Öcalan'ın avukatı Yürekli: Halk tecridi kırabilir
Öcalan'ın avukatlarından Yürekli, İmralı'daki durumun hâlâ muamma olduğunu belirterek, tecride tepki gösterdi. Yürekli, halkın tepkisinin tecridi kırabileceğini vurguladı.
Öcalan'ın avukatlarından Yürekli, İmralı'daki durumun hâlâ muamma olduğunu belirterek, tecride tepki gösterdi. Yürekli, halkın tepkisinin tecridi kırabileceğini vurguladı.
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın avukatlarından Cengiz Yürekli, Almanya’nın Bonn kentinde katıldığı halk toplantısında tecridi değerlendirdi.
İmralı'daki izolasyonun dünyada benzerinin olmadığına dikkati çeken Yürekli, şunları ifade etti: "İmralı bir cezaevi değil, bir sistemdir. Orada dile gelen her sözün bir anlamı vardır. Bir karasal iklim insanı Sayın Abdullah Öcalan’ın orada tutulması sağlık açısından bir kere zorlayıcı. Guantanamo Hapishanesi insan hakları ihlalleri açısından sıkça dile getiriliyor ancak, İmralı sistemi bundan daha ağır koşullar ihtiva etmektedir. Burası ada hapishanesi, binlerce 'güvenlik' elemanı ile sadece bir kişi için dizayn edilmiştir. Burada hayat sadece 12 metrekarelik bir alana sıkıştırılmıştır."
'HÂLÂ MUAMMA'
İmralı'da ağır işkence şartlarının dayatıldığını vurgulayan Yürekli, gazete, radyo haklarının da kısıtlandığını belirtti. Öcalan'ın tek radyo kanalını dahi dinleyemediğini, gazetelerin bile bazen sadece spor ve önemsiz magazin haberleri ile ve ancak diğer bölümlerim çıkarılarak verildiğini söyleyen Yürekli, bunun 'bir yok etme metodu' olduğunu kaydetti.
Öcalan'ın sözlerinin çözüm açısından toplumsal yansımalarının da olduğunu dile getiren Yürekli, bu nedenle tecridin toplumu da ilgilendirdiğine işaret etti.
Yürekli, Öcalan'ın kardeşi ile görüştükten sonra dahi İmralı’da nelerin olup bittiğinin hâlâ muamma olduğunu, baskı mekanizmasının boyutunu ve sonuçlarını bilmediklerini söyledi.
'ÖCALAN'A SAHİP ÇIKILMALI'
Öcalan’a yaklaşım ile Kürt sorununa ve Kürt halkına yaklaşımın aynı kategoride algılanması gerektiğine dikkati çeken Yürekli, "Önce İmralı’dan izolasyonu başlatıp nabız yokladılar. Mesela Cizre’de, Sur’da, Nusaybin’de, Şırnak, Gever’de şehirler yıkılmadan önce bile ilkin 'terörle mücadele' adı altında halkın elektriklerini kestiler, en zorunlu yaşam ihtiyaçlarını karşılamanın tüm gereklerini kestiler. Bunları dile getirebilecek özgür basını sokmadılar, yani bu, tam bir tecrit durumudur. Silopi’de Taybet Ana, Silvan’da üç aylık çocuklar, Cizre’de on yaşında buzluğa konulan çocuklarımız gibi korkunç şeyler yaşatıldı. İşte tam tecrit böyledir" şeklinde konuştu.
Kürtlerin Öcalan’a sahip çıkmakla kendilerine sahip çıkacağı ve böylelikle katliamları da durdurabileceğini söyleyen Yürekli, "Öcalan'ın özgürlüğü ile Kürt halkının özgürlüğü içiçe geçmiştir" dedi.
'AVRUPA'DAKİ HALK BELİRLEYİCİ'
Öcalan'ın avukatlarından Cengiz Yürekli, uluslararası kurumların sessizliğini de eleştirerek, Avrupa'daki halkın tepkisinin belirleyici ve direniş için moral kaynağı olduğunu söyledi.
Katılımcılardan gelen soruların yanıtlanması ile toplantı sona erdi.