Yazılı açıklama yapan Demokratik Êzidî Toplum Koordinasyonu, Êzidîlerin, yaşadıkları fermanın üzerinden iki yıl geçse de ağır travmayı henüz atlatamadığını vurgulayarak, şunları ifade etti: 

"Fermandan sonra bir yandan yaralarını sarmaya çalışırken, diğer yandan da yaşamını inşa etmeye çalışmaktadırlar. Halkımız çok zor yaşam koşullarına ve tüm imkansızlıklara rağmen Şengal Dağı'na tutunarak varlıklarını sürdürmeye çalışmaktadır. Uluslararası yardım kuruluşlarının sundukları yardımları bölge hükümeti adeta kendisini örgütleme temelinde siyasal bir ranta çevirirken kendisiyle olmayan halkı bu yardımlardan yoksun bırakmaktadır. Halkımız iki yıldır izolasyon koşullarında tutularak, ilan edilmemiş bir ambargo Şengal'de uygulanmaktadır. KDP, Güney Kürdistan’a açılan kapıları kapatarak, ticareti englleyerek, doktora hastasını bile götüremeyecek düzeyde insanlarımızın Şengal'de yaşam alanını daraltmış; tüm bu uygulamalarıyla Êzidîlerin kendilerine biat etmesini dayatmaktadır.
Êzidîleri katliama terk edenler, DAİŞ çetelerinin kucağına itenler, yaptıkları ihanetin hesabını vermeleri gerekirken tam aksine fermanı değişik biçimlerde bugün Şengal'de sürdürmektedirler."

'KİRLİ OYUNLAR TEZGAHLANIYOR'

Açıklamanın devamında, "Êzidî halkımızın örgütsüzlüğünden, yoksulluğundan ve yaşadığı sıkıntılardan faydalanarak dar siyasi çıkarları uğruna kirli oyunlar tezgahlayan çeşitli güçler şimdi de Êzidîleri  kirli oyunlarına alet etmek istemektedirler" denilerek, şöyle devam edildi: 

"(...) Şengal toprakları Êzidî halkının kutsal topraklarıdır. Şengal'de Êzidîler kendi iradeleriyle, kendilerini idare etmelidirler. Ve  Şengal  Êzidîlere bırakılmalıdır. Bu iddia edildiği gibi Kürdistan'ın parçalanması değil. Biz kürtlerin de kök kültürü olan Êzidîliğin yaşatılmasıdır. Farklı inanç ve kültür özgünlüğünün tanınarak kendisini yaşatma ve var etme imkanı vermelidir.
Êzidîler üzerinde halen egemenlik kurma hevesleri peşinde olanlar ve bunun için kirli çıkar ilişkileri geliştirenler; Êzidîleri de kullanarak amaçlarına ulaşmak istiyorlar. Êzidî halkının zaaflıklarından yararlanarak, iradelerini parayla satın alarak, paralı askeri gibi kullanarak dar siyasi çıkarlarına alet etmeye çalışanlar Êzidî halkının düşmanlarıdır.
Son dönemde çeşitli girişimler içine girerek Êzidî halkımızın ileri gelenleri, kanaat temsilcilerini, ruhani liderlerini, aşiret önderlerini bir araya getirerek kendi suçlarına ortak etmek istemektedirler."

'PKK'Yİ İSTEMEMEK EN BÜYÜK KÖTÜLÜKTÜR'

Koordinasyon, PKK karşıtı girişimlere sert tepki göstererek, şunları kaydetti: "Êzidîlerin en zor günlerinde yardımına koşarak halkı katliamdan kurtaran ve bu uğurda yüzlerce şehit vererek kutsal topraklarını savunan PKK’ye karşı Êzidîleri çıkarmaya çalışma girişiminde bulunanlar tehlikeli bir oyunun içindedirler. Êzidîlerin irade sahibi olmasını istemek, savunmasını yapmak, kendi kendisini yönetir duruma getirmek için çaba sarfetmek, PKK’nin Şengal’de bulunma gerekçesidir. DAİŞ tehdidi henüz geçmiş değil ve halen bazı Êzidî köyleri DAİŞ işgali altındadır. Bu koşullar altında Êzidîleri PKK’ye karşı kışkırtarak PKK’nin Şengal’den çıkmasını istemek Êzidîleri yeni  katliamlarla yüz yüze bırakmak;  Êzidîleri kendi egemenliğine mahkum etmektir. PKK'nin Şengal'den çıkmasını istemek ve bunu Êzidîlerin eliyle yapmak Êzidîlere yapılacak en büyük kötülüktür."

'İHANET EDENLERE FIRSAT VERMEYELİM'

Demokratik Êzidî Toplum Koordinasyonu, "Êzidî halkımız kendisine ihanet edenlere fırsat vermemeli" ifadesini de kullandığı açıklamasını şöyle sonlandırdı: "Katliamına yola açanlara alet olmamalıdır. Kendi birliğini kurmalı, örgütlenmeli, kendisine dayatılan oyunları bozmaya çalışmalıdır. Fermana yol açanlardan, Êzidî halkına karşı suç işleyenlerden hesap sormalı, tavır takınmalı, suçlarına ortak olmamalıdır. Bu anlamda Êzidî halkımızı kendi geleceğine sahip çıkmaya, kendi öz savunmasını kimseye bırakmadan geliştirmeye, yaşadıkları fermanlardan ders çıkararak  uyanık olmaya çağırıyoruz. Yine Êzidî toplumumuz üzerindeki her türlü tehlikeleri görerek kenetlenmeye; her türlü saldırıya karşı mücadele etmeye çağırıyoruz."