PKK’nin kuruluş 37’inci kuruluş yıl dönümüne ilişkin açıklama yapan KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, “Bizleri ve halkımızı bugünlere ulaştıran Önder Apo ve tüm şehitlerimizi bir daha saygıyla selamlıyor, PKK çizgisinde Kürt halkının, Ortadoğu halklarının ve insanlığın mutlaka kazanacağı sözünü bir daha yineleyerek tüm halkımızı ve dostlarını PKK'nin bu kuruluş günlerinde Cizre’de, Nusaybin’de, Gever’de, Farqin’de, Sur’da, Silopi’de ve Kürdistan'ın her yerinde direnen halkımızı sahiplenmek için ayağa kalkmaya çağırıyoruz” dedi.

Yazılı bir açıklama yapan KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, bugünlerde insanlık tarihinin en devrimci örgütlerinden birisi olan PKK’nin resmi kuruluşunun 37’inci yıl dönümünün kutlandığını belirtti. 1973 Newrozu’nda 6 kişi ile başlayan bu devrimci oluşum, bugün tüm Ortadoğu halklarının özgürlük, demokrasi ve sosyalizm umudu haline geldiği ifade edilen KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı açıklamasında şunlar belirtildi: “Apocular grubunu 1973 yılında oluşturan, önderliğiyle Kürt Özgürlük Hareketi'ni insanlığın özgürlük ocağı haline getiren Önder Apo’yu saygıyla selamlıyor, onun önderliğinde özgür Kürdistan ve demokratik Ortadoğu'yu yaratacağımız sözünü bir daha yineliyoruz. Emekleriyle, canlarıyla mücadelemizi bugünlere getiren başta Haki Karer, Mazlum Doğan, Hayri Durmuş, Kemal Pir ve Sakine Cansız yoldaşlar başta olmak üzere tüm şehitlerimizi minnet ve saygıyla anıyor, onların özlemlerinin takipçisi ve yoldaşları olacağımız sözünü bir daha yineliyoruz. Bu büyük özgürlük savaşında yaralanan binlerce gazimizin emeklerinin de özgürlük mücadelemizde yaşayacağı ve zaferi kazanmada rolünü oynayacağı sözünü veriyor; bu temelde tüm halkımızın, dostlarımızın ve yoldaşlarımızın 27 Kasım özgürlük bayramlarını tüm coşkumuzla kutluyoruz.

‘Umut zaferden daha değerlidir’ sloganıyla yola çıkan ve öz gücüyle sömürgeciliği ve her türden gericiliği ortadan kaldıracak bir mücadele örgütü yaratılacağına inanan Önder Apo, daha ilk sözünde, ilk adımında yenilmez bir mücadele ruhu yaratmıştır. Öz gücüne güvenen mücadele ruhu önünde hiçbir gücün ve engelin duramayacağını söyleyerek Kürdistan devriminin yenilmez tarzını yaratmıştır. Zorlukları, engelleri, imkansızlıkları sadece mücadele gerekçesi yapan Apocu çizgi, o günden bugüne hiçbir engel ve zorluk tanımadan gelişimini sürdürmüş ve bugünkü gücüne ulaşmıştır.

Önder Apo’nun yarattığı zor koşullarda direnip başarmanın tarzı olan Kürdistan devriminin yenilmez tarzı 42 yıldır kendini ispatlamış bulunmaktadır. Bugün Önder Apo ve PKK'nin çizgisi Kürdistan'ın tüm parçalarında bu yenilmezlik karakteriyle direnişini sürdürmekte, tüm halklara Ortadoğu demokratik devrimini müjdelemektedir. Bu çizgi bugün demokratik topluma ve kadın özgürlüğüne dayalı karakteriyle Ortadoğu'da demokratikleşmenin temeli haline geldiği gibi; faşist çete IŞİD'e karşı gösterdiği başarılı direnişle de halkların özgür ve demokratik yaşamının savunma gücü olabileceğini ortaya koymuştur.

