Türkiye ve Kürdistan gündeminde olan, 16 Nisan’da diktatörlüğün oylanacağı referandum seçiminin ülkedeki yaşayan halklar ve inançların kaderini ne denli belirleyecek nitelikte olduğu biliniyor. Bu bilinç ile ülkede yaşayan etnik kimliklerin referanduma dair tavırları da net ve kararlıdır.

AKYOL: HAYIR İLE BÜTÜN HALKAR VE İNANÇLAR KAZANACAKTIR

Referandum seçiminde kullanılacak her bir ‘Hayır’ oyunun ülkeyi demokratikleştirmeye götüreceğine vurgu yapan Mardinli Süryani Sami Akyol, “Tekçi zihniyete karşı olduğumdan, ben de bir Süryani olarak bu referandum seçiminde 'Hayır' diyeceğim. Ülkemizde dini, ırkı ayrı olan insanlar da var. Kendi kültürümüzü, kendi dinimizi yaşatmak istiyoruz. Ülkemizi tek bir insanın yönetmesini doğru bulmuyorum. Hukuk, ekonomi, ülke ve ülkede yaşayan halkların geleceği bir insana teslim edilmemelidir. Osmanlı'nın sonunu örnek olarak gösterebiliriz. Artık ülkemizin demokratikleşmesini istiyoruz. Özgür düşünceleri nedeniyle tutuklanan aydın insanlarımızın, yazarların, gazetecilerin, profesörlerin serbest bırakılmasını istiyoruz. Ülkemizin refah düzeyi ve ekonomisinin düzelmesini istiyoruz. Bu referandum seçiminde kullanılacak her bir 'Hayır' oyu, ülkeyi demokratikleştirmeye götürecek, ülke demokratikleşir ise bütün halklar ve inançlar kazanacaktır. İşte bu yüzden 'Hayır' diyorum ve bütün Süryanilerin 'Hayır' diyeceğini bekliyor ve inanıyorum. Bu referandumdan 'Hayır' çıkması için de elimden gelen bütün çalışmalarımı yürüteceğim” şeklinde konuştu.

GABRİEL: SÜRYANİ BİR KADIN OLARAK HAYIR DİYORUM

Gayrimüslim olduklarından dolayı çok baskı ve acılara maruz kaldıklarını belirten Süryani vatandaş Diba Gabriel şu açıklamada bulundu: “Ben Midyat'tan Diba Gabriel. Bütün halkıma ve buradaki bütün komşularıma selam ve saygılarımı sunuyorum. Ben de ülkemize ve bölgemize barış gelmesi için 'Hayır' diyorum. Yüz yıldır, Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan beridir, hala çocuklarımızın dersine tabi tutuluyoruz. Hiçbir din adamımızın maaşı olmadı şu ana kadar. Vergimizi veriyoruz ve çocuklarımızı askerliğe gönderiyoruz. Gençlerimize gayrimüslim olduklarından dolayı askerde silah bile verilmiyor. Hiç unutmam büyük ağabeyim askerlikte gördüğü şiddetten dolayı bütün dişleri dökülmüş bir şekilde eve dönmüştü. Bu ve bunun gibi yüzlerce acı dolu neden sayabilirim. Bu yaşatılanlar için Süryani bir kadın olarak referandumda 'Hayır' diyeceğim ve 'Hayır' çıkması için son dakikaya kadar mücadele vereceğim.”

İLERİ: REJİM VE ŞERİATA KARŞI ‘HAYIR’ DİYECEĞİM

Son olarak, rejim ve şeriat ile yönetilen ülkelerde yaşayan halkların ne türlü acılar çektiğine şahit olduğunu anlatan ve bu yüzden bu referandum seçiminde ‘Hayır’ diyeceğini aktaran Ali İleri de “Türk vatandaşıyım ama etnik kimliğim Türk değil. Mesleğim gereği neredeyse tüm Ortadoğu’yu gezdim. Tek adam ile yürütülen Irak ve Suriye ülkelerinde, şeriat ile yönetilen Suudi Arabistan'da kimilerinin kellesinin kesildiği, kimilerinin mağdur olduğu nice insanların olduğuna şahit oldum. Ülkemizde de 'tek adam' ile yürütülen Irak ve Suriye'nin halini görmekteyiz. Bunun için, çocuklarımızın, gençlerimizin geleceği için 'Hayır' diyorum. Bu referandum seçiminde 'Hayır' denilmesi konusunda elimden geldiğince bütün insanlarımıza içeriğini anlatacağım ve anlaşılmasını sağlayacağım” dedi.