kahramanca direnişi örneğinde olduğu gibi, tüm ezilenler ve emekçiler bu vahşi saldırganlığa karşı yiğitçe direniyorlar. Bu 1 Mayıs’ta söz konusu insanlık direnişinin daha da gelişeceğine inanıyor, tüm işçi ve emekçileri bu ruh ve inançla 1 Mayıs meydanlarını doldurmaya, özgürlük ve demokrasi mücadelesini yükseltmeye çağırıyoruz” ifadelerine yer verildi.

BİRLEŞİK DEVRİMCİ DİRENİŞİ YÜKSELTELİM’

PKK devamla şu hususlara dikkat çekti.

“Ortadoğu halklarının başına bela edilen DAİŞ faşizmi gibi, onun ikizi konumunda bulunan AKP faşizmi de bugün Türkiye halklarının ve emekçilerinin başına bela edilmiş bulunuyor. Özellikle Tayyip Erdoğan’ın tekçi faşist diktatörlük eğilimi ve iktidar tutkusu son dokuz aydır başta Kürtler olmak üzere tüm Türkiye haklarına ve emekçilerine adeta kan kusturuyor. Halklarımız cumhuriyet tarihinin en kanlı ve katliamlı döneminden birini yaşıyor. Öyle ki, topyekûn demokratik direnişi geliştirmeden ve Türkiye’yi AKP faşizminden kurtarmadan özgür ve demokratik yaşam imkânı kalmamış bulunuyor. Bu duruma cevap oluşturabilmek ve halklarımızın özgür ve demokratik yaşama kavuşmasını sağlayacak bir devrimci mücadeleyi yürütmek üzere Halkların Birleşik Devrim Hareketi kurulmuş bulunuyor. Bu temelde, sivil faşist darbeyle 12 Eylül faşist diktatörlüğünü restore etmeye çalışan AKP faşizmine karşı halklarımızın birleşik direnişinin ve devriminin hızla gelişeceğine ve zafer kazanacağına inanıyoruz. Başta işçiler, emekçiler, kadınlar ve gençler olmak üzere tüm Türkiye halklarını, faşist AKP diktatörlüğüne karşı birleşik devrimci direnişi yükseltmeye ve 1 Mayıs meydanlarını doldurmaya çağırıyoruz.

Tayyip Erdoğan ve mevcut AKP yönetimi, faşist iktidarını Kürt soykırımını en vahşi yöntemler kullanarak gerçekleştirmeye bağlamış bulunuyor. Özellikle 24 Temmuz 2015 tarihinden itibaren uygulamaya koyduğu topyekûn özel savaş saldırganlığı temelinde Kürdistan’da tam bir soykırım savaşı yürütüyor. Cizre ve Sur örneğinde görüldüğü gibi, Kürdistan’ı tarihi ve toplumsal varlığıyla yok etmek, tarihin en kanlı bir soykırımını gerçekleştirmek istiyor. AKP Hükümeti, Kürt halkına yönelik saldırıda hiçbir ahlâki ve hukuki kural ve ölçü tanımıyor. Çünkü Kürt özgürlük direnişi karşısında faşist ulus-devlet diktatörlüğünün sonunun geldiğini görüyor. Çünkü Kürt halkının özgürlük mücadelesinin Türkiye demokrasi mücadelesiyle birleşerek AKP’nin faşist sultasına son vermekte olduğunu görüyor. Ancak ne yaparsa yapsın, faşist AKP diktatörlüğünün artık son günlerini yaşamakta olduğu açıkça görülüyor. Bu 1 Mayıs’ın böyle bir özgürlük yürüyüşünün önemli bir adımı olacağına inanıyor, mazlum ve emekçi Kürt halkını bulunduğu her yerde 1 Mayıs meydanlarını doldurmaya ve tüm emekçi halklarla omuz omuza özgürlük ve sosyalizm mücadelesini yükseltmeye çağırıyoruz.

