Kayıp yakınlarının eyleminde 'Cizre' protestosu

Yakınları devlet tarafından kaybedilen ve katledilenler, adalet arayışlarına devam etti. Amed, Batman ve Hakkari'de aileler ile insan hakları savunucuları, Cizre'deki katliamları da protesto etti.

AMED
Amed'de İnsan Hakları Derneği (İHD) ve kayıp yakınları tarafından "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" sloganı düzenlen oturma eyleminin 366'ncısı yine Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde gerçekleştirildi. Kayıp fotoğraflarının taşındığı eylemde bir araya gelen insan hakkı savunucuları ve kayıp yakınları, adalet istedi.
Amed'in Kocaköy ilçesi Şahlat köyüne yapılan askeri operasyonda, 1994 yılında gözaltına alınan ve kendilerinden bir daha haber alınamayan Salih Çalık ve Sinan Fidan'ın akıbetinin sorulduğu haftaki eylemde konuşan İHD Şube Başkanı Raci Bilici, devletin katlettiği ve kaybettiği binlerce kişiyi aramaya devam edeceklerini söyledi. Bilici, "Çünkü devlet, kayıpların kim tarafından, nasıl katledildiği ve nereye gömüldüğü biliniyor. Devlet kayıtlarında bunlar yazıldı" dedi.

ÇALIK VE FİDAN'IN HİKAYESİ

Kaybedilen Salih Çalık ve Sinan Fidan'ın hikâyesini İHD Bölge Temsilcisi Abdulselam İncesözen paylaştı. İncesözen, şunları aktardı: "Şahlat köyü askerler tarafından yakıldığı için Çalık ailesi Diyarbakır Merkezine göç etmişti. Ancak Salih Çalık işçi olduğu için köye çalışmaya gidip gelmeye devam ediyordu. Olay günü Salih yine köye çalışmaya gitmişti. Köyde de bir askeri operasyon başlatılmıştı. Operasyon sırasında askerler köylüleri uzun namlulu silahlarla taradılar, tarama sırasında iki köylü yaşamını yitirdi. Olayda Salih Çalık da ayağından yaralanmıştı. Yaralı olduğu için köyden çıkamayınca Süleyman Muntaş'ın evine sığınmıştı. Ancak askerler kaldığı evi tespit ederek eve baskın düzenledi. Baskın sonucunda ev sahibi Süleyman Muntaş yaralı Salih Çalık ve Çalık'ı tedavi etmek için evde bulunan Sinan Fidan askerler tarafında gözaltına alındı. Ev Sahibi Süleyman Muntaş 25 gün sonra serbest bırakıldı. Salih ve Sinan ise gözaltında tutulmaya devam edildi. Gözaltına alınanlar iki gün yan yana kalırlar. Ondan sonra Salih Çalık ve Sinan Fidan'dan bir daha haber alınamadı. Ailelerin Diyarbakır DGM Cumhuriyet Başsavlığı'na başvurdular. Ancak Savcı dilekçeyi aileye iade ederek, 'Bu şahısları biz almadık, gidin PKK'den sorun' diye dilekçeyi geri çevirdi."

BATMAN
Batman'da, Gülistan Caddesi İnsan Hakları Anıtı önünde bir araya gelindi. Gözaltında kaybedilen yakınlarının yanı sıra Sur'da katledilen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin de fotoğraflarını taşıyan kayıp yakınları, eylemleri sırasında Cizre'de yaşanan vahşeti protesto etti.
Bu haftaki eyleme katılan HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, 1990'lı yıllarda yaşanan katliamların sorumlularının bugün yine Kürdistan'da katliamlar gerçekleştirdiğini ve dünyanın da sessiz kalmasından kaynaklı Cizre'de halkın yakılarak katledildiğine dikkati çekti.
İHD Batman Şube Başkanı Mehmet Bağadır ise, Cizre'de sığındıkları bodrumda 100'ü aşkın insanın katledildiğini söyledi. Bağadır, "Cizre yakıldı, bombalandı artık bu yara ilaçla düzeltilemez. Cizre'nin çığlığı yüreğimizin utancı oldu" dedi. 

YÜKSEKOVA
Hakkari'nin (Colemerg) Yüksekova (Gever) ilçesinde gözaltında kaybedilen yakınları için adalet arayışını sürdüren kayıp yakınları ile İHD üyeleri, eylemlerinin 95'inci haftasında Sanat Sokağı'nda bir araya geldi.
HDP Hakkari milletvekilleri Nihat Akdoğan ve Abdullah Zeydan ile Suruç katliamında yaşamını yitiren Süleyman Aksu'nun ailesinin de katıldığı eylemde, gözaltında kaybedilenlerin fotoğrafları taşındı.
Akdoğan, Cizre'de devlet güçlerinin dünyanın gözü önünde vahşi bir katliam gerçekleştirdiğini söyledi. Devletin artık katliamları gizleme gereği duymadığını vurgulayan Akdoğan, "Devlet 90'lı yıllarda gizli bir şekilde yapıyordu bu katliamları ama artık saklama gereği bile duymuyor" dedi. Devletin Kürt halkına yönelik zulmünün yüzyıllardır devam ettiğini söyleyen Akdoğan, şunları söyledi: "Ama Kürtler artık kendisini savunabilecek güçtedir. Kürtler artık katliam ve soykırım girişimlerine karşı tek vücut olmuştur. Bu uygulamalara boyun eğmeyecek ve direnecektir" diye konuştu. AKP'yi Hitler rejiminin Nasyonal sosyalist partisine benzeten Akdoğan, "AKP faşizminin bugün Kürt halkına uyguladığının aynısını Hitler, Yahudi halkına yapmaktaydı. Ama herkes Hitler'in sonunu çok iyi gördü. AKP'nin sonu Hitler'in sonundan farklı olmayacaktır."