‘Anadilde eğitim hakkı özgürlük mücadelesinin parçasıdır’

DTK Dil ve Eğitim Komisyonu üyesi Mülkiye Birtane, anadilde eğitimin mevcut sistemle birlikte yok edilmek istendiğine dikkat çekerek, ailelerin gelecek nesiller için bu konuda daha duyarlı olmaları gerektiğini söyledi.

Anadildeki mücadelelerini sonuna kadar devam ettireceklerini söyleyen Mülkiye Birtane, ‘Mevcut sistem anadilde eğitim hakkını zorlaştırmaya devam ettirdikçe biz de aynı kararlılıkla yeni kurslar ve okullar açmaya devam edeceğiz’ diye belirtti.

Uzun yıllardır çeşitli kurumlarda Dil ve Eğitim komisyonu olarak anadil çalışmalarını yürüttüğüne değinen Birtane, 2002 yılında Türkiye’nin Avrupa birliğine girmek istemesiyle birlikte başlayan bir süreçte halk eğitim merkezlerine bağlı olarak Kürtçe kursların açıldığını dile getirdi. Birtane, o dönemlerde Kürtçe kurların açılmasına izin verildiğini ancak birçok engellemelerle karşılaştıklarını hatırlattı.

“Bir taraftan size kurslar açılıyor bir taraftan saçma bahaneler ile zorluklar çıkarılıyordu” diyen Birtane, “Bütün zorluklara rağmen bizler kendi kurslarımızı açtık. Tabii bir halk sadece kurslarla kendi dilini öğrenemez. anadilde eğitimin uluslararası eğitimle ilgili sözleşmelerin tümünde bir insan hakkı olduğunu biliyoruz. Bunun için milli eğitimin okullarda anadil de eğitimi vermesi gerekiyordu fakat sadece o kurslar ile geçiştirilmeye çalışıldı” şeklinde konuştu.

‘ANADİL’DE EĞİTİM ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİNİN ÖNÜNÜ AÇTI’

Birtane, 2006 yılında Kürt dili araştırma ve geliştirme derneği, KURDİ-DER’i kurduklarını ve atölye tarzında dil öğrenmeye gelen özellikle gençlerin büyün bir talebi ile karşılaştıklarını belirtti. Oraya gelen gençlerin sorguladıkları tek şey neden anne ve babaların kendilerine Kürtçe dili öğretmedikleri olduğunu ifade eden Birtane, bunun gençlerimiz için önemli bir gelişme olduğunu söyledi.

Birtane, “geçmiş yıllarda anne ve baba Türkçe bilmedikleri için utanırken, o kuşağın çocukları Kürtçe bilmedikleri için utanıyorlardı. Bu sadece dil alanıyla ilgili bir durum değil. Bir bütünen verilmiş olan özgürlük mücadelesi bu noktada ilerlemeye yol açtı. 2009-2010 yılında birçok ile ve ilçede Kurdi-der adı altında atölyeler açıldı. Fakat yetmiyor, bir dilin öğrenimi böyle atölyelerle belli bir noktaya gelemez” ifadelerini kullandı.

‘DEVLETİN DAYATTIĞI SİSTEM ANADİL DE EĞİTİM KRİTERLERİNE UYMUYOR’

Ailelerin çalışmalarıyla bu yıl engellemeler olmasaydı 10’u aşkın okulda eğitim ve öğretime başlamayı planladıklarını belirten Birtane sözlerine şöyle devam etti: “Amed, Silopi, Cizre ve birçok ilde okullarımız kapatıldı. Yine de şu an okullar 2.sınıf eğitim boyutu ile devam ediyor. Belediyelerde yasal bir çalışma olan özellikle kreş açma durumları söz konusudur. Bazı Belediyelerimizde bu durumla ilgili kreşlerin açılması önemli bir gelişmedir. Tabii siz bir yandan bütün bu çalışmaları yürütürken, devletin uluslararası arenada bu durumu kendi lehine çevirme noktasında çabaları oldu. Ama diğer taraftan da okullarımızı bilinçli bir şekilde kapatıyordu. ‘Özel okul statüsünde okullar açabilirsiniz’ deniliyor ve ya ‘liselerde Fen ve Matematik derslerini Kürtçe verebilirsiniz’ diyor. ‘İlkokullarda seçmeli ders olarak alabilirsiniz’ diyor. Tüm bunları aldığımız zaman bilimsel olarak tamamen anadilde eğitimin temel kriterlerine uymadığı ortaya çıkıyor.

Anadil eğitimi çocuk doğduktan sonra 0-6 yaş arasında kişilik gelişimi ile ortaya çıkıyor. 6 yaşından sonra dilin sözlü kısmı tamamlandıktan sonra okuma ve yazılı kısmına geçiliyor. Bir binanın üzerine inşa edildiğini örnek verirsek, dilinde bu denli aşamaları vardır. Fakat mevcut sistem, ilkokuldan sonra seçmeli olarak alabileceğimizi söylüyor. Yani ulus devletin resmi dilini öğrettikten ve kendi anadilini unutturduktan sonra bu dili seçmeli dersler ile devam ettirebilirsiniz deniliyor. Bizim karşı çıktığımız nokta budur. Kendi yasalarında Anadilde eğitim hakkı mevcuttur. Fakat her konuda olduğunu gibi bu konuda da kendi yasalarını dinlemiyorlar.”

‘AİLELER ÇOCUKLARINA İLK ÖNCE KENDİ ANADİLLERİNİ ÖĞRETMELİLER’

Kendi imkanları ile yaptıkları çalışmaları sonuna kadar devam ettireceklerini ve anadilde eğitimin bir hak olduğunu vurgulayan Birtane, hiçbir yasa ve devlet bu hakkımızı engelleyemeyecek olduğunu dile getirdi. Birtane, “Türkiye Cumhuriyeti anayasasında her çocuğun eğitim alma hakkı vardır ancak eğitim dili Türkçe’dir. Ancakla olan bu kısım her şeyin önünü kesiyor. Durum böyle olunca siz bu mücadeleyi verirken birçok zorlukla karşılaşacaksınız. Halkın eğitiminin bu konuda çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Aileler, dili Türkçe öğrensin nasılsa okula gidiyor daha sonra isterse Kürtçe öğrenir düşüncesinden ziyade önce kendi anadilini öğrensin nasıl olsa Türkçeyi öğrenecek diyebilmeliler” diye belirtti.

‘ÇOCUKLARI İÇİN BELEDİYELERE KREŞ TALEBİNDE BULUNMALILAR’

Son olarak Birtane, ailelerin bulundukları yerden Belediyelere başvurup çocukları için kreş talep etmeleri gerektiğine değindi. “Türkiye çok kimlikli bir ülke ama bugün görüyoruz ki birçok dil yok edilmiş. Türkiye’de 29 tane dilin olduğunu ama bunların sadece konuşma dili olduğunu söylüyorlar. Ama bir dilin eğitimi, yazması, okuması yoksa o dilin yok olmasıyla karşı karşıya kalabiliriz” diyen Birtane, dilimizin kaybolmaması için gençler ve çocuklarımız bu konuda kendi anadillerine sahip çıkmaları gerektiğinin altını çizdi.

...