ANALİZ

Kesk, Sor û Zer renkleriyle 1 Mayıs alanlarına…-Cemil Bayık

Her 1 Mayıs aynı zamanda emekçilerin, tüm ezilenlerin ve halkların birlik platformudur. Bu birlik platformu bugün AKP iktidarına karşı demokrasi blokunu kurma ve mücadeleyi yükseltme anlamına gelmektedir.

Türkiye halklarının ve dünya halklarının 1 Mayıs emek bayramını kutluyorum. Sömürü ve baskının her biçiminin tümden kalktığı; demokratik, sosyalist ve özgür yaşamın hakim olduğu bir dünya diliyorum. Bu 1 Mayıs’ın özellikle Türkiye ve Kürdistan'da AKP faşizmine karşı mücadelenin yükseltildiği bir gün haline getirilmesi gerektiğine inanıyoruz.

Türkiye'de soykırımcı faşist bir diktatörlük iktidar da bulunmaktadır. Türkiye bugün dünyada görülmedik biçimde tüm farklılıkları yok etmeyi hedefleyen bir zihniyetle yönetilmektedir. Bu amacına ulaşmak için de tüm demokrasi güçlerini ezip susturma politikası izlemektedir. İşte bu nedenle tüm ezilenlerin dayanışma ve mücadele günü haline gelmiş 1 Mayıs 2016 Türkiye'de daha da önem kazanmış bulunmaktadır.

Her 1 Mayıs aynı zamanda emekçilerin, tüm ezilenlerin ve halkların birlik platformudur. Bu birlik platformu bugün AKP iktidarına karşı demokrasi blokunu kurma ve mücadeleyi yükseltme anlamına gelmektedir. Türkiye'de şimdiye kadar yaşanmış 1 Mayısların ruhuna bağlı kalınacaksa meydanlarda oluşacak demokratik birliğin bir mücadele programı ve harekete kavuşturulması gerekmektedir. Türkiye'de AKP faşizmine karşı mücadele edilmeden demokrasi, sosyalizm ve özgürlük amaçlarına ulaşmak mümkün değildir. Bu 1 Mayıs’ta haykıracağımız 1 Mayıs marşındaki “gelecek günler” AKP faşizmine karşı mücadele birliği yaratmakla anlamlı hale gelecektir.

Bu 1 Mayıs’ta 1 Mayıs ruhu ile Newroz ruhu birleştirilmeli, bu iki mücadele gününün yaratacağı sinerjiyle demokrasi mücadelesinde bir hamle başlatılmalıdır. 2016 1 Mayıs’ı, Türkiye tarihinde bir dönüm noktası haline getirilmelidir. 1 Mayıs’ın Türkiye'deki demokrasi ve sosyalizm mücadelesinde kazandığı anlama bağlı kalınarak halklarımıza dayatılan faşizme karşı mücadele edilirse böyle tarihi bir dönüm noktasını yaşamak mümkün olacaktır.

Türkiye tarihinde büyük demokrasi mücadelesi verilmiştir. Bu mücadelede ağır bedeller ödenmiştir. Bu ödenen bedeller kesinlikle boşa gitmemiştir. Eğer tüm demokrasi güçleri birlikte hareket ederse bu bedellerin yarattığı birikim harekete geçecek; Türkiye'nin demokratikleşmesi yakınlaşacaktır. Türkiye'deki demokrasi mücadelesinin yarattığı birikimin kesinlikle böyle bir gücü vardır. Tek eksik, bu birikimi ortaklaştırmak ve harekete geçirmektir.

1 Mayıs tüm insanlığın ortak değeridir. Türkiyeli tüm devrimci demokratların ortak değeridir. Bu açıdan 2016 1 Mayıs’ı Türkiyeli devrimci demokrasi güçlerinin birikimini ve gücünü ortaya koyacaktır. Türkiye devrimci demokrasi güçleri ile Kürdistan halkının devrimci demokrasi güçlerinin 1 Mayıs’ta büyük buluşması gerçekleşecektir. Zaten Halkların Birleşik Devrimci Hareketi (HBDH) bu birliğin ve ortak mücadelenin hareketi olarak tarih sahnesine çıkmıştır. 2016 1 Mayıs’ı aynı zamanda HBDH’nin kendi gücünü ve tutumunu ortaya koyacağı bir platform olacaktır. 2016 1 Mayıs’ın ruhunu, programını, geleceğe yönelik karakterini ortaya koymada HBDH’nin rolü büyük olacaktır. Bu açıdan tüm Kürt halkının Newroz’a gider gibi 1 Mayıs’a gitmesi gerekmektedir. Newroz ruhu ile 1 Mayıs ruhunun birleştiğini katılımlarıyla ortaya koymalıdırlar.

Soykırımcı faşist iktidarlar, Türkiye halklarının demokrasi ve özgürlük mücadelesi ile Kürt halkının demokrasi ve özgürlük mücadelesinin ortaklaşmasının önüne geçmek için her türlü özel savaş yöntemini ve psikolojik harekatları kullanmaktadır. Çünkü Türkiye halkıyla Kürt halkının demokrasi ve özgürlük mücadelesi birleştiğinde, ortak mücadele ettiğinde soykırımcı faşist iktidarların ayakta kalamayacağını çok iyi bilmektedirler. Bu açıdan bu 1 Mayıs’a tüm demokrasi güçleri ve Kürt halkı güçlü biçimde katılarak soykırımcı faşist güçlerin bu özel savaş politikasını boşa çıkarmalıdır. Eğer 1 Mayıs’ta halkların tutumu ve mücadele birliği ortaya çıkarılırsa, o zaman AKP iktidarının halklarımıza dayattığı faşizm aşılarak demokratik Türkiye'yi gerçekleştirmek mümkün olacaktır. Bu açıdan 2016 1 Mayıs’ı önemli görülmeli; kadın, çocuk, yaşlı ve genç herkes katılmalıdır. Hastalar dışında tüm Kürt halkı Türkiye halkları ve demokrasi güçleri meydanları doldurmalıdır.

Kürt halkı Kürdistan'da da 1 Mayıs alanlarını doldurmalıdır. Türkiye'de de başta İstanbul Bakırköy meydanı olmak üzere tüm 1 Mayıs meydanları doldurulmalıdır. 1 Mayıs alanları, AKP faşizmine kaşı tutum ve mücadelenin haykırıldığı gün haline getirilmelidir. Newroz ruhu 1 Mayıs alanlarına Kesk û Sor û Zer renklerle taşırılmalı; Türkiye halkları, emekçileri ve devrimcileriyle kol kola demokratik Türkiye'nin yaratılmasında tarihi bir görev üstlenilmelidir. 

Kaynak: Azadiya Welat ve Yeni Özgür Politika