GÖRÜNTÜLÜ

Gerilladan görkemli 15 Ağustos kutlaması

15 Ağustos Hamlesi’nin 32’nci yıldönümü, Medya Savunma Alanları’nda görkemli bir askeri törenle kutlandı. Törende konuşan Murat Karayılan, “Kürdistan’da soykırım durduruldu; şimdi sıra kurtuluşa ve özgürlüğe geldi” dedi.

15 Ağustos Hamlesi’nin 32’nci yıldönümü, Medya Savunma Alanları’nda gerçekleşen görkemli bir askeri törenle kutlandı. Yüzlerce gerilla ve onlarca gerilla birliğinin katılımıyla gerçekleşen törene Halk Savunma Merkezi Karargah Komutanları Murat Karayılan, Delal Amed, Gülistan Gülhat, İrfan Amed ve Apollo Akademiler Komutanlığı Üyesi Özgür Gabar’ın yanı sıra MLKP temsilcileri de katıldı. 

Günün ilk ışıklarıyla birlikte gerçekleştirilen tören ardından yapılan kültürel etkinliklerde gerillanın coşkusu, morali ve mücadelede olan kararlılığı gözlemlendi.

Halk Savunma Merkezi Karargah Komutanı Murat Karayılan, törende gerillalara hitaben bir konuşma yaptı. Karayılan, 15 Ağustos Hamlesi’nin Kürdistan’da yaratmış olduğu değişim ve son yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Yaşanan darbe girişimi sonrasında Kürt Halk Önderi Öcalan’dan hiçbir haber alamadıklarını ve Öcalan’ın güvenliğinin Türkiye’nin güvenliği anlamına geldiğini vurgulayan Karayılan, “Bugün Önder Apo’nun güvenliğinin tehlikede olması, Türkiye’nin bütün liderlerinin güvenliklerinin tehlikede olması anlamına gelmektedir” dedi.

 Halk Savunma Merkezi Karargah Komutanları Murat Karayılan konuşmasında şu hususlara dikkat çekti.

5 AĞUSTOS BİR KAHRAMANLIK DESTANIDIR

“Bugün Hareketimiz ve halkımız açısından kutsal bir gün. Bütün Kürdistan Özgürlük Gerillaları adına Önder Apo’nun Diriliş Bayramı’nı kutluyor, saygılarımızı ve bağlılık duygularımızı belirtiyor, Önderliğimizi selamlıyoruz. Bütün Kürdistan halkının, dostlarının, şehit annelerinin ve tüm yoldaşların Diriliş Bayramı’nı kutluyoruz. 15 Ağustos Hamlesi bir kahramanlık destanıdır. Bu destan, kahraman şehitlerimizin kanlarıyla yazılmıştır. Bu tarihi günde büyük komutan Egîd (Mahsum Korkmaz) yoldaş şahsında bütün Kürdistan devrim şehitlerini anıyor ve onlara verdiğimiz sözü yineliyoruz.

15 Ağustos Hamlesi yalnızca sömürgeciliğe karşı bir isyan değildir. Bu hamle sayesinde düşünce devrimi, toplumsal devrim, kadın devrimi ve demokrasi devrimi gelişti. Kürt halkı kendisini yeniledi; canlı ve direnen bir halk haline geldi. Kendisine ve geleceğine sahip çıkma mücadelesi bu günde başladı. Bu hamle Kürdistan’da ulusal ve demokratik bir ruh yarattı. 15 Ağustos Kürdistan’da böyle bir rol oynadığı gibi, Türkiye’de de 12 Eylül Cuntası’na karşı özgürlük ve demokrasi mücadelesi rolünü oynadı. 12 Eylül cuntasıyla birlikte faşizmin kurumlaştırılmasına karşı halkların direnişi oldu. 15 Ağustos bu şekilde hem Kürdistan halkı, hem Türkiye halkı, hem de Ortadoğu halkları için yeni bir sayfa açtı.

