GÖRÜNTÜLÜ

Gabrial: Türklerin saldırısı özgürleştirme yürüyüşümüzü durduramaz

Süryani Askeri Meclisi Komutanlığından Kino Gabriel: Türk devleti DAİŞ çetelere verdiği destek ile kirli amaçlarına ulaşmaya çalışıyor. Türk devleti bu saldırılarla DAİŞ çetelerine verdiği desteği bir kez daha ortaya koydu.

“Türk devleti DAİŞ çetelere verdiği destek ile kirli amaçlarına ulaşmaya çalışıyor” diyen Süryani Askeri Meclisi Komutanlığından Kino Gabriel, Türk devletinin iki gündür şekilde Şehba bölgesinde QSD güçlerine yaptığı hava ve kara saldırısıyı DAİŞ çetelerine verilen desteği bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Türk devletinin Suriye topraklarını işgalini sürdürerek, Şehba’da DAİŞ çetelerine karşı savaşan Devrimci Güçler savaşçılarına saldırarak Suriye’de işgalini kalıcılaştırmak istediğine dikkat çeken Gabrial, “Şehba ile birlikte Kerkük’e çetelerin saldırısı DAİŞ ile Türk devletinin aynı amaçlarla Kürtlere saldırdığını gösteriyor” dedi.

“Türk devletinin saldırılarına kimsenin sessiz kalacağımızı düşünmemeli” uyarısında bulunan Gabrial, Erdoğan’ın “Bab’ı alır, Minbic’i kuşatmaya alırız” sözlerinin vahim sonuçlar doğuracağını ifade etti. Uluslararası güçlerin Türk devletinin saldırılarına karşı tavrını netleştirmeli çağrısında bulunan Süryani Askeri Meclisi Komutanlığından Kino Gabriel, Türk devletinin saldırılarını ANF değerlendirdi.

‘TÜRK DEVLETİ DAİŞ’İ KURTARMAK İSTİYOR’

Türk devletinin 5 yıldan bu yana Suriye’de savaşan çetelere her türlü desteği vererek, halkların daha fazla acı çekmesine sebep olduğunu ifade eden Gabriel şöyle konuştu: “DAİŞ çetelerinin yenilgisi ile hesapları çöküncü çeteleri kurtarmak ve QSD’nin halkları birleştiren sistemini engellemek için işgale başladı. Türk devletinin Şehba’da devrimci ve QSD güçlerine saldırısının Suriye sorununu daha da derinleştirecektir. Suriye halkları Türk işgali ve çetelere verdiği destek ile ağırlaşmasına rağmen, o kendisine bağlı çetelerin ayakta kalmasını hedefliyor. Uzun bir süredir Türk devleti topraklarımıza saldırıyor. Son iki gündürde ağır silah ve savaş uçakları ile saldırı yapıyor. Türk devleti Cerablus’u işgal ile doğrudan Suriye ve Rojava’ya yaptığı saldırılar ile yok oluşa giden DAİŞ çetelerini kurtarmaya çalışıyor. DAİŞ hiçbir zaman dokunmadı, dokunmaya da niyeti yok esas hedefi güçlerimiz ve Osmanlı hayali ile Suriye topraklarını yeniden işgal etmektir.

İlginçtir Türk devleti ve çetelerin Şehba bölgesine saldırısıyla eş zamanlı Kerkük’e de saldırı gerçekleşiyor. Bu saldırılar tek merkezden yönetiliyor. Açıktır ki, Türk devleti doğrudan Kürt halkının çıkarlarını hedef alıyor. DAİŞ çetelerine karşı Musul’da operasyonun geliştiği süreçte Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan B planından bahsediyor ve Kerkük’e çeteler saldırıyı yapıyor. Türk devleti baştan beri Kürt halkının özgürlüğüne karşı düşmanca yaklaşıyor. DAİŞ çeteleri ile Türk devletinin ilişkileri bu saldırılar ile bir kez daha net bir şekilde ortaya çıkıyor. Musul’da DAİŞ çetelerine karşı operasyon olduğu süreçte Türk devleti Şehba’da güçlerimeze saldırıyor. Bu da gösteriyor ki, Türk devleti DAİŞ çetelerinin zayıflamasını istemiyor ve onlara bu şekilde destek veriyor. Bab ve Şehba bölgesinin güçlerimizen eline geçmemesi için saldırı yapıyor.”

‘SURİYE TOPRAKLARINI ÖZGÜRLEŞTİRMEYE DEVAM EDECEĞİZ’

Türk devleti DAİŞ çeteleri ile birlikte Devrimci Güçlere saldırmasına rağmen çetelere karşı uluslararası koalisyon güçlerinin sessizliğini eleştiren Gabrial, “Türk devleti DAİŞ’e karşı en fazla başarı elde eden güçlerimizi vuruyor. Uluslararası muhalif güçler devreye girmeli, tavrını netleştirmelidir” çağrısında bulundu.

