İsveç Gazeteciler Federasyonu’nun yayın organı Journalisten’e açıklamalar yapan Thoren, darbe günü 800 bin tirajıyla İsveç’in en fazla satan gazetesi Aftonblabet’e canlı yayın yaparken bir araya gelen bir grup AKP’linin kendisini casus olmak ve Türkiye hakkında yalan haberler yapmakla suçladığını söyledi.

Kamerayı kapattıktan sonra kendisini suçlayanlara yayında ne söylediğini anlattığını belirten Thoren, söz konusu kişilerin yatışmak bir yana kendisini ölümle tehdit ettiklerini belirtti.

Darbe girişiminden sonra Türkiye’de gazetecilik yapmanın daha da güçleştiğini söyleyen Thoren, 2013 yılındaki Gezi Parkı eylemlerinde olduğu gibi hükümet taraftarlarının tepkilerini gazetecilere yönelttiklerini ve bazı gazetecilerin fiziki saldırılara uğradıklarını söyledi.

EŞİ VE BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ SALDIRI

İsveç Gazeteciler Federasyonu Başkanı Jonas Nordling de, yazılı bir açıklama yaparak Türkiye’de medya ve gazetecilere yönelik saldırıları protesto etti. Darbe girişiminden önce de Türkiye’nin demokratik bir ülke olmadığını hatırlatan Nordling, şimdi medyanın eşi ve benzeri olmayan bir saldırıyla karşı karşıya kaldığını belirtti.

AKP Hükümetinin misillemelerinden Türk halkının değişik biçimlerde zarar gördüğünü ve gazetecilerin en fazla saldırıya uğrayan kesimler içinde yer aldığını söyledi.