ÖNDER APO’NUN GÜVENLİĞİ, TÜRKİYE’NİN GÜVENLİĞİDİR

“Önder Apo’nun çizgisi, bugün Kürdistan ve Ortadoğu’da bütün bölge halklarına yeni bir gelecek vaat ediyor ama Türkiye sömürgeciliği İmralı’da Önder Apo’ya karşı tecrit ve psikolojik işkence sistemini geliştiriyor. Bunun için halkımız bugün Kürdistan’da ve yurtdışında alanlara çıkmış durumda. Önderliğimiz üzerinde sömürgeci bir tecrit vardır. En önemlisi de 15 Temmuz’da Türkiye’de gerçekleşen darbe girişiminde İmralı’da nelerin olduğu belli değildir. Şu an Önder Apo’nun güvenliği hakkında büyük kaygılarımız var. Kürdistan Halk Savunma Güçleri olarak şunu belirtiyoruz: Bugün Önder Apo’nun güvenliğinin tehlikede olması, Türkiye’nin bütün liderlerinin güvenliklerinin tehlikede olması anlamına gelmektedir. Önder Apo’nun güvenliği, Türkiye’nin güvenliğidir. Herkes bu gerçeği iyi bilmelidir. Kürdistan Halk Savunma Güçleri, Önder Apo’nun fedaileridir. Kürt Halk Önderi’ne yönelik yapılan bu saldırı, halkımıza yapılmış bir zulümdür. Erdoğan iyi bilmeli ki her savaşın bir kanunu vardır. Düşmanlığın da bir kanunu vardır. Erdoğan sınırlarını aşmamalıdır. Kimse ateşle oynamamalıdır. Derhal İmralı’ya bir heyetin gitmesine izin vermelidirler. Bu sözlerimiz, bu çağrılarımız herkes tarafından dikkate alınmalıdır. Eğer böyle olmazsa Kürdistan’daki savaş kontrolsüz bir savaşa dönüşür ve bunun sorumlusu da Erdoğan olur. Herkes bunu bilmelidir.”

GERİLLA YENİLMEZLİĞİNİ İSPATLADI, SIRA ZAFERDE

“Kürdistan Halk Savunma Güçleri bugün Ortadoğu’da önemli bir güçtür. Son 32 yıldır Türkiye devleti bu gücü geriletmek ve tasfiye etmek istedi ama Türkiye ordusu Kürdistan Özgürlük Gerillası karşısında yenik düştü. Gerillanın karşısında yenik düştüğü için bugün eskisi gibi darbe bile yapmayı başaramıyor. Eğer gerillaya karşı başarılı olsalardı, darbeyi de başarırlardı. Kürdistan Özgürlük Gerillaları, 32 yıllık savaşta yenilmezliğini ispatlamıştır. Kürdistan ve bölge halkının güvenliği tehlikeye düşünce müdahale etmiştir. Kürdistan Özgürlük Gerillası’nın DAİŞ, El Nusra, vb. çetelere karşı açığa çıkardığı performans gözler önündedir. Şengal müdahalesinde, Mexmûr-Kerkük direnişinde, Kobanê savaşında bütün dünya bu gerçeği gördü. En son gerillanın kısmi katılmış olduğu Kuzey Kürdistan şehirlerindeki savaşta, Sur’da, Cizre’de, Hezex’te, Nusaybin’de, Şırnak’ta, Gever’de bu gerçek gözler önüne serildi. Hiçbir gücün Kürdistan özgürlük gerillalarını yenilgiye uğratamayacağı ispatlandı. HPG’nin tam anlamıyla halkla bütünleşmesi halinde kimsenin onu durduramayacağı açığa çıktı.

Kürdistan Savunma Güçleri, bugün, 32 yıllık tecrübenin yanı sıra Apocu-fedai çizgide derinleşen ve profesyonelleşen bir güçtür. Ne Türk ordusunun ne de başka bir ordunun bu güç ile baş etmesi mümkün değildir. Kimse bu konuda kendisini denememelidir. Kürdistan Özgürlük Gerillası, ulaştığı bu düzey ile özgürlük yolunda ilerlemektedir. Şimdiye kadar yenilmezlik ispatlandı; şimdi sıra zafere geldi. Kürdistan’da soykırım durduruldu; şimdi sıra kurtuluşa ve özgürlüğe geldi. İşte Kürdistan Özgürlük Gerillası 33’üncü yılı bu çerçevede karşılıyor.”

