Baba oğul Hesen, topraklarını terk etmeden Rojava devrimin başlangıcından bu yana topraklarında her türlü zorluk ve saldırıya karşın sanayi, tarım ve hayvancılıkla üretim yaparak geçimlerini sağlıyor.
Baba Muhammed Eli Hesen yurtseverlik bilinci olan insanların topraklarını asla terk etmeyeceğini belirterek “Bugün koşullarımız önceki yıllardan çok daha iyi. Topraklarımıza sahip çıkmalı ve yurtseverlik ilkelerine göre davranıp güçlü bir iradeyle üretim yapmalıyız” diyor.
Rojava Devrimi başlangıcından bu güne hem çete saldırılarıyla hemde ekonomik ambargoyla yüzyüze kaldı. Çete saldırılarıyla devrimi geriletemeyen Türkiye ve KDP gibi güçler özellikle de ekonomik ambargoyla açlıkla terbiye politikasını uygulamaya çalıştı. Fakat Rojava halkı bütün bunlar karşısında yılmadı. Bir yandan komin ekonomisiyle, bir yandan da bireysel yaratıcılıkla kendi geçimini sağlamaya çalıştı.
Hasekê’nin bir köyünde yaşayan Muhammed Eli Hesen ve oğlu Ahmet Hesen’de her türlü saldırıya karşı direnip toprakları üzerinde kendi geçimini sağlayarak yaşayanlardan. Rojava Devrimi’nin başlangıcıyla birlikte kendi topraklarında kurdukları küçük çaptaki hortum üretme işletmesi ile hem kendi ailelerinin geçimini hemde birlikte çalıştıkları 12 kişinin geçimini sağlıyorlar. Bununla da yetinmeyen baba oğul toprakları üzerinde sanayi yanında bu toprakların en kutsal ve temel geçim şekli olan tarım ve hayvancılıkla da uğraşıyor.
‘HORTUM ÜRETİMİYLE HALKIMIZIN İHTİYAÇLARINI DA KARŞILIYORUZ’
Muhammed Ali Hesen ve Ehmet Hesen Rojava devriminin başlangıcıyla birlikte kendi arazileri üzerinde iki bölümden meydana gelen küçük bir hortom üretim fabrikası kurmuş. Bu fabrikanın birinci bölümünde çevre halktan toplanan ve satın alınan eski kırık plastik eşyalar öğütülerek hortumun ham maddesi plastiğe dönüştürülüyor. İkinci bölümde ise plastik madde birkaç makine de işlenerek hortuma dönüştürülüyor. Başlangıçta bir kaç kişiyle çalışmayı sürdüren bu küçük işletme bu gün içinde çalışan 12 kişiyle birlikte 14 ailenin geçim kaynağı.
Baba Muhammed Ali Hesen bu gün gelinen aşamada üretimlerinden memnun olduklarını söylerek, “Bu fabrikadan hem biz hemde bizimle birlikte çalışanlar geçimini sağlıyor. Hemde yöre halkımızın hortum ihtiyacını karşılamasına katkı sunarak toplumumuza da bir faydamız oluyor. Çevreden toplanan plastik malzemeleri öğütüp temiz bir şekilde hortuma dönüştürerek doğanın da daha fazla kirlenmesinin önüne geçiyoruz” diyor.
KÜRDİSTAN’DA TARIM YAPMAKTAN DA ASLA VAZGEÇMEDİLER
Baba oğul kendi toprakları üzerinde bir yandan hortom fabrikasını işletirken diğer yandan da kürdistan’ın temel geçim biçimi olan tarım ve hayvancılıktan vazgeçmemişler. Toprakla bağları güçlü olan aile tarım ve hayvancılıktan şu an sadece kendi ailelerinin ihtiyaçlarını karşılıyorlar ama ilerisi için hayvancılık konusunda da daha fazla üretme noktasında projeleri var. Baba Muhammed Ali Hesen, “Bir mezramız var. ineklerimiz ve koyunlarımız var. Burda birçok iş yapıyor ve birçok ürün elde ediyoruz. Orada zeytin, nar, üzüm ağaçlarımız var. Bu bahçedeki ağaçların bazılarını 7-8 yıl önce bazılarınıda 10 yıl önce ektik. Şu an zeytinlerimiz tutmuş ama şimdi toplamanın vakti değil. Bahçeden elde ettiğimiz zeytin ve meyvelerle kendi ailelerimizin ve yakın ailelerin ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Yine şu an hayvanlarımız bizim ailelerin ihtiyaçlarını karşılıyor. Ama ileride satmak içinde hayvan besliyoruz” diyor.
‘GEÇMİŞİMİZ VE GELECEĞİMİZ BURADA ’
Baba Muhammed Ali Hesen çetelerin Hasekê’ye girdiği süreçte köylerinin çok yakınına geldiğini anlatak kendilerini tüm saldırılara ve zorluklara karşın bu topraklar üzerinde kalarak üretim yapmalarına ilişkin şunları anlatıyor: “ “Bu topraklar bizimdir. Topraklarımızı bırakıp kaçamazdık. Geçmişimiz ve geleceğimiz burada. Bundan dolayı topraklarımıza sahip çıkmalı ve yaşamımızı bu topraklar üzerinde yürütmeliydik. İnsan çalışır ve iradesi güçlü olursa herşeyi yapar.”
‘VATANIMIZA SAHİP ÇIKMALIYIZ’
Devrimin ilk yıllarında ekonomik ambargo ve saldırılardan dolayı bir yoksulluğun yaşandığını ifade eden Muhammed Eli Hesen bu günkü ekonomik duruma ilişkin şunları söylüyor: “ Bir süreç gerçekten halk yeterince yemek yemedi. Ama şimdi elhamdurullah herşey var. Gerekli olan insanın iradesinin güçlü olması ve topraklarında kalarak işlerini idare etmesi. Birde biz tek değiliz. Birçok yerde birçok insanımız topraklarını bırakmıyorlar. İnsan isterse, inancı, toprağına ve insanına bağlılığı varsa yapar. Bizim halkımızda çok güçlü. Topraklarımıza sahip çıkmamız gerekiyor. Ülkemiz güzel ve içinde herşey yetişiyor. Bizim etrafımız DAİŞ çeteleriyle doluydu ama topraklarımız üzerinde kaldık. Ölene kadar da bu topraklar üzerinde olacağız.”
‘KDP’NİN OYUNLARI TUTMAZ’
Muhammed Eli Hesen son olarak hortum üretim fabrikalarını büyütmeyi hedeflediklerini bunun için yer yapımına başladıklarını belirterek KDP’nin Semelka sınır kapısını kapamasından dolayı gerekli malzemenin gelmediğini söylüyor. Hesen tüm saldırılara karşı yerlerinde kalıp çalışmalarını daha da büyüteceklerini ifade ederek, “Giderek çalışmalarımız büyüyor. Bunun için bir yer daha yapmamız gerekti. Ama KDP Semelka’yı kapattığı için çimento bulmakta zorlanıyoruz. Bundan kaynaklı bizde yeni yeri Kerpiçten yapmaya karar verdik ve başladık. Kim ne yaparsa yapsın bizim bu topraklarda kalmamızı ve üretmemizi engelleyemez. Bizim halk yaratıcıdır. ‘Çimento yoksa bizde kerpiçten yaparız’ dedik ve yapıyoruz. Artık bu kirli oyunlarından vazgeçsinler. Ne KDP, ne çeteler bizi topraklarımızdan koparamaz. Bu topraklar o kadar zengin ki bizi açlığa da mahkum edemezler” diyor.
