Musul sünni ya da şii egemenlik merkezi değil, halkların birlikte eşitçe yaşayabileceği bir örnek merkez olmalı.
KNK, Musul’un DAİŞ sonrası geleceğini tartışmak üzere istişare toplantıları düzenliyor. Daha önce Duhok’ta akademisyen ve siyasetçilerin katılımıyla yapılan toplantının ardından, bugün de Kerkük’te benzeri bir toplantı düzenlendi.
İstişare toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtlayan KNK Eş Başkanı Nilüfer Koç, Türk devletinin Musul’u yeni Osmanlı ve Sünni blokun bir merkezi, İran öncülüğündeki Şii blokun da Şiiacılığın merkezi durumuna getirmeye çalıştığına işaret ederek, bu iki durumun da yeni çatışmalara neden olacağı uyarısında bulundu.

'BURANIN İNSANI BELİRLEMELİ'

Koç, Musul’da çok sayıda etnik ve dini farklılığın bulunduğunu hatırlatarak, şunları da kaydetti:

“Musul için en demokratik yönetim modeli, tüm bu farklılıkların özgürce bir arada yaşayabilecekleri bir modeldir. Musul için yönetim modelini belirleyecek olan da dış güçler değil, buranın insanı olmalı.
Bu sadece bir siyasi partinin karar vermesiyle olamaz. Kürtlerin Musul’a ilişkin ulusal tutumlarını belirleyerek ona göre hareket etmeleri gerekir. Şimdi bazıları Tel Afer’in idari yönetimi ayrı, Şengal ayrı, Musul merkez ayrı olsun, bu yerler birbirlerinden ayrılsın, diyor. Ancak Musul’u coğrafik olarak bu şekilde parçalamak bir çözüm değil. Önemli olan, bir arada tutarak idari ve yönetsel doğru ve demokratik model geliştirmektir. Bunun için de sorunu tarihçilerle, akademisyenlerle, halkla tartışarak çözmek en doğrusu."