KJA Meclisi AKP hükümetinin uygulamalarına karşı demokratik eyleme çağırdı

Amed’de gerçekleştirilen KJA daimi meclis toplantısının ardından yayınlanan açıklamada tüm kadınlara ve halka AKP hükümetinin insanlık dışı uygulamalarına karşı demokratik eylem çağrısında bulundu.

Dün gerçekleştirilen toplantının ardından yayınlanan bildiride kapitalist modernite güçlerinin DAİŞ gibi karanlık güçler ve ulus devletler ile kadın ve halklar dinamizmini boğmaya çalıştığı belirtilerek “Kapitalist modernite tarafından eskisi gibi yönetilemez hale gelen kadınlar ve halklar kendi yaşamları ve kaderleri üzerinde söz sahibi olmak istemekte sadece söz sahibi olmak değil yaşam hakkı ve sürekliliği için talep eden değil en etkin mücadele kararlılığını da sergilemektedir. Kobani direniş süreci bunun en somut ifadesi olmak kadar dünya çapında yeni bir toplumsal mücadele umudu ve direniş çizgisini kararlı bir biçimde sergilemiştir. Bin yıllardır bastırılan kadın ve halkların özgürlük umudu yine aynı kaybedilen coğrafya da bastırılamayacak bir biçimde Kobani enternasyonal ve kadın ruhuyla geri dönmüştür” denildi.

Açıklamada AKP hükümetinin Kürdistan’daki öz yönetim inşa çabalarına tahammül edemeyen AKP hükümetinin eylemlerinin kaygı verici olduğu belirtilerek şunlar ifade edildi: “40 yıllık Kürt özgürlük mücadelesinin en önemli kazanım ve mirası, artık devletlerin kendilerini eskisi gibi sürdüremeyecekleri ve bu sürdürülmezliğin krizli hali olan faşizmin,kendi öz savunma bilinci ve mücadele yöntemini geliştiren halklar ve kadınlar karşısında yenilmeye mahkum olduklarını geldiğimiz nokta ispatlamıştır. Dolayısıyla KJA daimi meclisi bu süreci kaygıyla izlenmesi gereken bir süreçten ziyade Türkiye ve Kürdistan da baskıcı sistemden rahatsız olan tüm devrimci, demokrat, sosyalist,çevreci, feminist,kadın özgürlük hareketleri, inanç ve etnik kesimleri ortak mücadele hattında birleşmeye ve başta Cizre, Silvan, Nusaybin ve Kürdistan'ın bir çok yerinde gelişen ,öz irade anlamına gelen öz yönetimleri sahiplenmeye çağırıyoruz. Ayrıca toplantımız öz yönetimlerin sadece Kürdistan da yaşayan halklar için değil tüm Türkiye ve Ortadoğu'da yasayan etnik ,inanç ve toplumsal kesimlerin öz iradelerini açığa çıkarma ve varoluşlarını sürdürme açısından da gerekli ve bir arada yaşamanın demokratik-özgürlükçü bir seçeneği olduğunu vurgulamıştır.

Özelikle Kürdistan'da açığa çıkardığı ve bunun bir sisteme kavuşturmak istediği demokratik özerkliğin öz yönetim anlayışı, sadece Ortadoğu da değil dünyada da Kapitalist modernitenin cenderesinde çözümsüz ve yönetimsiz yani iradesiz bırakılan halklar ve çeşitli sosyal etnik kesimler açısından da var oluş sorununu çözme ve sürdürme modeli haline gelmeye başlamıştır. Tarih bir kez daha Rojava ve Ortadoğu şahsında biz kadınlara kurucu yani inşacı bir rol atfetmektedir. Toplantımız bu temel tespitten hareketle daimi meclise bağlı komisyon çalışmalarını da değerlendirerek demokratik ulusun kadın eksenli inşasını bir an evvel tamamlama, gelişen sürecin sadece destekleyeni değil aktif katılım ve öncülüğünü yapma kararlılığını ortaya koymuştur.”

Açıklamada devamla şunlar vurgulandı: “Kürt sorunun demokratik çözümünden yana önemli çabalar sergileyen sorunu çatışma ve yok etmeyle değil demokratik siyaset ve müzakere yöntemiyle çözmeye çalışan Kürt halk önderi sayın Abdullah Öcalan'a dönük yıllardır uygulanan ve şahsında halkların ve kadınların paradigmasını boğmaya çalışan ve bir Kapitalist modernite sistemi olan İmralı sistemiyle mücadele etmek yaşadığımız Kürdistan ve Anadolu coğrafyasının kalıcı barış ve devletin demokratikleşmesi açısından önemli görüyoruz. Bu gerekçeyle KJA daimi meclisimiz sadece tecrit koşullarının kaldırılması değil tamamen özgürlüğünün sağlanması için gereken mücadele kararlılığını sergileyerek 8 ekimden başlamak üzere her alanda eylem ve etkinliklerin yaygınlaştırılması kararını almıştır.

Halk ve kadınlar olarak yeni bir yaşamı örmeye çalışırken ,direniş dinamiklerine sürekli ölümü reva gören AKP hükümeti bu sefer halklarımızın manevi değeri olan şehit cenazelerini vermeyerek, mezarlıkları bombalayarak insanlık onurunu zedelemektedir. KJA daimi meclisi bu insanlık dışı uygulamaları lanetleyerek manevi değerlerine sahip çıkmaya, bu yönelimler kaşısın da sessiz kalmamaya, demokratik eylem hakkını kullanmaya ve tavır almaya çağırıyoruz.

Son olarak toplantımız 25 kasım dünya kadına karşı şiddetle mücadele gününde kadınları sadece bir günlük protestolarla değil sürekli direnişe çağırarak her alanda ve her meydanda aktif eylemsellikler yapmayı kararlaştırmıştır. “