Baluken: Somut adım atılmazsa anlamı yok

HDP milletvekili adayları Amed'de gazetecilerle kahvaltıda bir araya geldi. Burada konuşan HDP Milletvekili ve Amed 1. Sıra Adayı İdris Balüken, çözüm sürecinde hükümet ve devletin rotasını millyetçiliği çevirdiğini söyledi.

HDP Amed milletvekili adayları, Amed'de gazetecilerle Kervansaray Oteli'nde kahvaltıda bir araya geldi. Burada gazetecilere açıklamada bulunan İmralı Heyeti'nde de yer alan Milletvekili İdris Balüken, gazetecilerin sorusu üzerine AKP'nin yapılan anketlerde düşen oylarını geri kazanabilmek için milliyetçi bir dil kullanmaya başladığını ve bu şekilde oy kazanmaya çalıştığını söyledi. 
Geçen hafta Hükümet ve devlet yetkilileriyle bir araya geldiklerini kaydeden Balüken, "Diyalog kanalının açık tutulması için çalışma yapıyoruz. Yapılması gerekenleri aktardık. Ağrı Diyadin, Roboski'deki operasyonların sonuçlarını aktardım. Çözüm sürecinin yeniden gündemleşmesi gerektiğini belirttik. Beklentilerimizi açıkça ifade ettik. Devlet ve hükümetten pratik tutum ve geri dönüş bekliyoruz. Hem çözüm sürecini zedeleyen hem HDP'yi zedeleyen tutum içinde olduklarını görüyoruz. Başbakan ve hükümet milliyetçi hezeyanları bir kenara bırakmalı ve hükümet olduğunun farkına varmalı. Süreçle ilgi adımların yoğunlaşmasını temenni ediyorum. Bizim izlenimimiz, seçim boyunca çözüm sürecinin dondurulduğu, rafa kaldırıldığı yönünde. Biz bunun doğru olmadığımı düşünüyoruz. Süreç sadece bölgeyi değil, Ortadoğuyu da ilgilendiriyor" dedi. 

GÖRÜŞMELERİN KIYMET-İ HARBİYESİ YOK

Hükümet ve devletle bu güne kadar yaptıkları görüşmelerin sonucunda somut adım atılmadığını kaydeden Balüken, "Başka sözün söyleneceği noktada değiliz. Görüşmelerin kıymet-i harbiyesi yok. Somut adım atılması gerekiyor. Somut adım atılırsa değerlendiririz, atılmazsa görüşmelerin anlamı yok. Görüşmelerin siyasi yansıması olması lazım. İyileşme olmazsa görüşme trafiğinin anlamı yok. Ama biz kanalların açık olması açısından görüşmeyi sürdüreceğiz" şeklinde konuştu. 
AKP Hükümetinin yapılan anketlerde düşen oyları için milliyetçiliğe sarıldığını kaydeden Balüken, "süreç yürümüş olsaydı, bitmiş olacaktı. Siyasi mücadele ediyor olacaktık. Farklı alanlarda mücadele eden arkadaşlarımızın da siyasi mücadele alanına gelmiş olmalarının heyecanını yaşayacaktık" dedi. 
Hükümetin ifade özgürlüğü ve basına yönelik sansür politikalarını dile getiren Balüken, basın emekçilerinin çalışma koşulları ile ilgili TBMM'ye birçok defa soru önergesi verdiklerini söyledi. Hükümetin çıkardığı anti demokratik yasalarla sansürün artarak sürdüğünü belirten Balüken, gazetecilere yönelik keyfi gözaltı ve tutuklamaların devam ettiğini dile getirdi. 

HALK BAŞKANLIK SİSTEMİNDEN ENDİŞE DUYUYOR

Türkiye halkının demokrasi ve barış gündeminden büyük bir heyecan duyduğunu kaydeden Balüken, halkın yüzde 70'inden fazlasının Başkanlık sisteminden endişe duyduğunu söyledi. 
Başbakan Davutoğlu'nun partilerine yönelik suçlamalara değinen Balüken, "Yolsuzluluğu ortaya çıkan bir partinin genel başkanı, en büyük demokrasi hareketine bu şekilde hakaretlerde bulunuyor. Bunlar kabul edilemez. Başbakanın dün 'Türkiye'de halklar değil bir tek millet vardır' söylemi de aslında milliyetçi hezeyanında geldiği boyutu göstermesi için de önemlidir. Türkiye de tüm halklar ve inançların bir arada yaşaması ve haklarının yaşaybileceği demokratik cumhuriyeti inşa etmeye çalışıyoruz. Başbakanın bu söylemini kaygıyla karşılıyoruz" dedi. 
Balüken, İmralı'ya heyet olarak gitmek için başvuruda bulunduklarını ancak şu ana kadar kendilerine bir cevabın verilmediğini sözlerine ekledi.