Polisin 1 Mayıs'ta şiddet uygulayarak gözaltına alıp üç gün boyunca nezarethanede tuttuğu HDP İstanbul Milletvekili Adayı Şahin, ilacını kullanmasının engellendiğini; üç gün boyunca ağır küfürlere maruz kaldıklarını anlattı. 

ERDEM: AKP GERİLİM ORTAMI İSTİYOR

HDP İstanbul İl Eş Başkanı Erdem, 1 Mayıs'taki polis şiddetine tepki göstererek, şunları ifade etti: "AKP hükümeti seçimleri provoke etmek ve seçimleri gerilim ortamına sokmak istiyor. 1 Mayıs'ta yaptığı bunu gösterir tutumlardır. Salih Şahin'in gözaltına alınma biçimi ve alınırken kendisinin aday olduğunu söylemesine rağmen bu biçimde gözaltına alınması ve gözaltında yaşadıkları bunun göstergesidir. Ama bu bizi engellemeyecektir. Ve bugünden itibaren arkadaşımızla birlikte seçim çalışmalarına devam edeceğiz."

ŞAHİN: BOYNUMU VE KOLUMU BÜKTÜLER, NEFES ALMAMI ENGELLEDİLER

Şahin, gözaltına alındığı sırada ve gözaltındayken yaşadığı işkenceyi şöyle anlattı: "Arkamda aniden şiddetli bir su hissettim. Hiçbir 'dağılın' anonsu yapılmadı. Direkt suyu sıktılar ve çok hızlı bir biçimde tamamen sivil, polis olduğu hiç belli olmayan 5-6 kişi beni karga tulumba aldılar. Önce boynumu çok hızlı şekilde kırarcasına büktüler. Ağzımı kapattılar nefes alamadım. Kolumu büktüler. Onlara, 'ben HDP milletvekili adayıyım' deyince 'milletvekili nasıl oluyormuş, göstereceğiz sana' dediler. Ve gözaltına alındıktan sonra, polis otobüsü içinde de ters kelepçe ile beklettiler ve tehditler devam etti."

İLACINI KULLANMASI ENGELLENDİ

Polis otobüsünde tansiyon ilacını kullanmasının da engellendiğini bildiren Şahin, "Aracın içinde 4-5 sivil polis üzerime yüklendiler. Bir tanesi özellikle sağ yanıma diziyle tekmeledi. Vahşet vardı tam olarak. Yine adli muayene için Dolapdere Devlet Hastanesi önüne kaldırıma gözaltı aracı çekildi. Orada tamamen sivil giyimli bir kadın 'üzerinde yara bere olan var mı ben doktorum' dedi. Doktor olduğumu ve böyle bir muayene olmayacağını utanması gerektiğini söylediğimde 'asıl siz burada olduğunuzdan utanın' dedi ve bize dönerek, 'hiçbirinize darp raporu vermeyeceğim' dedi. Darp raporu vermedi" şeklinde konuştu.

'3 GÜN BOYUNCA ADLİYENİN 6 KAT ALTINDA İŞKENCE GÖRDÜK'

Şahin, Çağlayan'da bulunan İstanbul Adliyesi'ne getirildiği sırada ve adliyede yaşadıklarını da anlattı. Adliyenin 6 kat altında bir hücreye konulduklarını ve 3 gün boyunca orada kaldıklarını açıklayan Şahin, işkencenin adliye nezarethanesinde de hakaretler ve küfürlerle sürdüğünü belirtti. Şahin, "Genç arkadaşlarımın hepsi yerlerde sürüklendi. Onlar için de işkenceydi bizim için de öyle bir manzarayı izlemek işkenceydi. 3'üncü günün sonunda hakime çıktığımız zaman orada içeriye avukatlarımız alınmadı, avukatsız ifade vereceğimiz söylendi. Avukatlarımızın yoğun baskısı sonucu avukatlarla ifade verebildik" dedi. 

'SALTANATLARINI SÜRDÜREMEYECEKLER'

Şahin, devletin halka "hakkınızı aramayın" diye mesaj verdiğini söylerken, iktidarın yarattığı korku psikolojisi ile iktidarını sürdürmeye çalıştığını vurguladı. Şahin, "Bu korkuyla saraylarında oturmayı saltanatlarını sürdürmek istiyorlar. Ama ben oradaki gençleri avukatları gördüm. Saraylarında oturmalarına, saltanatlarını sürdürmelerine izin vermeyecekler. Bunun tanığı ve şahidiyiz. Daha önce de benzer uygulamalarla karşılaştık. Fakat son 1 Mayıs'taki uygulamada iktidar tarafından çok fütursuzca ve çok cesurca yapılıyor. Valisinden tutun hakimine savcısına kadar bunu görüyoruz" diye konuştu.

AV. TUNÇ: SAVCI AVUKATLARIN ÜSTÜNE YÜRÜDÜ

Avukat Kadir Tunç ise, avukatların müvekkilleriyle uzun süre görüştürülmediğine vurgu yaparak, "Bu anlamda yasal destek verilmesi konusunda çok ciddi hak ihlalleri yaşandı. Bu soruşturmada bir savcı avukatların üstüne yürüyebilme cüretini gösterebilmiştir" dedi.