HDP'den kadın cinayetlerinin önlenmesi için kanun teklifi

HDP Kadın Meclis Grubu, kadın cinayetlerinin önlenmesi amacıyla TCK'deki ilgili maddelerde değişiklik yapılmasını istedi.

HDP Kadın Meclis Grubu, kadın cinayetlerinin önlenmesi amacıyla TCK'deki ilgili maddelerde değişiklik yapılmasını istedi. Bunun için kanun teklifi veren HDP, kadın cinayetlerinde uygulanan 'iyi hal indirimi'ne de tepki gösterdi. Kürdistan'daki devlet terörüne de dikkat çeken HDP, "Militarist ortam eril zihniyetin güçlenerek sadece çatışmaların olduğu yerlerde değil Türkiye’nin her yerinde kadın cinayetlerinin artmasına sebep olmaktadır" dedi.

HDP Kadın Meclis Grubu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü vesilesiyle, kadın cinayetlerini teşvik eden bir mekanizmaya dönüşen cezai indirimlerin önüne geçilmesi için TCK'deki ilgili maddelerde değişiklik içeren kanun teklifi sundu.

'AKP DÖNEMİNDE 7.427 KADIN KATLEDİLDİ'

Teklifin gerekçe bölümünde, Türkiye’de kadına yönelik şiddetin artmasına dikkat çekilerek, "Eril zihniyetin sistematik bir politikası olan kadına yönelik şiddet, toplumsal bir şiddet olarak ortaya çıkmaktadır. AKP döneminde 2002-2015 yılları arasında ulaşılabilen bilgilere göre, 7.427 kadın katledilmiştir. Cinsiyetçiliğin ve militarizmin en ağır şekilde yaşandığı 2015 yılında kadın cinayetleri de artan militarist ortama paralel bir şekilde yükselmiştir. Kadınların sistematik bir şekilde öldürüldüğü adı konulmamış bu savaşta, kadın cinayetleri 2015 yılında en yüksek seviyeye çıkarak son 10 ayda 346’a ulaşmıştır. Aynı dönemde 271 transfobik nefret cinayeti işlenmiştir" denildi. 

'MİLİTARİZMLE BİRLİKTE KADIN CİNAYETLERİNDE ARTIŞ OLDU'

Sokağa çıkma yasaklarıyla birlikte başta kadınlar ve çocuklar olmak üzere sivil insanların katledildiğinin de vurgulandığı teklifte, şöyle devam edildi: "Yaşanan bu süreçte yaratılan militarist ortam eril zihniyetin güçlenerek sadece çatışmaların olduğu yerlerde değil Türkiye’nin her yerinde kadın cinayetlerinin artmasına sebep olmaktadır. Kadın örgütlerinin verilerine göre, artan militarizmle birlikte kadın cinayetlerinde ateşli silah kullanımı ve sayısında artış olmuştur. AKP’nin kadını yok sayan, kadını ikincil gören, kadını aileye ve eve hapsetmeye çalışan politikaları, zihniyetin kalıplarını kabul etmeyerek sokaklara çıkan ve mücadele eden kadınları hedef almaktadır. Varto’da Kader Kevser Eltürk’ün bedenine yönelik saldırı, eril zihniyetin kadın düşmanı politikalarının en açık şekilde sergilemiştir. Kadınları hedef alan uygulamalar, yasalarla güvence altına alınarak, erkek katillerin korunmasına ve hatta kadın cinayetlerinin özendirilmesine neden olmaktadır."

Kadın cinayetlerinde uygulanan 'iyi hal indirimi'ne de tepki gösteren HDP Kadın Meclis Grubu, "Kadınların 'tayt giymesi', erkeğin mahkemede 'takım elbiseli' olması gibi gerekçelerle verilen indirimler kadın cinayetlerinin özendirilmesi ve erkeklerin yasalarca cesaretlendirilmesi demektir" vurgusunda bulunuldu.

KANUN TEKLİFİ METNİ

HDP'nin 5238 sayılı TCK ve 4320 sayılı Ailenin Korunması Kanunu'nda değişiklik yapılması hakkındaki kanun teklifi şöyle:

"MADDE 1 –Türk Ceza Kanunu’nun 82. maddesinin k fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

l) kadına yönelik toplumsal cinsiyete dayalı şiddet olarak doğrudan kadına yalnızca kadın olduğu için uygulanan ayrımcı şiddet saiki ile,

m) Cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığı nedeniyle,

MADDE 2 –  Türk Ceza Kanunu’nun Birinci Kitap, İkinci Kısım, İkinci Bölüm’ünde yer alan 29. Maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Haksız tahrik

MADDE 29. - (1) Haksız bir fiilin meydana getirdiği hiddet veya şiddetli elemin etkisi altında suç işleyen kimseye, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine onsekiz yıldan yirmidört yıla ve müebbet hapis cezası yerine oniki yıldan onsekiz yıla kadar hapis cezası verilir. Diğer hâllerde verilecek cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilir. Bu kanunun 82. Maddesi ile düzenlenen kadına yönelik toplumsal cinsiyete dayalı şiddet olarak doğrudan kadına yalnızca kadın olduğu için uygulanan ayrımcı şiddet saiki ile cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığı nedeniyle işlenen kasten öldürme suçlarında bu madde uygulanmaz.

MADDE 3 –Türk Ceza Kanunu’nun 62. maddesinin (2) inci bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bend eklenmiştir.

(3) Kadına yönelik toplumsal cinsiyete dayalı şiddet olarak doğrudan kadına yalnızca kadın olduğu için uygulanan ayrımcı şiddet saiki ile cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığı nedeniyle işlenen suçlar bu madde kapsamı dışındadır.

MADDE 4 –Türk Ceza Kanunu’nun 65. maddesinin (3) inci bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bend eklenmiştir.

(4) Kadına yönelik toplumsal cinsiyete dayalı şiddet olarak doğrudan kadına yalnızca kadın olduğu için uygulanan ayrımcı şiddet saiki ile cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığı nedeniyle işlenen suçlardan mahkûm olanlar bu madde kapsamı dışındadır. 

MADDE 5 –Türk Ceza Kanunu’nun 85. maddesinin (2) inci bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bend eklenmiştir.

(3) kadına yönelik toplumsal cinsiyete dayalı şiddet olarak doğrudan kadına yalnızca kadın olduğu için uygulanan ayrımcı şiddet saiki ile,

m) Cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığı nedeniyle,

MADDE 6 –Türk Ceza Kanunu’nun 86. maddesinin e fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

(f) kadına yönelik toplumsal cinsiyete dayalı şiddet olarak doğrudan kadına yalnızca kadın olduğu için uygulanan ayrımcı şiddet saiki ile,

g) Cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığı nedeniyle,

MADDE 7 –Türk Ceza Kanunu’nun 106. maddesinin d fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

(e) kadına yönelik toplumsal cinsiyete dayalı şiddet olarak doğrudan kadına yalnızca kadın olduğu için uygulanan ayrımcı şiddet saiki ile,

f) Cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığı nedeniyle,

MADDE 8 –Türk Ceza Kanunu’nun 109. maddesinin (3) inci bendinin f fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

(g) kadına yönelik toplumsal cinsiyete dayalı şiddet olarak doğrudan kadına yalnızca kadın olduğu için uygulanan ayrımcı şiddet saiki ile,

(h) Cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığı nedeniyle,

MADDE 9 - Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 10 - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür."