Öcalan Konferansı’nın sonuç bildirgesi açıklandı

Güney Kürdistan’ın Süleymaniye kentinde 19-21 Temmuz tarihleri arasında yapılan “Abdullah Öcalan’ın düşünceleriyle Ortadoğu’da barış ve istikrar” konferansının sonuç bildirgesi açıklandı.

Bildirgede, “Ortadoğu’nun yaşadığı temel sorunları doğru tespit edip ortak çözümler geliştirmede Sayın Abdullah Öcalan’ın tahlil ve çözüm perspektifleri vizyon niteliğinde olmuştur. Yürütülen tartışmalarda bu bağlamda bölgeyi çıkmaz, kriz ve kaosa sürükleyen iktidarcılık, milliyetçilik, mezhepçilik, kadın sorunu ve dogmatizm Ortadoğu’nun önde gelen temel sorunları olarak tespit edilmiştir” denildi.

Süleymaniye’de 19-21 Temmuz tarihleri arasında gerçekleştirilen Abdullah Öcalan’ın düşünceleriyle Ortadoğu’da barış ve istikrar” konferansının sonuç bildirgesi açıklandı.

Güney Kürdistan’ın Süleymaniye kentinde Türkiye, İran, Irak, Suriye, Lübnan, Tunus, Filistin, Güney Afrika, Hindistan, ABD yanı sıra Bakur, Başur, Rojhılat ve Rojava Kürdistanı’ndan 200 delegenin katılımıyla 19-21 Temmuz 2016 tarihlerinde düzenlenen “Abdullah Öcalan’ın düşünceleriyle Ortadoğu’da barış ve istikrar’ konferansı gerçekleştirildiği belirtilen Sonuç bildirgesinde, “Konferansımızda Ortadoğu’nun hemen hemen tüm bileşen etnik ve inançları temsil bulmuştur” denildi.

Konferansta Ortadoğu’nun 3. Dünya Savaşı’na mekan kılındığı tarihi bir süreçte gerçekleştirildiği de vurgulanan sonuç bildirgesinde şunlar belirtildi: “Kürdistan ise bu küresel savaşın güncel merkezini oluşturmaktadır. Böylesi bir siyasal-tarihsel zeminde düzenlenen konferansımız bu bağlamda doğru zamanda, doğru mekanda, doğru çözümler üretmek üzere toplanmıştır.

Ortadoğu’nun yaşadığı temel sorunları doğru tespit edip ortak çözümler geliştirmede Sayın Abdullah Öcalan’ın tahlil ve çözüm perspektifleri vizyon niteliğinde olmuştur. Yürütülen tartışmalarda bu bağlamda bölgeyi çıkmaz, kriz ve kaosa sürükleyen iktidarcılık, milliyetçilik, mezhepçilik, kadın sorunu ve dogmatizm Ortadoğu’nun önde gelen temel sorunları olarak tespit edilmiştir. Bununla birlikte Ortadoğu’ya hakim ulus-devlet gerçeğinin, bin yıllardan beri birlikte yaşamasını bilen halk ve inançlar arasına düşmanlık tohumları ekilerek sürekli bir savaşa mahkûm edilmesinde temel bir araç olarak işlev gördüğü ortaya konulmuştur. Bu gerçeği Kürt halkıyla birlikte Filistin halkı yakıcı bir şekilde yaşadığı için, kördüğüme dönüşen bölgenin bu iki temel sorunun çözümü bütün Ortadoğu’ya yansımasını bulacaktır. Bununla birlikte bölgede ezilen tüm halklar ve inançların özgürlüğü için öncülük düzeyinde önemli bir adım atılmış olacaktır.”

