HDP'den Türkiye'ye 'Cerablus' uyarısı

HDP, Türk devletinin Cerablus işgaline tepki göstererek, bunun Türkiye'yi açmaza sürükleyeceği uyarısında bulundu.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütme Kurulu, Türkiye'nin Cerablus işgaline ilişkin uyarılarda bulundu.

Açıklamada, Türkiye'nin 5 yıllık Suriye politikası tam anlamıyla çöktüğü belirtilerek, "Siyasi ittifaklarını değiştirmek için sert u dönüşleri yapan hükümetin yeni Suriye politikası da eski politikası gibi yanlıştır. Türkiye, Suriye'deki savaşa, dolayısıyla bu ülkenin içişlerine askeri yöntemlerle daha fazla karışmamalı, özellikle de Suriye'deki Kürt karşıtı pozisyonunu bir an önce terk etmelidir" denildi. 

'TÜRKİYE'NİN DEĞİL HALKIN GÖREVİ'

Türkiye'nin girişimi son derece olumsuz sonuçlar doğuracağına dikkat çekilen açıklamada, şöyle devam edildi: "Bu durum Türkiye ve Suriye halklarının çıkarına değildir. Bugün yapılan, Cerablus'ta IŞİD ile başka çete yapılar arasında yer değişikliğidir. Cerablus'un işgali sonrasında bazı çete grupları aracılığıyla Türkiye'nin uzun vadede bu bölgede fiili ve hukuki varlığını garanti altına alma hesapları yanlıştır. Dimyat'a pirince giderken, evdeki bulgurdan olma riski yüksektir. Cerablus, Suriye halklarının demokratik geleceği için Kerkük veya Golan tepeleri gibi bir kriz merkezine dönüştürülmemesi gereken bir yerdir. Suriye'nin demokratik geleceği açısından, Cerablus'un IŞİD'den temizlenerek halkın yönetimine verilmesi görevi Türkiye'nin değil Suriye halklarınındır."

Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:

"Demokratik Suriye Güçleri'nin (DSG) Minbic'i IŞİD'den kurtarmasına karşı bir hamle olarak ve IŞİD ile mücadele kılıfı altında yapılan bu askeri girişim, açık bir şekilde DSG'nin önünü kesmeyi hedefleyen ve en temelde Kürt karşıtı bir girişimdir. Türkiye'nin bugün IŞİD'den almak üzerine başlattığı belirtilen askeri operasyonun esas hedefi, sınır hattının Kürtler'in eline geçmesini engellemektir. Rojava'da yaşayan Kürtler ve DSG'nin diğer bileşenleri düşmanımız değil dostumuzdur. Türkiye'nin yapması gereken, Suriye halklarının demokratik geleceği için savaşan bu güçlere destek vermektir.

Suriye'nin bundan sonra nasıl yönetileceğine, demokratik bir Suriye rejiminin nasıl şekilleneceğine Suriye halkları karar vermelidir. Rojava halklarının şimdiye kadar olan kazanımları ve ilerleyişi Türkiye tarafından engellenmeye çalışılmaktadır. Bu bağlamda Kuzey Suriye Federasyonu önerisini yapmış olan Rojava halklarının bu teklifi de Suriye'nin demokratik geleceği için ciddi şekilde tartışılmalıdır. Türkiye bu konuda da tarihsel saplantılarından kurtularak düşünmeli ve adım atmalıdır.

Türkiye fiilen Suriye savaşına girmiştir. Savaş kararlarını alması gereken kurum olan TBMM ise tatildedir. Bir kez daha Meclis boşa çıkarılmış, Cumhurbaşkanı ve etrafındaki bürokrat-teknokrat yapı ile AKP Hükümeti halkın iradesi olan Meclis'e danışma ihtiyacı bile duymadan ülkeyi bir savaş girdabının içine sürüklemiştir.

AKP iktidarının yanlış dış politikalarının bedelini sadece Suriye halkları değil, Türkiye halkları da ağır bir şekilde ödemektedir. Yıllardır olduğu gibi bir kez daha vurguluyoruz ki, bu yanlış politikalardan bir an evvel uzaklaşılmalıdır.

'İçte savaş, dışta savaş' şeklinde özetlenebilecek hükümet politikaları yerine yapılması gereken Türkiye'nin iç barışını sağlamak için acilen çözüm sürecine dönmek; dışta da Kürtler ve diğer demokratik güçlerle ittifak kurmaktır."