Demirtaş: Dimdik duracağız; savaşa izin vermeyeceğiz

HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, AKP'nin savaş çılgınlığına izin vermeyeceklerini, savaşa karşı ev ev gezeceklerini belirtti. Demirtaş, AKP'nin '90'lardaki gibi savaş politikası yürüttüğüne dikkat çekerek, "Dimdik durduk, duracağız" dedi.

HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, AKP'nin savaş çılgınlığına izin vermeyeceklerini, savaşa karşı ev ev gezeceklerini belirtti. Demirtaş, AKP'nin '90'lardaki gibi savaş politikası yürüttüğüne dikkat çekerek, "Dimdik durduk, duracağız" dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Parti Meclisi toplantısının açılışında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 
Demirtaş, "Saray darbesi ile karşı karşıyayız" sözleriyle başladığı konuşmasında, "Herkes sandık sonuçlarına saygılı olmalıdır. Bunu bütün seçim meydanlarından sıkılmadan utanmadan söylediler. Görüldü ki, Türkiye halkı bunların yalanlarına kanmıyor. Halkın iradesi yalanlarla baskıyla kandırılamıyor. HDP barajı aşarsa kaos çıkacak diyenler HDP barajı geçti kaos çıkardı" dedi. 

'YÜZDE 13 İRADEYİ BUNLARA EZDİRMEYECEĞİZ'

Demirtaş'ın konuşmasından satır başları şöyle: 
"Dolmabahçe Mutabakatını, çözüm masasını yıktıkları andan itibaren savaş başlattılar. Sandığa inanmıyorlar, AKP sandıktan çıkıyorsa halkın iradesi değerlidir onlar için. Bizler yüzde 13 iradeyi asla bunlara ezdirmeyeceğiz. Asla seçim olmamış, AKP iktidardan düşmemiş gibi davranmayacağız. Yaratmaya çalıştıkları budur. Sanki seçim olmamış tek parti iktidarı gibi davranarak meşruiyetimizi sorgulatmaya çalışıyor. 
"PM toplantısında temel gündemimiz savaş oyunları ve savaş çılgınlığına izin vermemek olacaktır. AKP nasıl ki, müzakereyi seçim kazanmak için kullanmışsa, kaybettikten sonra şimdi de savaşı seçim kazanmak için kullanıyor. 
"Sandıkta kaybedince savaş seçeneğini devreye soktular. Herkesin şunu iyi bilmesi gerekir. Bu ülke hepimizin vatanı. Bizler bu vatan üzerinde yaşayanlar olarak farklılıklara ait olsak da kardeşiz. Vatanımıza karşı bir tehlike olursa vatanımızı savunmaktan çekinmeyeceğiz. Bunu 1071'de, 1921'de yaptık. Ortada bir vatan savunması yok, ortada saray savunması var. Kendi iktidarları için evlatlarımızı ölüme gönderme zihniyetleri var. Ülkemiz tehdit altında değil. Şu anda IŞİD gibi bütün dünya için tehdit olan barbar tecavüz örgütü AKP için tehdit değil. AKP IŞİD'e yönelik operasyon yapmadı. Biz evlatlarımızı feda ederiz IŞİD'i durdururuz demedi. 31 evladımız Suruç'ta katledildiğinde Cumhurbaşkanı yurtdışı gezisini kesmedi. 31 gencin katliamı ile mağdur oldu, bütün dünya onu ararken, o tek bir aileyi aramadı. Çünkü IŞİD onlar için bir tehdit değil, gerektiğinde başını okşadıkları, Musul Konsolosluğu'nda tatlı tatlı müzakere yaptıkları bir örgüttür. Erdoğan Musul Konsolosluğu'nda Türk rehineler kurtarıldıktan sonra, 'Evet müzakere yaptık kimseyi ilgilendirmez' diyordu. Şimdi müzakere edelim dediğimizde ne müzakeresi ortada terör var diyorlar. Bu zihniyet darbe ile duruma el koymuş durumdadır. 
'SAVAŞA KARŞI EV EV GEZECEĞİZ'
"Erdoğan'a şunu hatırlatmak isterim; bu ülkede bir belediye başkanı vardı, şiir okuduğu için içeri atıldı. Geri adım atmadı; başbakan, cumhurbaşkanı oldu. Onun adı ilginçtir, Recep Tayyip Erdoğan'dı. Sen eğer o küçük baskılar karşısında geri adım atmamışsan bizim gibi bir direniş örgütünün sizin tehditleriniz karşısında geri adım atmamız hayaldir. Bizler PM olarak il-ilçe yöneticilerimizle birlikte ev ev, mahalle mahalle gezeceğiz. Bu bizim savaşımız değil diyeceğiz. Bunların evlatları savaşa gitmiyor. Bunların evlatları bedelli askerlik yaptı. Hangisinin evladı tabutla geldi, Allah korusun gelmesin. 
"Bizler bu ülkenin fukaralarının partisi olarak bunu iyi anlatacağız, saray için evlatlarımızı vermeyeceğiz diyeceğiz. Bunların topyekun savaş çığırtkanlığına karşı topyekun barış hamlesi başlatacağız. AKP'den hiç kimsenin korkmasına gerek yok. HDP nasıl 7 Haziran'da bu çılgınlığı durdurduysa bugün de halkın HDP'si var. Bunların karşısında halk kükrediği zaman bunlar kediye dönecek. 
"Bütün kampanya HDP üzerinden, HDP etrafında şekilleniyor. Her suçlarının faturası HDP'ye kesiliyor. Peşimize taktıkları ajanları, linç için harekete geçirdikleri sivil faşitleri, arkalarına aldıkları sözde milliyetçileriyle bir linç kampanyası başlattılar. Seçim öncesi de bunu yaptılar. Seçimse bundan kaçmış değiliz. İster şimdi ister Ekim'de HDP bir seçime hazırdır. 
"Barışı tutmak yerine savaş kararı alan bu anlayış bir daha sandıkta doğrulmamak üzere sandıklara gömeceğiz. '90'larda nasıl bir kirli savaş yürütüldüğünü bu halk biliyor Bununla yüzleşmedik hala. İşkenceler, kayıplar, köy yakmalar bugün aynısı yaşanıyor. Sayın Davutoğlu kalın kalın kitaplar yazmışsın, hiç mi bakmadın o dönemde ne oldu, diye...