‘DEMOKRATİK KONFEDERALİZM ORTADOĞU İÇİN EN HAKİKİ ÇÖZÜM MODELİ’

Konferansa katılan halk ve inanç temsillerinin yürütülen tartışmalarda Ortadoğu’nun özünü oluşturan tarihsel dokunun farklılıkların, özgür ve özerk ortak yaşamına dayandığı gerçeğinin vurgulanarak, demokratik konfederalizmin bu gerçek içindeki en hakiki çözüm modeli olduğunu ortaya koyduğu da kaydedilen sonuç bildirgesinde, “Bölgenin otantik yaşam kültürünün yeniden inşasında, ortak yaşamın felsefesi olan demokratik ulus esprisiyle hayat bulan demokratik özerkliklerin temel çözüm modeli olduğu Rojava deneyimiyle teyit edilmiştir.

Bu çözüm modelinin mimarı olan Sayın Abdullah Öcalan’ın uluslararası bir komplo sonucu kaçırılarak İmralı işkence sistemine mahkum edilmesi kuşkusuz ki Ortadoğu’nun yaşadığı tarihsel realite ile doğrudan bağlantılıdır. 15 Şubat 1999’da gerçekleştirilen bu komplo ile sadece Kürt Özgürlük Hareketi’ne değil, bütün Ortadoğu’ya bölgenin yeniden dizayn edilmesi temelinde müdahale edilmek istenmiştir. Komplo bu nedenle Abdullah Öcalan şahsında bütün Ortadoğu halklarına karşı geliştirilmiştir. O nedenle de Sayın Abdullah Öcalan sadece Kürt Halk Önderi olarak nitelendirilemeyip, konferansımız tarafından kendini özelde Ortadoğu genelde ise insanlığın yaşadığı temel sorunlara çözüm geliştirmeye adamış bir düşünür, öncü ve tarihsel şahsiyet olarak tanımlanmıştır. 5 Nisan 2015’ten beri topyekûn tecrit altında tutulup hiçbir şekilde haber alınamayan, 18 yıla yakın bir süreden beri İmralı adasında eşi benzeri olmayan özel bir işkence rejimine tabi tutulan Sayın Abdullah Öcalan’ın rehine alınmasıyla hedeflenen, Ortadoğu’da demokrasi ve özgürlük çözümü ve iradesidir. Bu nedenle Sayın Öcalan’ın esaret koşullarının ve rehine statüsünün ortadan kaldırılması sadece Kürt halkının değil, özelde bütün Ortadoğu halklarının genelde ise bütün dünya demokrasi güçlerinin ortak talebi olarak ele alınmalıdır.

Konferansımızda ele alınan zihinsel, toplumsal ve sistemsel sorunların gerçek çözüm bulabileceği yegane yolun kadın sorununun çözümünden geçtiği net bir şekilde ortaya konulmuştur. Bugün dünya kadınlarına ilham kaynağı olan Kürt kadın özgürlük mücadelesi Abdullah Öcalan tarafından büyük emeklerle geliştirilen kadın özgürlük çalışmasına dayandığı gerçeği bütün konferans bileşeni tarafından heyecanla değerlendirilmiştir” denildi.

Konferansta, Ortadoğu’ya dayatılan parçacılığa karşı Öcalan düşüncesinin ortaklaşma ve birlik geliştirme zemini sunduğu gerçeğinin net bir biçimde açığa çıktığının da dile getirildiği sonuç bildirgesinde, ilkesel ve pratik kararlaşmalara ulaşıldığı da ifade edildi.

Konferansın kararları ise şöyle:

-İmralı tecrit sistemin derhal sonlandırılarak, Sayın Abdullah Öcalan acilen serbest bırakılmasını barış ve demokrasi açısından zorunlu görmektedir.

-Ortadoğu’da barış ve istikrarın sağlanması için Demokratik Ulus çözümünün bölge açısından uygulanabilir ve uygun bir çözüm olarak belirler,

-Kadın özgürlük mücadelesini Ortadoğu’daki toplumsal ve siyasal kördüğümün çözülmesi ve bununla bağlantılı demokrasi ve özgürlüklerin geliştirilmesinde en esaslı mücadele olarak benimser,

-Karartılmış zihinlerin aydınlanması ve özgürleşmesi için zihniyet devrimini Ortadoğu’nun temel bir gereksinimi olarak kabul eder,

