Gazeteci Babahan, Davutoğlu'nun ipinin Erdoğan tarafından çekildiğini belirtti. Gazeteci Işık ise Erdoğan'ın attığı adımlarla faşizmi adım adım kurumsallaştırdığını, antifaşist mücadelenin gerektiğini kaydetti.

Türk Başbakan ve AKP Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla kongre kararı aldı. Davutoğlu, kongrede aday olmayacağını da bugün açıkladı.

Gazeteciler Ergun Babahan ve Fehim Işık, AKP'de yaşanan son gelişmeleri ANF'ye değerlendirdi. 

BABAHAN: ERDOĞAN İPİNİ ÇEKTİ

Özgür Düşünce gazetesinin yazarlarından Ergun Babahan, "Görünen o ki, aslında Davutoğlu'nun işine son verildi" dedi.

Türk Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu arasında, Davutoğlu AKP Genel Başkanlığı'na getirilmeden önce yapılan sözlü bir anlaşma olduğunu belirten Babahan, şunları söyledi: "Davutoğlu elbette gücün cazibesine kapılıp, anlaşmaya uymaktan vazgeçti. Avrupa üzerinden Erdoğan'ı kuşatmaya çalıştı, bazı teşkilatlara atamalar yaptı. Erdoğan yıllarını tecrübesine sahip bir politikacı. Çok çalışkan, çok hırslı biri ve Davutoğlu'nun ipini çekti. Davutoğlu istifa etmiş değil. Erdoğan tarafından AKP Genel Müdürlüğü görevine son verildi. Erdoğan merkezinde kendisinin durduğu bir sistem kurmak istiyor. Davutoğlu ise güç paylaşımına dahil olmak istiyor. Erdoğan, yolsuzluk iddialarına kendisinin ve ailesinin muhatap olması nedeniyle, güç kaybetme endişesini çok yoğun yaşıyor. Yargının ve medyanın durumu ortada. Cumhurbaşkanı olmayacak işler yapıyor. Örneğin Saray'da AKP'li vekillerle görüşüyor. Niye bu görüşmeleri yapıyor? Bu anayasanın ihlalidir, diyerek kimse sorgulamıyor. Çünkü herkes korkuyor. Türkiye giderek Abdülhamit ve Cumhuriyet döneminde tek parti, tek adam dönemine ilerliyor."

"Davutoğlu bundan sonra ne yapar?" sorusuna ise Babahan, şu yanıtı verdi: "Bazı anket şirketleri Davutoğlu ile Erdoğan'ın aynı düzeyde halk sempatisine sahip olduğunu iddia ediyor. Bu ne kadar gerçek bir bilgi bilemiyorum. Ancak kendi medyasını kurmaya çalıştı. Onu THY'ye bile sokamadı. Finansal olarak destekleyemedi. Medyada gücü yok. Ona destek verecek bir Anadolu sermayesi olabilir ancak cemaat operasyonlarından sonra destekleme cesareti gösterirler mi? Abdullah Gül'ün yapamadığını Davutoğlu'nun yapacağını sanmıyorum."

Gazeteci Babahan, Davutoğlu'nun yerine kimin geleceği tartışmalarına ilişkin ise "Kimin geleceği çok da önemli değil. Erdoğan'ın koşullarını sorgulamadan kabul eden herkes olabilir. Çünkü gelecek olan kişi partiye genel başkan değil, genel müdür oluyor" diye konuştu.

IŞIK: ANTİFAŞİST MÜCADELE ŞART

Gazeteci-Yazar Fehim Işık, AKP'de yaşanan krizin kökeninin daha eski olduğunu belirterek, "Erdoğan ilk olarak Abdullah Gül'ün önünü kesti. Kontrol etmekte zorlanacağı birine partiyi teslim etmek istemedi. Başkanlık hedefini ancak kendine tam biat edebilecek biriyle gerçekleştirebilirdi. Görünen o ki Davutoğlu da Erdoğan'ın bu hedefine uygun davranmadı" dedi.

Erdoğan'ın başkanlık için ülkeyi savaşa sürüklediğinin altını çizen Işık, şunları kaydetti: "Başkanlık için koca ülkeyi savaşa sürükleyen Erdoğan, bunu savunmayan biriyle yürümek yerine tam biat edebilecek birini istedi. Şimdi olacak olan ise Erdoğan'ın istediğini yaptırabilecegi biri ile yürümek olacak. Bu adımın akabinde gelmesi muhtemel yeni adım da erken seçim olabilir. En küçük yalpalamada alt üst olacak bir güç parlamentoda mutlak çoğunluk isteyecektir. Kendi hesaplarına göre HDP ve MHP baskın bir seçimde baraj altında kalacak. Bunu iktidarı mutlaklaştırmada önemli bir adım olarak gören Erdoğan bu adımı atmaktan çekinmeyecektir. Özellikle dokunulmazlık noktasında CHP'yi de pasifize etmeyi kısmen başaran Erdoğan'a karşı muhalefet edenlerin en geniş antifaşist cephede etkin bir mücadele vermekten başka şansı yok. Erdoğan'ın adımları faşizmin adım adım kurumsallaştırıyor. Bu ülkede demokrasi ve özgürlük mücadelesi verenler de antifaşist cepheyi büyütmek zorundalar."