Suriye topraklarını çetelerden temizlemek için operasyonları asla durdurmayacaklarını ve halkların özgürleştirme taleplerine cevap olacaklarını söyleyen Gabrial, “Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Babı alıp, Minbic’i kuşatacağız’ planı bölgeye felaket getirebilir. Türk devletinin bu kirli planlarına karşı kimse bizden sessiz kalmamızı beklememelidir. Çünkü bu toprakların gerçek sahipleri bizleriz. Ve bu toprakları çetelerden kurtarmak için büyük bedeller ödedik. Türk devleti Cireblus işgali Suriye halklarına acı ve göz yaşıyı daha fazla yaşatacak. Şimdi de işgali Bab ile devam ettirip, kantonlarımız arasına girmeye çalışıyor. Bu çok tehlikeli bir yaklaşım ve Suriye savaşını bölgesel bir düzeye tırmandırabilecektir. Türk devlet yönetimi DAİŞ zihniyetinde olup, islami bir rejim kurmak istiyor. DAİŞ çetelerini de kirli emelleri için kullanıyor. Suriye’deki çetelere destek vererek demokratik güçlerin önünü almak istiyor.

Minbic’in özgürleştirmesi Türk devletinin bölge üzerindeki hesaplarını bozdu. Bunun içinde güçlerimizin ilerlemesini ve kantonların birleşmesini istemiyor. Türk devleti Osmanlı hayallerindedir. Amaçlarına ulaşmak içinde DAİŞ ve diğer çete gruplarını kullanarak Suriye halkları üzerinde çok kirli oyunlar oynuyor. Türk devletinin son 5 yıldır Suriye ve Rojava’ya saldırmasının esas nedeni Kürt halkının özgürlük değerlerini ortadan kaldırmaya yöneliktir. Şimdi Şehba ve Kerkük’e birlikte saldırması bu düşmanlığın sonucudur. Türk devletinin saldırdığı güçlerimizin içerisinde Kürt, Arap, Süryani-Asuri ve diğer tüm halklar yer alıyor. QSD kurulduğu ilk günden beri Suriye halklarının özgürlüğünü önüne hedef koydu. Halkların istemleri temelindede çete işgali altındaki halkları özgürleştirdi. Şimdi özgürleştirmeye çalıştığımız alanlarda yaşayan halkların böyle bir istem ve talebi vardır. DAİŞ çetelerinin kiri ve vahşetinden kurtulmak isteyen halklar bize desteklerini sunuyor” diye konuştu.

‘QSD TÜM HALKLARIN ÇIKARLARINI ESAS ALIYOR’

DAİŞ’in gücünü Türk devletinden aldığını, bundan dolayı da DAİŞ çetelerine karşı başarı elde eden QSD güçlerine saldırının geliştiğine dikkat çeken Gabrial, “Türk devleti bu saldırıları ile DAİŞ çetelerine açık desteği bir kez daha ortaya çıkmıştır” dedi.

Devrimci Güçlerin çete işgalinden kurtardığı alanlara Türk devletinin uçak ve ağır silahlarla saldırdığını söyleyen Gabrial şöyle devam etti: “Bu da bu iki kirli gücün arasındaki ilişkileri gösteriyor. Tüm dünya artık biliyor ki, Şengal’den, Minbic’e kadar tüm Suriye topraklarına kadar DAİŞ çetelerinin saldırılarını kıran ve halkları özgürleştiren tek güç QSD güçleri ve onun bileşenleridir. Türk devleti bölgede kendisene bağlı bir güç oluşturma arayışındadır. Onun için çok kirli planlar yapıyor, kendi çıkarları için tüm halkları kurban ediyor.

QSD kurulduğu ilk günden bu güne kendi çıkarları değil, halkların çıkarlarını ve birlikte barış içinde yaşamalarını sağlamak için mücadele ediyor. Bunu gören ve sevgisini veren halkların desteği ile Hol’da, Şeddadê, Tişrin ve Minbic’ta zaferler elde etti. QSD kuruluş felsefesinde belirttiği gibi, halklar üzerindeki saldırılara karşı mücadele etmeye her zaman hazırdır. Türk devleti OSÖ adına üzerimize saldırılar yapıyor. bu saldırılar asla bizi amaçlarımızdan geri çevirmeyecek ve bizi yıldırmayacaktır. QSD yapılan bu saldırılar karşısında durmayacak ve özgürleştirme çalışmalarımız devam edecektir. Halkların kardeşlik ve özgürlük ilkelerini esas alan felsefe sistemimiz işgal altında kalan tüm halklara ulaşacaktır. Bu konuda kararlığımız tamdır.”