Güney Kürdistan’da son zamanlarda yaşanan ekonomik kriz her geçen gün halkı daha fazla zorluyor. 
Daqoq sakinleri, Güney halkına gelişen bu kriz karşısında mücadeleye çağırdı.

'HALK KABULLENMEYİP AYAKLANMALI'

Daqoq sakinlerinden Ali Direj, "Şu an yaşanan ekonomik kriz nedeni ile tüm halkımız özellikle de gençler zor durumda. Gençler kendi projelerini gerçekleştirme zeminini Başurê Kürdistan’da bulmadıkları için Avrupa’ya gitmek zorunda kalıyorlar. Hükümetin plansızlığı gençleri yurt dışına sürüklüyor" dedi. 
Direj, ekonomik krizin esas nedenlerine dikkati çekerek, kendilerinin daha çok şey yapmaları gerektiğini belirtti. "Biz her şeyin hazırına alışmışız. Hiçbir emek vermeden elimizde hazır bulunmasını istiyoruz. Kendi elimizle bir şeyler yapmıyoruz. Gözümüz hep hükümette, hükümet ise bizi daha zor koşullara sürüklüyor" diyen Direj, şunları kaydetti: "Gençler buna karşı tavır alma yerine Avrupa’ya gidiyor. Eğer bir şey yapmak istiyorlarsa ancak burada yapabilirler. Gelişen bu krizler karşısında hepimiz tek ses ve tek renk olmalıyız. Ancak birlikte bu krizlerin önü tutulabiliriz. Çünkü tek elden ses çıkmaz. Tüm Başûrê Kürdistan halkı bu durumu kabullenmeyip ayaklanmalı.”

'KENDİ TOPRAKLARIMIZDAN YARARLANMALIYIZ'

Kasım Abdullah ise ekonomik krizi "yaşanan en büyük sorun" olarak değerlendirdi. Abdullah, şunları ifade etti: "Ekonomik kriz, Başûrê Kürdistan’da halk için gelişen en büyük sorunlardan biridir. Çünkü hepimiz hükümete bağlı çalışıyoruz ve başka bir gelirimiz de yok. Bunun için halk aç kalmış durumda. Umarım, hükümetin halkı bu ekonomik krizden kurtarmak için bir planı vardır. Halk da burada farklı bir çalışma zemini yaratmalı, kendimizde burada da iş geliştirmeliyiz. Bizim de geleceğe dönük planlarımız olmalı. Her şeyimiz hükümetin elinde olmamalı. Tek ekonomik gelirimiz hükümetin elinde olduğu için bugün yaşanan ekonomik kriz nedeni ile aç kalıyoruz. Kendi topraklarımızın verimliliğinden daha çok yararlanmalıyız. Gözümüz başka ülkelerde olmamalı. Sebze, meyve, sabun gibi şeyleri başka bir ülkeden getireceğimize kendi ülkemizde yapalım, bizim daha verimli toprağımız var. Biz de daha stratejik bir ekonominin gelişmesini umut ediyoruz. Halkın tüm çabaları bu yönde, hükümet bizi kendine mecbur bırakıyor. Buna izin vermeyip kendimize farklı ekonomik gelir geliştirmeliyiz.”