Amed’de geçtiğimiz yıl anneler gününde otizmli iki çocuğu ile birlikte cezaevine giren Nazan Dikici davasında emsal bir karar çıktı. Yargıtay, örgüt propagandası suçlarından yerel mahkemelerin verdiği cezaların ertelenmesine yer olmadığı yönündeki kararlar yerine, cezaların düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek, 3. yargı paketi kapsamında infazın ertelenmesine, 3 yıl içinde suç işlenmemesi durumunda ise davanın düşmesine karar verdi. Dosyanın avukatı Mehdi Özdemir, yüksek mahkemenin Nazan Dikici davası için verdiği kararın emsal teşkil edeceğini söyledi.

Amed’de yaşayan 27 yaşındaki Nazan Dikici, 2008 yılında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın sağlık durumuna dikkat çekmek ve 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde düzenlenen eylemlerde e katılıp, PKK'nin konfederalizmi simgeleyen bayrağını taşıdığı için mahkemelik oldu.

Dikici, 'PKK propagandası yapmak' suçundan 10 ay hapis cezasına çarptırıldı. Yargıtay 9. Ceza Dairesinin infaz cezasının onaylaması ile genç kadın çocukları olan 4 yaşındaki Siyabend ve 2 yaşındaki Kendal ile birlikte geçtiğimiz yıl ceza evine girdi.

2 ÇOCUĞU İLE 8 SAAT CEZAEVİNDE KALMIŞTI

İtiraz üzerine Mahkeme, yasada yapılan son değişikliği göz önünde bulundurarak infazı durdurma kararı verdi. Dikici, 2 çocuğu ile 8 saat kaldığı Diyarbakır E Tipi Cezaevi’nde tahliye edildi.

Avukatı Mehdi Özdemir, bir kez daha temiz başvurusunda bulundu. Dosyaya bakan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan mütalaada; ‘Sanığın örgütün renklerini simgeleyen bez parçasını kaldırıp sallayarak, öperek, boynuna sarmaktan ibaret eyleminin düşünce suçu' kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine yer verdi.

EMSAL KARAR

Dosyayı değerlendiren Yargıtay 9. Ceza Dairesi ise, örgüt propagandası suçlarında mahkemelerin 5 yılın altında erteleyerek verdiği hapis cezaların düşürülmesine karar verdi. Kapatılan Özel Yetkili Mahkemelerin geçmişte propaganda suçuna ilişkin düşünce ve ifade hürriyeti kapsamında verdikleri hatalı kararların Yargıtay tarafından bozulması emsal teşkil etti. Propaganda suçlarında ertelenen cezaların ilk kez düşürülmesi binlerce dosya için emsal teşkil edilecek.

YARGITAY HUKUKSUZLUĞUN ÖNÜNE GEÇTİ

Dikici davasındaki emsal kararın alınmasında büyük bir katkısı olan avukat Mehdi Özdemir, “Dönemin özel yetkili mahkemesi hukuka uygun bir karar vermiş olsaydı otizm rahatsızlığı bulunan çocukların anneleri ile birlikte cezaevlerine girmesinin önüne geçilecekti. Yargıtay 9. Ceza Dairesinin vermiş olduğu karar ile Nazan Dikici’nin eyleminin düşünce ve ifade hürriyeti kapsamında olduğu belirtilerek, özel yetkili mahkeme kararı kaldırılmış ve hukuksuzluğun önüne geçilmiştir. Aslında bu durum suçlama konusu bile yapılmaması gerekirken Dikici çocukları ile cezaevine girmesi ve cezanın infaz edilmesi mağduriyete sebep vermiştir. Bu mağduriyetin geçte olsa giderilmesi memnun edicidir” şeklinde konuştu.