Fransız senatörden Med Nuçe ve Newroz TV önergesi

Fransız senatör Billout, Med Nuçe ve Newroz TV yayınlarının Eutelsat tarafından durdurulmasını hükümete sordu. Bakan Harlem Desir, önergeye yanıtında hükümetin doğrudan yetikisi olmadığını ama Eutelsat’ın kararının endişe verici olduğunu söyledi.

Aynı zamanda Senato Avrupa İşleri Komisyonu Başkan Yardımcısı olan Michel Billout’un soru önergesine Avrupa İşlerinden Sorumlu Bakan Harlem Desir yanıt verdi.

Billout, Senato’da sözlü olarak sunduğu önergesinde 1977’de kurulan Eutelsat’ın 2001’de özelleştirildiğini söyledi. Billout, Eutelsat’ın sermayesinin halen yüzde 59’unun kamusal olduğu ve hissesinin yüzde 25’inden fazlasına Mevduat ve Emanet Sandığı’nın sahip olduğunu belirtti. 

Billout, “Eutelsat’a emanet edilen kamu hizmeti görevlerinin iyi bir şekilde kullanılmasını gözetmek amacıyla, Eutelsat, hükümetler arası bir organizasyon olarak kalmaya devam ediyor. Eutelsat’ın merkezi Fransa’da olduğu için, yayınladığı kanalların düzenlenmesinden Fransa Radyo-Televizyon Yüksek Konseyi yükümlüdür.

Özetle, sözkonusu olan özel, ama geniş bir şekilde kamu kontrolünde olan bir şirkettir.  Oysa Eutelsat, Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın baskısı altında, hiçbir yargı süreci sözkonusu olmadan bir Kürt televizyon kanalının kapatılması kararını aldı. Paralel olarak Türk hükümeti de 20 dolayında televizyon kanalı ve radyo istasyonunu kapattı. Sayın Bakan, bu kararın hukuk devleti, ifadede ve basın özgürlüğü gibi Avrupa Birliği’nin savunduğu değerlerle örtüştüğünü düşünüyor muşunuz ya da burada büyük bir zorlukla karşı karşıya mıyız?” diye sordu

HÜKÜMETİN YANITI: EUTELSAT’IN KARARI ENDİŞE VERİCİ

Bakan Harlem Desir, hükümetin bu konuda doğrudan bir yetkisi olmadığını ancak bunun gerçek bir sorun olduğunu ifade etti.

Desir’in yanıtı şöyle oldu:

Sayın Senatör, sizin de söylediğiniz gibi Eutelsat bir Avrupa Birliği kurumu değil, her ne kadar tarihi Avrupa’nın inşası ile ilgili olsa da.

Her ne kadar özel bir şirket olsa da Avrupa ve kamu fonlarının desteğinden yararlanan böyle bir organizasyonun Avrupa değerlerinde saygı göstermesi gerektiğini düşünüyorum.

Bahsettiğiniz karar, kuşkusuz endişe verici. Tamamen bir terörist propagandaya katkı sunduğu belirlenen veya kin ve şiddet mesajları yayınlayan kanallar hariç, haber kanallarının yayınlarının yönetimi sözkonusu olduğunda,  Eutelsat gibi bir organizasyon tarafından bu kanalların sinyallerine müdahale edilmesi veya yasaklanmasını kabul etmenin hiçbir gerekçesi yoktur.

Bizim bu sorun üzerine doğrudan yetkimiz yok, ama ortaya koyduğunu gerçek bir kondur. Organizasyonun yönetim konseyi ve hissedarlarının, Kürt televizyonları dahil Eutelsat tarafından yayınlanan televizyon kanallarının değerleri konusunda, biri Türkiye olan ortaklarının tümüyle samimi bir tartışma yürütmesi gerekiyor.”