Birlik: Kürt halkı sinmeyecek!

HDP Milletvekili Birlik, kayınbiraderi Hacı Lokman Birlik'in katledilmesine ilişkin basın açıklaması yaptı. AKP ile DAİŞ arasında benzerlik kuran Birlik, katliam talimatının Erdoğan tarafından verildiğine dikkat çekti.

HDP Milletvekili Birlik, kayınbiraderi Hacı Lokman Birlik'in katledilmesine ilişkin basın açıklaması yaptı. AKP ile DAİŞ arasında benzerlik kuran Birlik, katliam talimatının Erdoğan tarafından verildiğine dikkat çekti. Birlik, Kürt halkının sinmeyeceği mesajını da verdi.

HDP Şırnak Milletvekili Leyla Birlik polisler tarafından yaralı iken infaz edilen kayınbiraderi Hacı Lokman Birlik'e ilişkin yaptığı açıklamada, polislerin katliam talimatını Saray'dan aldıklarını vurguladı. Hacı Birlik'e yönelik insanlık dışı uygulamaların tüm insanlığa yönelik olduğunu belirten Birlik, "Zulmü yaşayan kesim bugün Kürtlerdir ama bilinsin ki bu ateş tüm Türkiye’yi yakacak bir ateştir” uyarısı yaptı. 

HDP Şırnak Milletvekili Leyla Birlik, Dicle Mahallesi'nde özel harekat timleri tarafından katledildikten sonra cenazesi zırhlı aracın arkasına bağlanarak sürüklenen kayınbiraderi Hacı Lokman Birlik ile ilgi basın açıklaması yaptı. Şırnak İnsan Hakları Derneği (İHD) binasında yapılan açıklamaya HDP Şırnak Milletvekili Aycan İrmez, İHD, KESK, Eğitim-Sen, SES, HDP ve DBP’li yöneticiler de katıldı. 

'GÖRÜNTÜLERİ POLİSLER SERVİS ETTİ'

Birlik, Türkiye’nin bir hukuk devleti değil bir polis devleti olduğunu ifade ederek, Türk Başbakanı Ahmet Davutoğlu soruşturma talimatı verdikten sonra vahşete dair görüntülerin polisler tarafından servis edildiğini hatırlattı. Birlik, polislerin Davutoğlu’nu yalanladığını belirterek, soruşturma için gönderilen yetkililerin de henüz kendisi ile görüşmediğini kaydetti ve "Eğer hukuk devletine bir adım yaklaşmak isteselerdi bizimle görüşürlerdi" diye ekledi.

'KATLİAM KARARINI ERDOĞAN VERİYOR'

Birlik, Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkan olmadığı için savaş konseptini devreye koyduğunu söyledi. Polislerin katliam talimatlarının direkt Erdoğan'dan aldığına işaret eden Birlik, "Kolluk güçleri bölgede çocuk, kadın, yaşlı, genç demeden insanları vahşice katletmektedir. Bu insanlık dışı yöntemlerle katledilenlerden biri de kayınbiraderim Hacı Lokman Birlik’tir” dedi.

'DARBE SÜRECİNDEYİZ'

Bölgede ilan edilmeyen bir darbe sürecinin yürütüldüğünü ifade eden Birlik, sürekli ilan edilen sokağa çıkma yasakları, özel görevlendirilen askeri güçler, '90’ların savaş konseptini yürüten özel harekat timleri, sokaklarda gezen paletli tanklar ile mahallelerde konuşlandırılan keskin nişancıların, bu kirli katliam politikalarının görünen en somut yüzü olduğunu vurguladı.

'YARALIYKEN İNFAZ EDİLDİ VE CENAZESİNE DE SALDIRILDI'

Birlik, Hacı Lokman Birlik’in yaralı halde polisler tarafından yakalandıktan sonra infaz edildiğini anlatarak, “Görgü tanıklarının ifadesine göre, kayınbiraderim kendisi yaralı bacağını sarıyor, bu da onun ölümcül bir yara almadığını gösteriyor. Polisler onun yaşadığını görmelerine rağmen yakınına gelerek onlarca kurşun sıkmışlar” diye konuştu. Otopsi raporunun görgü tanıklarının ifadesini doğruladığını dile getiren Birlik, raporda Hacı’nın bedeninde 28 kurşunun 2’sinin uzak, 26’sının yakın mesafeden sıkıldığının belirtildiğini hatırlattı. 

Birlik, polislerin çektiği görüntülere atıfta bulunarak, şunları kaydetti: "Katledildikten sonra başının üzerine basılarak fotoğraflar çekiliyor, zırhlı araçlarla vücudunun üzerinden geçiliyor ve sonra zırhlı araca boynundan bağlanarak sürükleniyor. Otopsi raporunda da derin sıyrık, kırık ve yüzü başta olmak üzere vücudunun bazı bölümlerinin parçalandığı yazılmıştır” dedi. Cenaze, hastaneye getirilirken polisler tarafından bahçeye fırlatıldığını dile getiren Birlik, “Bunu gören hastane personeli Menaf Geçer adlı yurttaşımız cenazeyi sedyeye almak istemiştir. Bunun üzerine çok sayıda özel harekat polisinin saldırısına maruz kalıp gözaltına alınmıştır."

