RJAK’ın düzenlediği 'Kadın ve Öcalan' konferansı sona erdi

Güney Kürdistan’ın Süleymaniye kentinde Özgür Kadın Örgütü (RAJK) tarafından düzenlenen “Önder Apo’nun düşünceleriyle kadın özgürlüğü, özgür eş yaşam” konferansı sonuçlandı.

RJAK tarafından Güney Kürdistan’ın Süleymaniye kentinde düzenlenen “Önder Apo’nun düşünceleriyle kadın özgürlüğü, özgür eş yaşam” konferansı sonuçlandı.

Konferansın ikinci oturumu “siyasi, ekonomik ve toplumsal sorunların çözümü” başlığıyla yapıldı. Tevgera Azadi Sözcüsü Tara Hüseyin, öğretim üyesi Dalya Rauf ve RJAK Bilim ve Aydınlanma Komitesi üyesi Evin Mihemed’in sunum yaptığı oturumun moderatörlüğünü Kelsum Hüseyin’in yaptı.

İlk olarak söz alan Tevgera Azadi Sözcüsü Tara Hüseyin, “Biz kadınlar bu topraklar üzerinde hep düşürülmüşüz, kimliğimiz bizden alınmış. Bu nedenle de Önder Apo ‘kaybettiğin şeyi kaybettiğin yerde ara’ seçeneğini izah etti. Sosyolojik olarak ele aldığı süreçleri ve değerlendirilmesini eleştirel olarak tartıştı ve bilimsel olarak ondan yararlanılıyor. Süreçlerin ihtiyaçlarını zengin bir biçimde sunmuş ve alternatif sistem olarak da özgür eş yaşamı ortaya koymuştur” dedi.

Kadınlar için ideolojinin gerekli olduğunu vurgulayan Hüseyin, şunları dile getirdi: “Kadınlar öncü olmalıdır. Özgür iradeyle kadının zihniyeti olmalı. Bu yüzden de kadın kurtuluş ideolojisini sundu. Sorabilirsiniz, sayın Öcalan da erkektir, nasıl olacak diye. Ama o ‘ben klasik erkeği kendimde öldürdüm, bu sayede kadın üzerine yazabildim’ diyor. Bu ideolojinin en önemli noktaları şunlardır;

-Kadının yurtseverliği ve toprağa bağlılığı, kadın ve toprağın her ikisi de anadır. Kadının ve toprağın savunulması birbirinden ayrı olmamalı.

-Özgür düşünce, eğer zihnen sistemden kopuş yaşanamazsa özgür olunamaz. Tabi zihnimiz özgür olmazsa fiziki olarak da özgür olamayız. Bu nedenle de fikren özgür olmalıyız.

-Mücadele. Eğer kadınlar mücadele etmezlerse özgürleşemezler. Kavrayış için de mücadele gereklidir, mücadele özgürlüktür.

-Kadınların elindeki en büyük silah örgütlülüktür. Kadınlar kendilerinin örgütlemelidirler.”

Kürdistan’da gerçekleşen durumun ve oluşan krizlerin özellikle kadınları etkilediğini söyleyen Örgetim Üyesi Dalya Yusuf ise “Çünkü kadınların görevleri daha da ağırdır. Bir yandan çocuk büyütüyor, eğitiyor, diğer yandan da geçim sağlıyor. Gördüğümüz gibi hükümette de erkeklerin görev alma oranı yüzde 76 iken kadınlarınki yalnızca yüzde 24” diye konuştu.

RJAK Bilim ve Aydınlanma Komitesi üyesi Evin Mıhemed de şunlara dikkat çekti: “Toplum içinde kadının toplumun ilerletilmesi ve geliştirilmesindeki rolü başattı. Yaşamın sürdürülmesi her zaman arayış ve yeni buluşlarla doluydu. Ekonominin temini ya da diğer yaşamsal maddi konular, tüm canlıların başat sorunudur. Ekonomi bir gelişim ve yaşam aracıdır. Kendi varlığını sürdürme sistemidir. Bu evrensel bir yasadır. Yaşamın farklı yerlerinde her zaman genişliyor.”

Öte yandan çok sayıda kadının katıldığı konferans RJAK üyesi Sema Mihemed tarafından okunan sonuç bildirgesiyle sloganlarla sona erdi. Kadınların ekonomi, politika, kültür ve bilim başta olmak üzere yaşamın pek alanından dışlandıklarına dikkat çeken bildirgede Jineoloji perspektifiyle kadınların en çok da bu alanlarda varlık mücadelesini yükselterek özgürlükte ısrar edecekleri vurgusu yapıldı.