Son Dakika: Stêrk TV ve Medya Haber TV'ye baskın: Polisler tüm binayı talan etti

Bilgen'den uyarı: Hükümet kanun hilesi yapabilir!

HDP Sözcüsü Bilgen, hükümetin torba yasa ile geçiremediği belediyelere kayyum ataması ve Şırnak ile Hakkari'nin il statüsünden çıkarılması ile ilgili düzenlemenin KHK ile hayata geçirilmek istendiği yönünde uyardı.

Bilgen, Cerablus işgaline tepki göstererek, Türkiye'nin bundan vazgeçmesini istedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen, gündemdeki gelişmelere ilişkin basın toplantısı düzenledi.

Sözlerine Vedat Türkali'yi anarak başlayan Bilgen, Türkali'nin Türkiye'de Kürt sorunu çözülmedikçe demokrasinin gelmeyeceğini söylediğini aktardı.

CERABLUS İŞGALİ

Türkiye'nin Cerablus'taki işgal operasyonuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bilgen, harekatın soru işaretleriyle dolu olduğuna vurgu yaptı. Bilgen, şunları ifade etti: "Cerablus ile başlamış olsa da ne kadar süreceği, neyi hedeflediği konusunda kaygı duyulmaya değer bir muğlaklığın olduğu bir operasyondur. Bir bölümü özellikle 15 Temmuz'da yıpranan bazı kurumların saygınlığını koruma eğilimi için bir algı operasyonu olabilir. Yine Türkiye'de yaygın biçimde zihinlere işlenmeye çalışılan birbirleriyle çatışan örgütleri birbirleriyle ilişkilendirerek toplum zihninde bir algı oluşturmaya dönük çaba açısından bir algı operasyonu olabilir. Ama sonuç olarak birilerinin Cerablus'ta geçirme hevesinin bedelini bu ülkenin yoksul çocuklarının ailelerinin de bayramı gözyaşı içerisinde geçirmesine sebep olacaktır. O açıdan maceracı siyasetten bir an önce vazgeçilmesi gerekiyor."

Bilgen, Cerablus'un 17 aydır DAİŞ işgali altında olduğunu hatırlatarak, "Türkiye Cerablus'a girdiğinde nasıl bir tepkiyle karşılaştı ve ne kadar bir IŞİD kuvveti vardı? Nasıl çatışma oldu, Türkiye ne kadar kayıp verdi? Bu konuda çok ciddi şüphe uyandıracak sorular var. Eğer Cerablus'ta o kadar işkenceyi yapan sadece 7 IŞİD'li ise şimdiye kadar neyi bekledik. Ama görünen o ki mesele IŞİD değil, tam tersine neredeyse IŞİD bölgede tutulma ihtimali zayıfladıkça, IŞİD'in kontrolünden çıkacak yerler DSG'nin denetimine girmesin diye bir telaşla operasyon içerisinde operasyonla tarif edilecek bir tutumla karşı karşıyayız" diye konuştu.

Bilgen, "Bu operasyonda Nusra'nın yeri neresidir, IŞİD'ten ne kadar farklıdır. ÖSO, Suriye'de savaşın başladığı dönemdeki ÖSO mu yoksa IŞİD'ten farkı olmayan yapılar var mıdır? Bütün bunlar TSK'nin ittifakı ise bu hesabının verilmesi ve açıklanması gereken bir durumdur" dedi.

Bilgen, şöyle devam etti: "PYD ya da YPG ve DGS'nin Türkiye'yi hedef alabilecek bir eylem bir eylem içerisindeyse gayet tabi bunu bilmek Türkiye toplumunun hakkıdır. Ama böyle bir şey yokken aksine Türkiye ile ittifak yapmak ve Türkiye ile birlikte hareket etme eğilimi varken Türkiye kendisine düşman üretme yolunu seçmişse bu tutum da Suriye'nin barışa ve huzuru kavuşmasını geciktireceği gibi Türkiye'nin iç barışını da tehdit etmeye devam edecektir."

KAYYUM VE ŞIRNAK İLE HAKKARİ'NİN DURUMU

Bilgen, adli yıl açılışının Saray'da yapılması tartışmalarını da ele alan Bilgen, "Yargı hiç bağımsız olmadı ne yazık ki. Daha önce yargı mensupları farklı platformlarda brifinglere çağırıyordu. Şimdi brifingi veren makam değiştiğinde yargı bağımsızlığı açısından yaptığımız eleştiriler ortadan kalkmıyor. Yargıtay başkanının bu eleştirileri anlamadaki zorlanmalarını gayet iyi anlıyoruz" diye kaydetti.

Bilgen, son olarak Meclis tatile girmeden önce gündeme gelen torba yasada belediyelere kayyum ataması ve Şırnak ile Hakkari'nin il statüsünden çıkarılmasının KHK ile yeniden gündeme gelmesini eleştirdi.

HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, açıklamasının sonunda şunları ifade etti: "KHK ile gündeme alınıyor olması doğrudan doğruya yasaya yönelik bir hiledir. Yargıtay başkanının da sadece açılışta çıkacak fotoğraf karesini değil bu açıkça kanun hilesinin kendisini dert edinmesi ve bununla ilgili bir uyarı mesajı vermesi gerekiyor. İki ilin ilçe yapılmasıyla ilgili karardan üç partinin de muhalefeti ile vazgeçilmiş olması sevindiriciydi. Ama şimdi ortada dolaşan bilgilere göre; o gün yasa yoluyla geçirilemeyen düzenlemenin KHK ile yeniden gündemleştirilmesi ve daha tehlikeli bir girişimiyle karşı karşıyayız. Eğer kayyım ile ilgili düzenleme bir torba yasa ile getirilseydi AYM'ye götürmek farklı bir prosedüre bağlı olacaktı ve bu konuda hükümeti tehdit edecek bir riskli ile karşı karşıya kalacaktık. Ama şimdi OHAL ile ilgili olmadığı halde bu düzenlemelerin bir KHK ile bir oldubitti ile fiili durum oluşturarak gündeme getirilmesi büyük endişe uyandırıyor. Oysa bu uyarılardan ders çıkarmak son derece önemli olacaktır."