‘EMEKÇİ HALKIMIZ APOCU ÖZGÜRLÜK ÇİZGİSİNDE DİRENEREK ZAFERİ DAHA DA YAKINLAŞTIRDI’

 Hareket ve halk olarak 2016 yılı 1 Mayıs’ında tarihimizin en anlamlı, örgütlü ve yoğun bir özgürlük direnişi içinde bulunuyoruz. Mücadelenin bedeli ne kadar ağır ve acısı ne kadar büyük olursa olsun, onları daha büyük bir direnişe dönüştürmeyi bilerek özgürlük umutlarımızı her gün daha da güçlendiriyoruz. Bu temelde zaferin eşiğine geldiğimizi ve özgürlüğe her zamankinden daha yakın olduğumuzu görüyoruz. AKP faşizmi emperyalist efendilerine dayanarak ve yerli hain işbirlikçilerini kullanarak ne kadar saldırırsa saldırsın, başta kadınlar ve gençler olmak üzere halkımızın kahramanca mücadelesini asla zayıflatamıyor. Kürt kadınları ve gençleri, gerillası ve öz savunması, dört parça Kürdistan’daki tüm emekçi halkımız Apocu özgürlük çizgisinde direnerek zaferi daha da yakınlaştırmış ve faşizme karşı özgür insanlığın umudu haline gelmiş bulunuyor.

Bu temelde Mehmet Tunç, Pakize Nayır, Mehmet Yılmazer ve Sêvê Demir öncülüğünde yükselen Kuzey Kürdistan halkımızın demokratik öz yönetim direnişini selamlıyoruz. Botan, Sorxwin, Ekin ve Xemgin yoldaşlar öncülüğünde direnerek kahramanlık destanları yazan HPG ve YJA-Star güçlerini selamlıyoruz. Kahraman Çiyager ve Berfin öncülüğünde Cizre ve Sur’da kış boyu kahramanca direnerek AKP faşizmine kan kusturan halkımızın öz savunma gücü YPS ve YPS-Jin’ı selamlıyoruz. Sêvê, Fatma ve Pakize öncülüğünde direnen Kürt kadınlarını, Gelhat, Eriş, Harun, Bermal, Neval ve Mizgin Koçer öncülüğünde direnen Kürt gençlerini selamlıyoruz. Rojava ve Başur’da DAİŞ faşizmine karşı kahramanca direnen YPG, YPJ ve YBŞ güçlerini selamlıyoruz. DAİŞ ve AKP faşizmine karşı Kürdistan’da yükselen özgürlük mücadelesinin Kürdistan’ı, Ortadoğu halklarını ve özgür insanlığı savunacağına inanıyor, bu kutsal mücadeleye her alanda başarılar diliyoruz.

‘1 MAYIS’LA ÖZGÜRLÜM MÜCADELEMİZ BÜYÜK BİR DEVRİMCİ HAMLE YAPACAKTIR’    

Bu 1 Mayıs’la birlikte özgürlük mücadelemizin zafer çizgisinde büyük bir devrimci hamle yapacağına inanıyoruz. Önderlik ve şehitler çizgisinde gelişen bu hamlenin bizi zafere taşıyacağını daha şimdiden görüyoruz. Bu temelde 1 Mayıs şehitlerimiz olan Ramazan Kaplan ve grubunu, yine Merkez Komite üyemiz ve Hilvan-Siverek direnişlerinin komutanı Mehmet Karasungur ve İbrahim Bilgin yoldaşları, Onların şahsında tüm özgürlük mücadelesi şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyor ve amaçlarını başarma sözümüzü yineliyoruz. Herkesi, kırk yıldır yazılan kahramanlık destanı temelinde Kürt halkını ve özgürlük mücadelesi gerçeğini daha doğru ve yeterli bir biçimde tanımaya çağırıyoruz. Böyle tarihsel bir mücadelenin önünü aydınlatan Önder Abdullah Öcalan’ın demokratik modernite kuramını ve demokratik sosyalizm çizgisini daha yakından tanımak üzere yaygınca tartışmaya çağırıyoruz.

Bir kez daha halkımızın ve tüm emekçilerin 1 Mayıs’ını kutluyor, özgürlük ve demokrasi mücadelesinde üstün başarılar diliyoruz!"