Erdoğan'ın korumasından ölüm tehdidi ve kürtaj dayatması

Erdoğan'ın korumalarından Halit Özgül, birlikte olduğu kadını ölümle tehdit etti. Özgül, hamile kalan kadını cezaevine de attırdı. Z.E. adlı kadın, Özgül’ün makamını kullanarak kendisini mağdur ettiğini vurgulayarak, cezalandırılmasını istedi.

Türk Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın eski koruması olan ve FETÖ Soruşturması kapsamında tutuklanan Halit Özgül’ün kadın düşmanı bir pratiği var. Özgül'ün 2006-2008 yılları arasında beraber olduğu Z.E. isimli kadını hem ölümle tehdit ettiği, hem kürtaja zorladığı, hem de hakkında dava açıp mahkum ettirdiği ortaya çıktı. 
Z.E., yaşadıklarını ilk kez ANF’ye anlattı...
Özgül’ün “şantaj, hakaret ve huzur bozma” iddiasıyla yaptığı şikayet nedeniyle iki kere cezaevine giren Z.E., aksine evli ve üç çocuk babası Halit Özgül’ün hayatını mahvettiğini ifade etti.

HEM ÖLÜMLE TEHDİT ETTİ, HEM DE MAHKUM ETTİRDİ

Özgül ile 2006 yılında bir arkadaşı vasıtasıyla tanıştığını belirten Z.E., şunları aktardı: "Halit ile birkaç kez buluştuktan sonra birlikteliğimiz başladı. Bir gün beni Erdoğan’ın korumalığını yapan koruma müdürü olan komiser Selami Erkuvan’ın evine götürdü ve benimle beraber olmak istedi. Mevlid Kandili idi ve ‘günah değil mi’ dediğimde, 'boş ver' dedi. Evli olduğunu, ancak bana eşiyle mutsuz olduğunu, evde huzuru kalmadığını söyledi. Bana sürekli her şeyin düzeleceğine yönelik vaatlerde bulunuyordu, hiçbirini tutmadı."

KÜRTAJA ZORLADI

Bu ilişkiden hamile kaldığını söyleyen Z.E., şöyle devam etti: 

"Hamile olduğumu dedikten sonra hemen bana bağırıp çağırmaya başladı. Adeta çılgına döndü. ‘Çabuk Ankara’ya gel, nasıl olur böyle bir şey, test yaptıracağız’ dedi. Ankara’ya gittim ve test yaptık; hamile olduğum ortaya çıktıktan sonra çocuğu aldırmam konusunda beni tehdit etti. Karşı çıktığımda, ‘Biz çoğunun üzerine çakıl taşı koyarak kaybettik, seni de kaldırtırım ortadan, aldıracaksın bu çocuğu’ diyerek ölümle tehdit etti. Param olmadığını, zaten kanser hastası bir çocuğum olduğunu hatırlattım. Halit, Fatih adındaki bir arkadaşı aracılığıyla, bana 250 TL gönderdi ve o para ile Alibeyköy’de kürtaj oldum. Bu olaydan sonra Halit beni görmek istediğini söyleyerek İstanbul’a geldi. Gelir gelmez, kürtaj olup olmadığımı kontrol etmek istedi ve test yaptık.

‘PARAM YOKTU, ZOR GÜNLER YAŞADIM'

Beraberliğimiz sürdü ve kürtajdan bir ay geçtikten sonra tekrar hamile kaldım. Halit’e hamile kaldığımı aktardığımda beni yalan söylemekle itham etti ve tekrar Ankara’ya çağırdı. O dönem Meclis’in koruma amirliği görevindeydi. Mamak tarafında doktor arkadaşlarının bulunduğu bir polikliniğe gittik ve test yaptırdık. İkinci kez hamile olduğum ortaya çıkınca, beni tekrar ölümle tehdit etti. İstanbul’a gidip çocuğu aldıracağımı söylememe rağmen aldırmadım. Ondan kaçmak zorunda kaldım. Hamileyken hasta olan çocuğumu kaybettim. Çok ağır günler yaşadım. Param yoktu, çalışmıyordum. Bebeğime bakamadığım için o dönem Halit’in bir akrabası beni varlıklı bir aileyle tanıştırdı. Çocuk yetiştirecek imkanlarım olmadığı için bebeğimi o varlıklı aileye vermek zorunda kaldım. Çok daha sonra henüz daha beraberken Halit’in benden habersiz bir biçimde hakkımda dava açtığını öğrendim.”

'POLİS ARKADAŞLARINI TANIK YAPTI'

Z.E., Halit Özgül’ün 2007 yılında Ankara 6. Asliye Ceza Mahkemesi’ne, “Hakaret, tehdit, şantaj ve kişinin huzur ve sükunetini bozma” iddiasıyla yaptığı şikayetten dolayı hakkında kamu davası açıldığını öğrendi.
Özgül’ün yanlış adres vermesi üzerine mahkemenin hiçbir tebligatı kendisine ulaşmadığı için savunmasını geç veren Z.E., “Bunu öğrendiğimde kendisini arayarak tepki gösterdim. Halit bana ‘Seni mahkeme kapılarında süründüreceğim, cezaevine attıracağım’ dedi ve de yaptı” diye konuştu. Davada Halit Özgül’ün tanık olarak kendi polis arkadaşlarını gösterdiğini belirten Z.E., savunmasında Özgül’ün kendisine yaptıklarını beyan etmesine rağmen, bunu dikkate almayan Ankara 6. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 1.5 sene hapis cezasına çarptırıldığını anlattı. Davanın taşındığı Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nin 17.06.2013 tarihli ilamıyla Z.E. hakkında “hakaret ve huzur ve sükûnu bozma” suçlarından verilen hüküm onaylanırken, tehdit suçundan verilen hüküm ise eylemin şantaj suçu oluşturacağı gerekçesiyle bozuldu. 24 Aralık 2015 tarihinde 1 yıl hapis cezası ve 2 bin para cezası onaylanan Z.E., 11 Aralık 2015 tarihinde İstanbul Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’ne konuldu. Bakırköy Cezaevi’nde 42 gün, Kocaeli Kadın Açık Cezaevi’nde ise 19 gün kalan Z.E., 9 Şubat 2016 tarihinde denetimli serbestlik koşuluyla serbest bırakıldı. Haftada iki kez İstanbul Kasımpaşa Karakoluna ve Bağcılar’da Denetim Serbestlik Müdürlüğü’ne imza veren ve aldığı ceza kapsamında 24 gün süreyle bir okulda zorunlu olarak çalıştırılan Z.E., kurtulduğunu sanırken bu kez şantaj yapmak iddiasıyla 28 Ağustos 2016 tarihinde tekrar cezaevine girdi. 1 Eylül’de denetimli serbestlikten tahliye edilen Z.E., bugün adaletin tecelli etmesini istiyor.

'CEZALANDIRILSIN'

FETÖ Soruşturması kapsamında tutuklanan Halit Özgül hakkında suç duyurusunda bulunan Z.E., Özgül’ün kamu makamını kullanarak kendisini mağdur ettiğini vurgulayarak, cezalandırılmasını istedi.
 

...