-Bölgenin mezhep ve inanç zenginliği gerçeğinden hareketle konferansımız tüm inançların ortak ilkeler temelinde eşit ve özgür yaşamına inanır ve bunun geliştirilmesi gereğini vurgular,

-Temel bir demokrasi ve özgürlük deneyimi olan Rojava devrimini Ortadoğu bölgesi açısından somut bir çözüm alternatifi olarak kabul eder,

-Bütün diktatörce, despotik, darbeci, teokratik, monarşik devlet ve siyasal rejimleri ret eder,  demokratik siyaseti ve yönetimi benimser

-Ortadoğu bölgesinin tarihsel ve mevcut halk ve inanç gerçekliğini kapsayacak örgütlenme modeli olarak Demokratik Konfederalizmin yaşamsal bir öneme sahip olduğunu tespit eder

-Konferansımız Ortadoğu’ya dayatılan neoliberal küresel müdahalelerin çözüm olmadığını; halkların özgür iradesine dayalı yerellerde geliştirilen çözümlere saygı gösterilmesini ister.

Konferansımız yürüttüğü yoğun tartışmalar sonucu ilkesel kararlaşmalar kadar pratik kararların alınması gerektiğini de vurgulamıştır. Bu çerçevede;

-Konferansımız Türk devletinin Sayın Abdullah Öcalan üzerinde uyguladığı tehdit ve saldırıları sadece Kürt halkını ve Kürdistan’ı ilgilendiren bir sorun olarak görmeyip, Öcalan’a yönelik her türlü yönelimi halklara karşı bir yönelim olarak ele alır. Konferansımız, Türk devletinin mevcut durumda Abdullah Öcalan’a yönelik uyguladığı şantaj politikasına karşı farklı Ortadoğu halk temsillerinden oluşacak bir heyetin acil bir şekilde Öcalan ile görüşmek üzere İmralı’ya gitmesini;  

-Türk devletinin Abdullah Öcalan’ın karşı uyguladığı şantaj ve tehdit politikalarına karşı başta Avrupa Birliği ve BM olmak üzere, uluslararası örgütleri acilen harekete geçip Öcalan’ın yaşamı üzerindeki tehdidi bertaraf etmek için TC’ye yaptırım uygulamaya çağırır;

-Kürt sorununun çözümüyle mümkün olabilecek Türkiye demokrasisinin sağlanması için Türk devletinin acilen Sayın Abdullah Öcalan ile müzakere sürecine girerek, Dolmabahçe Mutabakatı temelinde çözümü yeniden gündeme alması gerektiğini;

-Türkiye’nin demokratikleşmesi için kilit öneme sahip olan Kürt sorununun çözümü için AB, BM ve NATO’nun uluslararası hukuk gereği rollerini yapıcı bir temelde oynayarak, Türk devletini evrensel hukuk normlarına uyması için yaptırımlar uygulamasını

-Her yıl Ortadoğu’da Abdullah Öcalan’ın Demokratik Çözüm önerilerini kapsayan konferansların yapılmasını;

-Abdullah Öcalan’ın çözüm perspektiflerini kapsayan ikinci konferansın Rojava’da yapılmasını;

-Ortadoğu’nun bileşen halkları adına BM’de Kürt sorununun demokratik çözümünü ve Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü talep eden bir kararnamenin çıkarılması için çalışmanın yürütülmesini;

-Abdullah Öcalan’ın kadın özgürlüğü konusunda geliştirmiş olduğu tezler çerçevesinde bir Ortadoğu Kadın Konferansı’nın düzenlenmesini;

-Abdullah Öcalan şahsında Ortadoğu halklarına karşı geliştirilen hukuksuzluk alanı siyasetinin sonlandırılması ve hukukun adalet zeminine dayandırılması için Ortadoğu Avukatlar Birliği’nin kurulmasını;

-Abdullah Öcalan hukuk davasının Lahey Adalet Divanın götürülmesi için çalışmaların yürütülmesini;

-Kürt sorunun demokratik çözümü açısından PKK’nin AB ve ABD terör örgütler listelerinden derhal çıkarılmasını, kararlaştırmıştır