Dr. Bilmedi: Ben veteriner değil, uluslararası ilişkiler hocasıyım

Mardin Artuklu Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Naif Bilmedi, Cerablus operasyonunu Evrensel gazetesine yorumladığı için üniversitedeki görevinden uzaklaştırıldı.

Türkiye'nin Cerablus operasyonuna ilişkin görüşlerini açıkladığı için üniversitedeki görevinden uzaklaştırılan Naif Bilmedi, "Ben veteriner değil, uluslararası ilişkiler hocasıyım, mesleğimin gereğini yaptım, uzmanlık alanıma ilişkin konuştum" dedi.

Mardin Artuklu Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Naif Bilmedi, Cerablus operasyonunu Evrensel gazetesine yorumladığı için üniversitedeki görevinden uzaklaştırıldı.

Hakkında verilen kararı Özgür Radyo'ya değerlendiren Bilmedi, siyasi analizleri, mesleğinin gereği olarak yaptığını belirtti.

Bilmedi, üniversitenin kendisine yönelttiği suçlamalara ilişkin şu bilgileri verdi: "Yaptığım değerlendirmelere dayanarak, tamamen niyet okuması üzerinden bir takım suçlar öne sürülüyor. Ülkenin birlik ve beraberliğine zarar verici söyleşiler yapıldığı iddia ediliyor. Vatandaşları kışkırtıcı bir dil ve üslup kullandığı iddiasında bulunuluyor. Devletin kurumlarını zayıflatıcı ve yıpratıcı değerlendirmeler yapıldığı söyleniyor. Operasyonun başarısız olmasını arzulayan önerilerde bulunduğun iddia edilerek görevimden uzaklaştırıldım."

"Ben bir veteriner hekim değilim, uluslararası ilişkiler hocasıyım ve bu benim uzmanlık alanım" diyen Bilmedi, şunları söyledi: "Benim görevi akademisyen olarak, yurttaş olarak, kamuoyunu doğru bir şekilde bilgilendirmek, meselelere değişik açılardan bakmasını sağlamak ve nihayet nedenleri ve sonuçları üzerinde düşünmek. Yaptığım bundan ibarettir" dedi.

Yaptığından suç üretilmesinin özgür düşünce adına büyük bir talihsizlik olduğunun altını çizen Bilmedi, "İfade özgürlüğü, ülkenin akademisi ve geleceği açısından talihsizliktir" diye konuştu. 

Dr. Naif Bilmedi, akademisyenler üzerindeki baskılara ilişkin olarak da, "Akademisyenlerin akıllarını ve vicdanlarını kullanması belli ki bir problem olarak görülüyor. Bu ülke daha darbe girişiminin şoklarını, travmalarını atlatmadan yurtdışına yeni bir askeri müdahale söz konusu. Akademisyenlerin bu askeri müdahaleyi 'hurra' sesleri ile alkışlamaları bekleniyor. Bu vicdanın ve bilimin kaldıracağı bir şey değil. Düşünce özgürlüğüne karşı bundan bir terör suçu çıkartmak gibi çok vahim çok tehlikeli bir yönelim içine akademinin sokulmaya çalışıldığını düşünüyorum" diye konuştu.