Wuppertal ve Paris'te referandum çalışmalarına startı verildi.

WUPPERTAL

Almanya’nın Wuppertal kentinde, ‘HAYIR‘ kampanyası çalışmalarına başlandı.

Wuppertal Demokratik Kürt Toplum Merkezinde dün saat 20.00‘da gerçekleştirilen toplantı bir dakikalık saygı duruşu ile başladı.

Saygı duruşunun ardından toplantının açılış konuşmasını yapan Mutlak Bingöl, Erdoğan’ın diktatörlük hayallerini boşa çıkartmak için, zalimin zulmüne karşı en onurlu duruşu sergileyerek ‘HAYIR‘ kampanyasını büyük bir coşku ile yürüteceklerini söyledi.

Yapılan konuşma ve değerlendirmelerin ardından Wuppertal‘ın dört semtinde seçim çalışmalarını yapmak üzere komisyonlar oluşturuldu. Komisyonlar, ev ev dolaşarak seçmen sorgulama işlemi ve toplu oy kullanılması için planlama yapacak. 

Çalışma Komisyonu ayrıca, Wuppertal’da bulunan birçok dernek ve siyasi kurumlarla da diyalog kurarak 'Hayır' kampanyasını daha yaygın bir şekilde yürütecek.

PARİS

Paris 95 Bölgesinde Fransa Hayır Platformu tarafından düzenlenen halk toplantısına HDP yöneticilerinden Orhan Çelebi, HDP Van Milletvekili Tuğba Hezer'in yanı sıra Fransa Hayır Platformu adına Yazar İrfan Dayıoğlu, Yusuf Şahin ve Nurten Çakıcı konuşmacı olarak katıldı. 

Çelebi konuşmasında, "HDP ve Kürt halkının seçimlerde boykot veya 'evet' vereceği yalanı yayılıyor, bunlara itibar edilmemesi gerekiyor" dedi. Çelebi, Kürdistan kentlerinde yaptıkları kamuoyu araştırmasında 'Hayır' çıktığını belirterek, HDP seçmeninin tümünün engellemelere rağmen 'Hayır' diyeceğinin altını çizdi. 

Çakıcı ise yaptığı konuşmada, Anayasa değişikliği ile getirilmek istenen düzenin bir kölelik düzeni olduğuna dikkati çekti. Çakıcı, "Kadınların bir yandan üniversitelerde, kamu kurum ve kuruluşlarında, hayatın tüm alanlarında türbanlı olarak girmeleri savunulurken, en az 3 çocuk doğurmasını istiyorlar. Kısacası kadın evde oturan, üniversite mezunu olsa da, çocuk ve yaşlı bakan, kaderi erkek egemenliğine teslim edilen konuma getirilip, ekonomik özgürlükleri elinden alınmış bir köleye çevriliyor" diye konuştu.

Hezer de araştırmaların 'Hayır'ın önde olduğunu gösterdiğine işaret ederek, "Hayır'ın önde olması iktidarı şaşkına çevirdi. Bundan dolayı, 'Evet' oylarını arttıramadıkları için saldırarak 'Hayır' oylarını azaltma yolunu seçtiler ve buna göre çalışıyorlar" dedi.

Hezer, şunları ifade etti: "Kürdistan'da savaş, yıkım var, sınır dışına askerler ölüme gönderiliyor. Öylesine bir baskı var ki, kaşı gözü ile HAYIR diyenleri bile hapse atarak bir korku yaymaya çalışıyorlar."

Hezer, "İçişleri Bakanı bizleri kastederek 'referandumdan sonra beklesinler, görecekler' diye bizleri işaret ediyor. Biz de diyoruz ki, biz ne olacağını biliyoruz. Kendisi kendilerine ne olacağını hesaplasın” diyerek, yurt dışındaki göçmenleri 'Hayır' için sandık başına gitmeye ve herkesi sandığa taşımaya davet etti. 

Dayıoğlu ise yeni anayasa taslağının neler içerdiğini açıklayarak, yasama, yürütme ve yargının tek elde toplandığına; tekçi, ırkçı ve faşist diktatörlüğe karşı oldukları için HAYIR dediklerine vurgu yaptı. Dayıoğlu; “Biatın, baskının, susmanın-susturulmanın halklarımızın kaderi olarak ilan edilmesine karşı itirazımız var. Asimilasyonu dayatan, emeğin sömürüsünü mutlaklaştıran, faşizmi süreklileştiren bu zihniyete itirazımız var."

Dayıoğlu, Mehmet Tunç’un Cizre bodrumlarında yaptığı son çağrıyı da okuyarak “Biz de, Mehmet Tunç’un dediği gibi diz çökmeyeceğiz ve barbarların saldırılarına karşı dik duranların anılarını yaşatacağız” dedi. 

Yine Fransa HAYIR Platformu adına konuşan Yusuf Şahin ise seçimlerle ilgili bilgiler vererek, platformun birçok konuda hazırlık yaptığını, ancak tüm halkın da kendilerine yardım ederek, her bireyin kendini görevli sayarak, komşusunu, yakınını sandıklara götürmesini istedi. Şahin hedeflerinin Avrupa’da 1 milyon HAYIR oyu olduğunu belirterek, bu hedefe varmak için herkesin canla başla çaba göstermesi gerektiğinin altını çizerek, bu toplantı ile Paris 95. Bölgede de HAYIR kampanyasına start verildiğini belirtti.