ZAFER İÇİN ULUSAL BİRLİK ŞART

Bugün Ortadoğu’da kapsamlı bir savaş yaşanıyor. Bu savaşta öne çıkan Kürt halkı artık bölgede temel bir aktör durumdadır. Rojava Devrimi, bu dönemde Kürt halkının en büyük kazanımıdır. Minbic’i Özgürleştirme Hamlesi’nin başarıya ulaştığı haberini almış bulunuyoruz. HPG adına bu hamlede yer alan tüm savaşçıları kutluyoruz ve onları selamlıyoruz. Rojava Devrimi bugün Demokratik Suriye Devrimi’ne dönüşmeye adaydır; bu yolda ilerlemektedir. Bunun yanı sıra halkımızın Kuzey, Güney ve Doğu Kürdistan’da da kazanımları vardır. Ancak bu dönemde halk olarak zafere doğru yürüyebilmek için ulusal birliğe ihtiyacımız vardır. Ulusal bir kongre veya konferansın yapılması ve Kürt halkının ortak stratejisinin geliştirilmesi gerekmektedir. İnancımız ve umudumuz bu yönlüdür. Eğer Kürdistan’da böyle bir gelişme yaşanırsa gelecek Kürt halkının olacaktır. Hiç kimse bugün sırtını düşmanlara dayamamalı, sömürgeci devletlere inanmamalıdır. İnanacağımız en büyük güç, Kürt halkının birliğidir. Böylesine tarihi ve önemli bir süreçte bütün Kürt siyaseti bu gerçeği görmelidir.

ZAMAN DOĞRU ZAMAN; GENÇLER GERİLLA SAFLARINA

Bugün Kürdistan üzerindeki sömürgecilik zayıflamış durumda. Türk sömürgeciliğinin Kuzey Kürdistan, Rojava ve Ortadoğu üzerine olan planları bugün başarısızlığa uğramış durumda. Sistem bugün bir krizi ve parçalanmayı yaşamakta. Mücadeleyi büyütmek için önemli fırsatlar doğmuş durumda. Doğrudur; biz PKK olarak sorunların savaşla değil diyalog ile çözülmesini istiyoruz. Önder Apo, Kürt sorununu barışçıl yol ve yöntemler ile çözmek için büyük çaba harcadı. Ama karşımızda, her gün talimatlarla üzerimize güç gönderen, en yüksek teknolojiyi bize karşı kullanan, şehirlerimizi harabeye çeviren, insanlarımızı yakan, kanımızı içmek isteyen Erdoğan gibi diktatör bir düşman var. İşte biz bu düşman karşısında sonuna kadar savaşacağız ve bu savaşı kazanacağız. Zaman doğru zamandır ve bunun imkanları mevcuttur. Tüm halkımız bu gerçeği bilmeli, daha fazla örgütlenmelidir. Kürt gençleri ve kadınları üzerine düşen rolü daha iyi oynamalıdırlar. Kürdistan’ın tüm değerli gençleri gerilla saflarına katılmalıdır.

Biz 33’üncü yılda bu zafer yürüyüşünü, bu özgürlük yürüyüşünü başarıya ulaştırmak istiyoruz. Bugün bunu gerçekleştirecek güce ve imkana sahibiz. Bu konuda kendimize güveniyoruz. Biz barışa da varız; kendi öz gücümüzle sorunu çözmeye, Kürdistan’ı özgürleştirmeye de varız. Önder Apo’yu ve Kürdistan’ı özgürleştirmek önümüzdeki tarihi ve güncel bir görevdir. Biz bu yürüyüşü başarıya ulaştıracağız. Böylesine kutsal bir günde, 15 Ağustos Hamlesi’nin yıldönümünde, halkımıza bunun sözünü veriyoruz. Gün bekleme değil, özgürlüğe koşma günüdür. Bugün her zamankinden daha güçlüyüz. Önder Apo çizgisinde, kahraman şehitlerimizin izinde yürüyerek, halkımızın, analarımızın ve dostlarımızın beklentilerine cevap olacağımızı belirtiyor, bu temelde 15 Ağustos ruhuyla tekrardan tüm halkımızın ve yoldaşların Diriliş Bayramı’nı kutluyoruz.”

Kültürel etkinliğin de yer aldığı törende, Sanatçı Ozan Diyar da gerillalara bir dinleti sundu.

...