Demirtaş: İlk önce İmralı’daki tecrit son bulmalı

HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, İmralı’da Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin son bulması, Ailesi ve Avukatlarının görüştürülmesi gerektiğini söyledi.

15 Temmuzda yapılan darbe girişimi ile birlikte ülkede ne özgürlüğün nede huzurun kalmadığını belirten Demirtaş, “Darbe hakikati ile hiç yüzleşilmediği için darbe tehditleri ortadan kalkmamıştır. Bugün de bu tehdit vardır’’ dedi.

HDP Bursa İl Örgütü, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın katılımı ile Atalay Düğün Salonu'nda dayanışma yemeği verdi. Partililerin yanı sıra çok sayıda kişinin katıldığı yemekte Demirtaş, ülkede son süreçte yaşananlara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Olağanüstü bir dönemden geçildiğinin altını çizen Demirtaş, ülkenin son 30 yılının darbelerden ibaret olduğunu ifade ederek, “Yıllardır bu halk olağan bir nefes alamadı bu ülkede” dedi. Huzurlu nefes almak için halkın kendisini ülkede özgür hissetmesi gerektiğini belirten Demirtaş, yaşanan katliamlar ve hak ihlallerinin yanı sıra son olarak 15 Temmuzda yapılan darbe girişimi ile birlikte ülkede ne özgürlüğün nede huzurun kalmadığını söyledi.

‘DARBE HAKİKATI İLE YÜZLEŞİLMELİ’

Demirtaş, ülkede hiçbir dönem tam anlamıyla kurumsal bir halk demokrasisi oluşturulamadığından ve birilerinin sürekli kendisini ülkenin sahibi sanmasından dolayı hala darbe tehlikesinin bitmediğini ve böyle devam ederse bitmeyeceğini kaydetti. Demirtaş, “Darbe hakikati ile hiç yüzleşilmediği için darbe tehditleri ortadan kalkmamıştır. Bugün de bu tehdit vardır. Bu sadece paralelcilerin tehlikesi değildir” dedi.

Darbenin de Cuntanın da karşısında yer alacaklarını kaydeden Demirtaş, "İlk saatten itibaren tutumumuz budur. Çok şükür Türkiye’nin nerdeyse tamamına yakını bu tutumla buluştu” diye belirtti. 

‘AKP SORUNU ASKERE HAVALE ETTİ’

AKP’nin “Biz nerde hata yaptık nasıl cesaret verdik ki bunu yapabildiler” diye kendini sorgulaması gerektiğine dikkat çeken Demirtaş, “Bunu sormaz ve hakkaniyetle bunun cevabını vermezlerse darbe tehditleri bitmez” şeklinde konuştu. Demirtaş, “Kürt sorunu Cumhuriyet tarihinin en önemli sorunu. AKP de bunu kabul edip çözüm süreci başlatmıştı. Ama sorunu çözmek yerine konuyu yine askerlere havale etti. İki buçuk yıldan sonra ülke de savaş bitseydi, PKK silah bıraksaydı, şehirler yakılıp yıkılmasaydı bu generaller bu kadar güçlenir miydi” diye sordu. 

Zamanında “bu tankları bu sokaklara sokmayın” dedikleri için "vatan haini" ilan edildiklerini hatırlatan Demirtaş, “Her hatalarının ardından kandırıldıklarını söyledi Cumhurbaşkanı. Hadi kandırıldın yine peki bu halka şimdi özür dilemek gerekmiyor mu” dedi. “Darbecilerle mücadele ediyorum deyip Olağanüstü Hal ilan etmek darbecilerin ekmeğine yağ sürmektir” diyen Demirtaş, aylarca AKP ve darbeci askerlerin ortaklaşıp 500 bin insanı yerinden ettiğini, tehlikeyi sezdiklerinde ise işkence ederek cezaevlerine doldurduğunu söyledi.

‘AİLE VE AVUKATLAR İMRALI’YA GİTMELİ’

Demirtaş, şöyle devam etti: “Özür dilemeden bizim içimiz rahat etmez. Sivil bir anayasaya geçilmenin önü açılmalı, siyasi liderler cumhurbaşkanı nezdinde birlikte toplanmalı. Fakat ilk önce İmralı’da tecrit son bulmalı. Ailesi ve avukatları görüştürülmeli. Bu kadar kaos içinde kanundan doğan hakları verilmeli.” İlan edilen OHAL durumunun da uzatılması durumunda halklara zarar verileceğinin altını çizen Demirtaş, “İşkence olmamalı, adil yargılanmalı. Bu kadar okul vs. kapatılıyor ama adil bir yargılama olmadan yapılırsa adalet duygusu zayıflar” diye belirtti.

Demokratik anayasa için en büyük teklifi HDP'nin yaptığını ve bunu yaparken de hiçbir kişisel çıkar beklemediklerini söyleyen Demirtaş, sadece özgürlük, adalet barış istediklerini, el ele verip ülkeyi selamete çıkarmayı hedeflediklerini aktardı.