Ozan-Şair Hasret Gültekin'in eşi Yeter Gültekin, ülkenin adalet sistemine değil, halkın vicdanına inandığını vurguladı. Devletin katletme geleneğinin sürdüğüne işaret eden Gültekin, "Onlar nasıl ki kendi katillerine sahip çıktıysa ,biz de masumlarımıza sahip çıkmalıyız. Katledenlerin  yazdığı tarihi biz doğru yazacağız. Gerekirse yine bedel ödeyeceğiz ama vazgeçmeyeceğiz" diye konuştu.
Yeter Gültekin, Sivas katliamı yaşandığı gün Almanya’daydı. Hamile olduğu için Sivas'a giden eşi Hasret Gültekin'e eşlik edemedi, 22 yaşında olan eşinin katledildiği haberini televizyondan öğrendi. Her  2 Temmuz'da olduğu gibi  22 yıl sonra da Madımak Oteli'ne  giden Gültekin, Sivas’taki  yangının 22 yıldır  sürdüğünü söyledi.

'DEVLET BOYUN EĞMEYEN HERKESİ YOK EDİYOR'

ANF'ye konuşan Gültekin, Türkiye'nin  tarihinin, 'aydınlanmamış soykırım, katliam ve failli meçhul cinayetler tarihi' olduğunu belirterek, faşizme  ve zulme  karşı mücadele edip boyun eğmeyen hemen hemen herkesin devlet tarafından yok edildiğini ifade etti. Gültekin, "Sabahattin Ali'den  Musa Anter‘e, Hrant Dink’ten Roboski'ye, Gezi'ye kadar hükümetler değişse de değişmeyen tek şey; sistemin katletme geleneğidir" dedi.  

'AYRIŞTIRAN ZİHNİYET SEÇİMLERDE YENİLDİ'

Yıllarca kendi kimliklerini yaşamak isteyen Kürtleri ve Alevileri  katleden devletin,  kendi terörünü bu çarka karşı mücadele edenleri “terörist” ilan ederek  kamufle ettiğini  söyleyen Gültekin, bazı kesimler devletin yarattığı bu algıya kandıysa da,  bugün artık  herkesin uyandığını ifade etti. Türkiye'nin batısında  bu uyanma noktasının Gezi Direnişi ile birlikte  yaşandığını kaydeden Gültekin, "Haziran ayaklanması tam da bu algıyı kırdı. Halk ilk kez bir siyasi hareketin çizgisine girmeden kendi kendini organize ederek devletin bu zulmüne karşı bir duruş sergiledi. Gezi 1980 sonrası gelişen ilk  doğal tepki ve başkaldırıydı. O nedenle çok önemli . Bir ağaçla, bir parkla başlayan bu direniş  aslında yıllardır bastırılmaya çalışılan muhalefetin tek ses olmasını sağladı" diye konuştu. AKP’nin seçimlerdeki yenilgisinin de bu farkındalığa  bağlı olduğunu belirten Gültekin, seçimlerde aynı zamanda insanları etnik ya inanç açısından ayrıştırarak, halkın bir bütün olarak faşizme karşı mücadele etmesini engellemek isteyen bu zihniyetin de yenildiğini söyledi. 

'İNSANLIK SUÇU İŞLEYENLER YARGILANMADAN İNSANCA YAŞAM KURULAMAZ'

"Sivas Katliamı dosyası yeniden açılsa da ben bu ülkenin  adaletine inanmıyorum" diyen  Gültekin, şöyle konuştu: "Onların hukuk sisteminden zaten adalet beklemiyoruz. Biz Sivas gibi diğer toplu katliamların ve yargısız infazların bir daha yaşanmaması için uğraşıyoruz. Benim için önemli olan katillerin kaç yıl yattığı değil, hüküm giymesidir. Bir katilin, katil olarak sicile işlenmesinin mücadelesini veriyoruz. İnsanlık suçu işleyenlerin yargılanmadığı bir dünyada insanca bir yaşam kurulamaz. Onlar nasıl ki kendi katillerine sahip çıktıysa, biz de masumlarımıza sahip çıkmalıyız. Katledenlerin  yazdığı tarihi biz doğru yazacağız. Gerekirse yine bedel ödeyeceğiz ama vazgeçmeyeceğiz."