'GENÇLERİ İNFAZ ETTİNİZ'

"Hadi kimseyi tanımıyorsun, Tansu Çiller orada, çağır neler yaptınız, diye. Bugün senin yaptıklarını yaptılar. Dün Ağrı'da 3 genci infaz ettiniz, geçmişte daha fazlasını yaptılar. 6 gündür 13 gencin cenazesini bekletiyorsun. Onlar senin başını okşadığın tecavüz ordusu IŞİD'e karşı savaşan kahramanlardı. Cenazeye işkence yapan bir anlayış demokrasi, barış diyebilir mi? Urfa'da gözaltına alınan gençlere ağza alınmayan işkenceler yaptılar. Köy ve ormanları yaktılar. Demokrasi ve barış operasyonu diyorlar. Tıpkı 19 Aralık 'Hayata Dönüş Operasyonu' gibi. Yaptıkları en kirli işlere en kutsal kavramların adını veriyorlar. Söylediklerimizden dolayı bunlara maruz kalıyor. 
"Aldığımız duyum şu, yeni danışman yapılan Kuzu'nun (Burhan) özel avukatlık bürosunda, parti kapatma hazırlıkları yapılıyor. Amaç da hazine yardımından muaf bırakmak. Partiyi büyümeden, genişlemeden alıkoymak. Hukuk devleti olsa burası, bir savcı çağırır siz siyasetçisiniz, ne işiniz parti kapatmayla ilginiz. Bununla yetkili savcı kim biliyor musunuz? bu Şems var ya Şems (Ethem Sancak) onun akrabası. Havuz medyasının sahibi savcının akrabası, Yargı onlarda medya onlarda istediğimizde savaş istediğimizde barış diyen irade sözde onlarda. Bunu durdurmamız lazım. 

'AKP'Yİ DURDURUP BARIŞ İRADESİNİ GÜÇLENDİRELİM'

"Barış iradesini ortaya çıkarmak, STK'ler, yerel bütün dinamiklerle ortaklaşmamız evladı askerde olanlarla temasa geçmemiz lazım. Gelin sesimizi birlikte yükseltelim. Gelin, AKP'ye 'dur' diyelim, bir barış iradesini güçlendirelim. Çok değil, 3-5 günde göreceksiniz atmosfer değişecek. 
"Oyalamaya dayalı bir koalisyon görüşmesi sürüyor, asıl savaş koalisyonu kurulmuş durumda. Bilal'e karşı hilal hesabıyla koalisyon kuruldu. Evdeki hesabın çarşıya uymadığını gösterdik, göstereceğiz. Bu psikolojik savaşa ve HDP'yi hedefe koyan anlayışa karşı dimdik durduk, duracağız. Biz evlatlarımızı feda etmeyeceğiz. Biz kendimizi evlatlarımız için koltuklarımızı ve gerekirse kendimizi feda edeceğiz. Evlatlarımıza dokundurmayacağız. 
"Remzi Kartal'ın açıklaması vardı, 'elimizi tetikten çekmeye hazırız' dedi. Çağrımıza karşı resmi açıklama olarak algılıyoruz. Başbakan apoletli generaller gibi 'son terörist kalıncaya kadar operasyon sürecek' dedi. İki çatışan tarafın elini tetikten çekmesi lazım. Bu ciddi, halkın beklentisi olan bir çağrıdır. Bu çağrılar güçlendikçe herkes durumunu bir kez daha gözden geçirecektir. KCK'nin masaya dönme, çözüm iradesini duyduk, hükümetten de bunu duymak istiyoruz. Savaş kararı alırken bu kadar cesursunuz, barış kararı alırken cesur olun. 
"Akil insanların bugün bir araya geleceklerini biliyoruz. Önemlidir çözüm sürecinde önemli bir rol ve misyon üstlendiler. Barışın bozulduğu dönemlerde devreye girmeleri çok önemlidir. Mutlaka akil insanların tamamının bir araya gelmesi geçmiştekine benzer bir çalışmaya benziyor. 
"(Nurettin Demirtaş'ın yaralandığına ilişkin iddia) Ağabeyimle ilgili AA'nın geçtiği bilgiyi teyit etmedik. Zaten doğru olma ihtimali yok -çünkü ağabeyim Kandil'de değil. Evet, IŞİD'e karşı direniyor. Bedelli askerlik yapmıyor. Ölebilir de yaralanabilir de. Böyle bir şey karşısında boyun bükecek halimiz yok.