Türk Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun "master planı" kapsamında açıkladığı "Geçici Köy Koruculuğu arttırılacak" vaadine ilişkin konuşan Roboskili eski korucu Tahir Encü, koruculuğun "Kürt'ü Kürt'e kırdırma" politikası olduğunu vurguladı ve Kürt halkının bu oyuna gelmemesi gerektiğini söyledi. Roboski katliamında oğlu Hamza Encü'yü kaybettikten sonra 25 yıldır yaptığı koruculuğu bıraktığını aktaran Encü, "Bizler korucuyken de koruculuğun iyi bir şey olmadığını biliyorduk" dedi. '

1993 yılında kendilerine zorla silah verildiğini ve korucu yapıldıklarını anlatan Encü, "1993'te köylerimizi yaktıktan sonra bizleri alıp cezaevlerine attılar. Orada bizlere zulüm yaptılar. Sonra da zorla köy korucusu yaptılar. Ama biz korucu olmamıza rağmen hiçbir zaman bize güvenmediler. Bizler korucuyken de koruculuğun iyi bir şey olmadığını biliyorduk. Bunun iyi bir şey olmadığını herkes biliyor" diye konuştu. 'Sizin için savaşmayacağız' demeliler Devletin "Kürt'ü Kürt'e kırdırma" politikasını şimdi de korucular üzerinden Sur ve Cizre'de sürdürdüğüne işaret eden Encü, Kürtlerin devlete, "Sizin için savaşmayacağız" demesi gerektiğini söyledi. Encü, "Yine korucu alıyorlar. Silah veriyorlar millete. Bu pis bir iş, yapılmamalı. Kimse halkına kötülük etmemeli. Bu işle insan halkına kötülük ediyor. Mesela Sur'da kaç kişi istifa etti. 'Biz savaşmayacağız' dediler. Böyle yapılmalı. Biz sizin için savaşmayacağız demeliler" ifadelerinde bulundu.

Kürtlere "Bu oyuna gelmeyin" çağrısı yapan Encü, şunları söyledi: "Şimdi de korucuları alıp Sur'a, Cizre'ye götürüp öne sürüyorlar. Bizleri alıp öne sürüyorlardı. Buradaki tepelere götürüp mayınlı bölgelere sürüyorlardı. Düşmandır, birbirlerini öldürsünler, diyorlardı. O yüzden öne sürüyorlardı. Bir astsubay ya da bir uzman çavuş gelip bize bir sürü küfrediyordu. Yani bir kıymetimiz yoktu. Şimdi de yok. Bizler 100 yıl daha hizmet etsek, bize güvenmezler. Onun için halkımız bu oyunlara gelmemeli."