İsveçli vekillerden Erdoğan’a seyahat yasağı uygulanması için önerge

İsveçli üç milletvekili, Türkiye Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan ve Türk Hükümeti’nde yer alan bakanlara yaptırım uygulanması için ortak bir önerge verdi.

Çevre Partisi Yeşiller Milletvekili Jabar Amin’in Recep Tayyip Erdoğan’ın işlediği insanlık suçlarından yargılanması için verdiği önergeden sonra, aralarında Amin’in de yer aldığı üç milletvekili Recep Tayip Erdoğan ve Türk Hükümeti’nde yer alan bakanlara yaptırım uygulanması için ortak bir önerge verdi.

Önergede, ağır insan hakları işlemek, DAİŞ’i desteklemek ve Kürt halkına savaş açmakla suçlanan Erdoğan ve AKP Hükümeti yetkilerinin mal varlıklarının dondurulması ve yurt dışına seyahat etmelerinin yasaklanması isteniyor.

Hükümetin küçük ortağı Yeşiller milletvekilleri Valter Mutt, Annika Lillemets ve Jabar Amin, önergelerinin parlamentoda oylanmasını ve İsveç Hükümeti’nin konuyu Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin gündemine getirerek Erdoğan ve Türk bakanlara karşı yaptırım uygulanması için girişimde bulunmasını talep ediyorlar.

‘ERDOĞAN 15 TEMMUZ'DAN SONRA MİSİLLEMEYE GEÇTİ’

15 Temmuz darbe girişiminin ardından Türkiye’de insan haklarının ciddi bir biçimde kısıtlandığını, Erdoğan’ın büyük halk gruplarına karşı misillemeye geçtiğini belirten vekiller, gerçekleşen ifade özgürlüğü ve insan hakları ihlallerinden somut örnekler veriyorlar.

On binlerce kişinin temelsiz suçlamalarla kanıt olmaksızın işten atıldığını ve hapsedildiğini hatırlatan vekiller, Uluslararası Af Örgütü’nün 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Türkiye'de tutuklulara işkence yapıldığını ve tecavüz edildiğini açıkladığını belirttikten sonra Kürdistan’daki katliamlara şu cümlelerle dikkat çekiyorlar.

“Rejim, Türkiye'nin doğusunda kendi halkı Kürtlere karşı amansız bir savaş yürütüyor. Şehirler yıkılıyor ve insanlar toplu olarak evlerini terk etmeye zorlanıyor.

Aralarında Cumhuriyet Gazetesi ve Suriye İnsan Hakları Gözlem Evi'nin de bulunduğu pek çok bağımsız kaynak Türk rejimi ve Erdoğan'ın DAİŞ'i desteklediğini söylüyor.”

DIŞ DÜNYA GÜÇLÜ BİR TEPKİ GÖSTERMELİ

Erdoğan rejiminin DAİŞ'e silah vermesinin yanı sıra sınırlarını açarak teröristlerin ve silahların Suriye'ye geçmesine yardımcı olduğunu belirten vekiller, “Dış dünyanın bu gidişata karşı çıkma ve güçlü bir biçimde Erdoğan rejiminin insan hakları ihlallerini durdurmasını ve sorumluların yargılanmasını isteme yükümlülüğü var. Tepkinin bir biçimi Erdoğan ve diğer üst düzeydeki sorumlulara kişisel yaptırım uygulanması, mal varlıkları ve ekonomik kaynaklarının dondurulmasıdır” diyorlar.

Mal varlıklarının dondurulmasının yanı sıra Erdoğan ve hükümet yetkililerine seyahat etme yasağı getirilmesini de talep ediyorlar.

Önerge ile ilgili Valter Mutt ve Jabar Amin’in görüşlerine başvurduk.

LUKAŞENKO'YA UYGULANAN YAPTIRIMLAR ERDOĞAN'A DA UYGULANSIN

Valter Mutt, 15 Temmuz darbe girişimini bahane eden Erdoğan'ın kendisinin bir darbe gerçekleştirdiğini ve Türkiye'deki hak ihlallerinin inanılmaz boyutlara ulaştığını söyledi.

On binlerce insanın kanıt olmadan işten atılmaları ve tutuklanmalarının demokratik bir ülkede gerçekleşemeyeceğine, Türkiye’de gerçekleşen insan hakları, basın ve ifade özgürlüğü ihlallerine ve tutsaklara yapılan işkencelere karşı herkesin tavır alma sorumluluğu olduğuna vurgu yaptı.

Geçmişte Beyaz Rusya Devlet Başkanı Alexsander Lukaşenko ve yakın çevresine uygulanan yaptırımlarının aynısının Erdoğan ve üst düzeydeki diğer yetkililere de uygulanması gerektiğini söyleyen Mutt, İsveç Hükümeti’nin Türkiye'deki hak ihlallerine neden sesiz kaldığı sorusunu ise şöyle yanıtladı.

“Aslında bu soruyu hükümet veya Dışişleri Bakanı Margot Wallström’e yöneltmen ve onlardan yanıt istemen gerekir. Türkiye’de gerçekleşen ağır insan hakları ve ifade özgürlüğü ihlallerine karşı Dışişleri Bakanı'nın sessiz kalması kaygı verici. Kapatılan radyo ve televizyonları, basın ve ifade özgürlüğü ihlallerini parlamentonun gündemine getireceğiz.”

ERDOĞAN’IN YARGILANMASI GEREKİR

Jabar Amin ise, Erdoğan'ın sivillere yönelik işlediği hapsetme, cinayet ve işkence suçlarından dolayı Roma Anlaşmasının 7. maddesine göre uluslararası mahkemede yargılanması gerektiği düşüncesinde.

Erdoğan'ın Kuzey Kürdistan'da bir çok yerleşim yerinin yakılıp yıkılması ve on binlerce Kürdün topraklarından sürülmesinin sorumlusu olduğunu, son olarak da başka bir ülkenin topraklarını işgal ederek Uluslar arası yasaları ayanlar altına aldığını söyledi.

MAL VARLIKLARINA EL KONULMALI

Uluslararası toplumun olanlara seyirci kalamayacağını belirten Amin, “Her şeyden önce Erdoğan ve Bakanlarına seyahat yasağı getirilmeli ve mal varlıkları dondurulmalıdır. Uluslararası toplumun Erdoğan ve hükümetini durdurmak için harekete geçmesi ve acil önlemler alması gerekir” dedi.

Daha önce insanlık suçu işleyen bazı devlet başkanları ve üst düzey yetkililere yaptırımlar uygulandığına dikkat çeken Amin, “Beyaz Rusya Devlet Başkanı Aleksander Luşenko'ya yaptırım uygulayan AB ve uluslararası toplum aynı yaptırımı insan hakları ihlallerinde Luşenko'yla yarışan Erdoğan ve Hükümeti'ne de uygulamalı” şeklinde konuştu.

Önergenin kasım ayı sonlarında ele alınıp tartışılması ve oylanması bekleniyor.

...