‘DEMOKRATİK ULUS, KONFEDARAL TOPLUM TÜM ORTADOĞU’DA HAKİM OLACAKTIR’

Önder Apo’nun ortaya koyduğu örgütlü demokratik toplum, demokratik ulus, demokratik konfederal toplumsal sistem ve demokratik özerklik dışında Ortadoğu halklarının özgür ve demokratik yaşamını sağlamak mümkün değildir. Bu açıdan sadece Kürdistan'da değil, Türkiye, Suriye, Irak ve İran başta olmak üzere tüm Ortadoğu'da da bu çizgi hakim olacaktır. Bu çizgi ile etnik çatışmalar, mezhep çatışmaları son bulacak, her etnisite, her kültür, her din ve inanç demokrasi içinde özgürce kendini yaşamlarını sürdürecekler; birbirine karşıt değil, birbirini tamamlayan topluluklar olarak Ortadoğu'yu yeniden insanlığın ve demokratik uygarlığın beşiği haline getireceklerdir.

Bugün Önder Apo ve PKK çizgisi Ortadoğu tarihini, kültürünü, inanç özelliklerini en iyi biçimde çözümleyen ve özümseyen karakteriyle, bu çizgiyi başta Ortadoğu halkları olmak üzere tüm insanlığın hizmetine sokacak tek siyasi ve toplumsal seçenek haline gelmiştir. Kürdistan Özgürlük Hareketi ve Kürt halkı da bu seçeneğin yaşam bulmasının öncü mücadele gücü haline gelmiştir. Başta Bakurê Kurdîstan ve Rojava olmak üzere tüm Kürdistan'da Kürt halkının yükselttiği özgürlük ve demokrasi mücadelesi bu gerçeğin somutlaşması olmaktadır. PKK'nin çıkışındaki ilk amacı olan özgürlüğü için savaşan halk gerçekliği yaratma hedefi bugün gerçekleşmiş bulunmaktadır. Bakurê Kurdîstan’daki ve Rojava’daki halkımızın en ağır saldırılara karşı kahramanca direnişi bunun ispatı olmaktadır. Başta Nusaybin ve Cizre olmak üzere 1990’lı yıllarda Serhıldan’ın öncüsü olan halkımız bugün de özgür ve demokratik yaşamın kurucusu ve savunucusu olarak rolünü oynamaktadır. Buralarda direnen, Önder Apo çizgisi ve PKK ruhudur. Zaten halk ‘PKK halktır, halk burada’ diye haykırarak bu gerçekliği ortaya koymaktadır.

‘KÜRDİSTAN VE ORTADOĞ’DA PKK RUHU MAYALANMIŞTIR’

Kürdistan'da ve Ortadoğu'da Önder Apo'nun çizgisi ve PKK ruhu mayalanmıştır; aşı tutmuştur. Ortadoğu'da insanlık PKK gerçeğiyle özüyle buluşmuş; dere yatağını bulmuştur. 43 yıllık mücadele amacına ulaşmış, Kürdistan ve Ortadoğu'nun kaderi değişmiştir. Önder Apo’nun ‘şimdiye kadarki çalışmalarımız hazırlıktı; asıl mücadele bundan sonra başlıyor’ belirlemesi bugün tüm Kürdistan'da ve Ortadoğu'da yaşam bulmaktadır.

Ortadoğu'da yaşanan kaos ve 3. Dünya Savaşı özgür ve demokratik yaşamın ‘yaratım dönemi’ olmaktadır. Tarih bu yılları Ortadoğu tarihinin sadece en acılı dönemi değil, en devrimci dönemi olarak da yazacaktır. Bugün Önder Apo ve PKK bu devrimci rolünü oynama sorumluluğuyla büyük bir mücadeleye atılmış bulunmaktadır. Bu büyük tarihi devrimci mücadeleyi yürüten halkımız ve özgürlük güçleri kazanacak, beş bin yıllık devletçi sistem ve onun tüm gerici temsilcileri yenilecektir.

Önder Apo’nun ‘Kürt Teşî’si dönecek, insanlığı demokratik uygarlık çağına taşıyacaktır’ sözü bugün somut gerçekleşmektedir.

Bizleri ve halkımızı bugünlere ulaştıran Önder Apo ve tüm şehitlerimizi bir daha saygıyla selamlıyor, PKK çizgisinde Kürt halkının, Ortadoğu halklarının ve insanlığın mutlaka kazanacağı sözünü bir daha yineleyerek tüm halkımızı ve dostlarını PKK'nin bu kuruluş günlerinde Cizre’de, Nusaybin’de, Gewer’de, Farqin’de, Sur’da, Silopi’de ve Kürdistan'ın her yerinde direnen halkımızı sahiplenmek için ayağa kalkmaya çağırıyoruz.”