Bir Kürdün cenazesinin sedyeye layık olmadığının mesajının verildiğini vurgulayan Birlik, “Bu faşizan yaklaşım, en iyi Kürt ölü Kürttür zihniyetinin dahi artık bunlara yetmediğini, bırakalım kardeşlik hukukunu komşuluk hukukuna dahi yer bırakmayan bir anlayıştan ötesi değildir. Tüm bu yapılanlar AKP polisi tarafından hem fotoğraflanmış hem de videosu çekilmiştir” dedi.

'DAİŞ İLE BENZERLİĞİNİ ORTAYA KOYDU'

"Bu vahşeti yapan polisler DAİŞ zihniyetinden farksızdır" diyen Birlik, şunları dile getirdi: "Özel harekat polislerinin zırhlı araç içerisinden çektikleri videolarda AKP polisinin, insanlığın ortak hiçbir değerine sığmayacak şekilde cenazemizi sürüklerken, haysiyet yoksunu olduklarını kamuoyunun önünde kanıtlayan, ahlaksızca edilen küfürler, hakaretler ve gülüşmeler bu vahşeti yapanların insanlıktan en ufak bir şekilde nasibini almadıklarının göstergesidir. Bu olayı yapan polisler DAİŞ zihniyetinden farksız olmayıp terör dedikleri şeyin bizatihi temsilcileridir. AKP yarattığı bu savaş ortamıyla, gerçekleştirdiği katliamlarla DAİŞ ile benzerliğini ortaya koymuştur. Son yaşanan bu katliam DAİŞ çetesinin AKP polisinde vücut bulmuş halidir."

'AĞIR HAKARET VE TEHDİTLER ALDIM'

Bu süreçte kendisine yönelik çok ağır hakaret ve tehditlerin geldiğini dile getiren Birlik, şunları söyledi: "Bu görüntülerin önce doğrudan twitter hesabıma 'Leyla Birlik, gel kaynını al' gibi cümlelerle gönderilmesi ve sonrasında sosyal medyada dolaşıma konması yürütülen özel savaş konseptinin psikolojik ayağını oluşturmaktadır. O günden bugüne kadar twitter hesabıma gönderilen 'abisinin ölüsünü beklerken kaynının leşini aldınız', 'iyi bakın çok yakında hepinizin sonu bu olacak, vekilsin diye senin de sonun böyle olmayacağını sanma', 'iyi bak fotoğrafa birazdan videosunu da göndereceğiz sana' gibi tehdit, hakaret, cinsiyetçi küfürler içeren mesajlar Kürt halkı söz konusu olduğunda vicdani, ahlaki değerlerin ne denli yok sayıldığının açık ifadesidir."

'KÜRT HALKI VAHŞETE CEVAP VERİYOR'

Kürt halkının bu vahşetler karşısında sinmeyeceğini vurgulayan Birlik, “Kürtler ölen askerlerin bedenlerinin üzerini örterek ve sırtlarında kilometrelerce taşıyarak bu vahşetinize cevap veriyor. Dün de bugün de Kürt halkı hiçbir zaman ve hiçbir koşulda bir askerin ve polisin cansız bedenine işkence etmedi. Hiçbir zaman Kürt halkına, kendisine uygulanan bu vahşi yöntemleri öğretemediniz, öğretemeyeceksiniz” diye konuştu.

'BARBARLIĞIN DOZUNU ARTIRIYORLAR'

"Bu zulüm tüm insanlığa yapılmıştır" diyen Birlik, şöyle devam etti: "Birlikte yaşamın tüm olanaklarını ortadan kaldıran bu zihniyet tahrip olmuş hayatları, aileleri bir daha toparlayacağını düşünüyor mu? Her geçen gün barbarlığın dozunu arttıran bu dikta yönetimin yaptıkları esasen tüm insanlığa yapılan bir zulümdür. Zulmü yaşayan kesim bugün Kürtlerdir ama bilinsin ki bu ateş tüm Türkiye’yi yakacak bir ateştir. Vicdanın yerle bir edildiği ve acının yaşanmasına bile tahammül edilemeyen bir anlayışla iktidar olamazsınız."

HDP Milletvekili Leyla Birlik, açıklamasının sonunda, şunları ifade etti: "Bu yaptığınız insanlık dışı vahşetlerin hesabını tüm halklarımıza vereceksiniz. Orada sürüklenen beden kayınbiraderim Hacı Lokman Birlik değildir. Kürtlerin onuru ve haysiyetidir. Kürtlerin şahsında bütün insanlıktır."