Askeri müdahalenin sonuçları ağır olur

HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar, AKP'nin Rojava'ya yönelik “askeri operasyon” tehdidinin ciddiye alınması gerektiğini söyledi, “Bir çılgınlık yapabilirler” dedi.

HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar, AKP'nin Rojava'ya yönelik “askeri operasyon” tehdidinin ciddiye alınması gerektiğini söyledi, “Bir çılgınlık yapabilirler” dedi. HDP Antep Milletvekili Mahmut Toğrul da askeri müdahalenin “kaos ortamı” yaratacağını belirtti. Toğrul Antep için “Peşaverleşebilir” uyarısını yaptı.
 
Cumhurbaşkanı Erdoğan, operasyon için "kararlılığını", "Tüm dünyaya sesleniyorum: Bedeli ne olursa olsun, Suriye'nin kuzeyinde, Türkiye'nin güneyinde devlet kurulmasına asla müsaade etmeyeceğiz" sözleri ile dile getirdi. Önceki gerçekleştirilen MGK toplantısının ardından Antep'te bulunan 5. Zırhlı Tank Tugayı'ndan yola çıkan 30'u aşkın tank ve zırhlı araç ile asker taşıyan otobüs, Kilis'in Elbeyli ilçesindeki sınıra sevk edildi. 
 
Amerikan yönetimi, AKP'nin "tampon bölge" planına, "Bizim elimizde şimdiye kadar bu planların herhangi birini destekleyen bir saha gerçeği yok"  sözleri ile karşı çıktı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de, "DAIŞ denilen insanlık düşmanları 2,5 yıl boyunca Türkiye'ye komşuluk yaptı. Çeteler Türkiye'nin yanı başında insanları kesti, diri diri ateşe verdi. Türkiye bundan hiç rahatsızlık duymadı, ama Kürt güçleri o merkezleri DAIŞ canilerinin elinden kurtarınca Türkiye bundan büyük rahatsızlık duyuyor, ilginç!" diyerek sınır ötesi operasyonun karşısında olacağını duyurdu. 
 
TEVDEM ve PYD de, Cerablus'a askeri müdahaleyi hiçbir şekilde kabul etmeyeceklerini belirtti, PYD lideri Salih Müslim'den de "Gerekirse kendimizi koruruz" açıklaması geldi. 
 
SANCAR: AKP'NİN TEHDİDİ DİKKATE ALINMALI 
 
AKP tehdidi bu tablo içinde ciddiye alınmalı mı? 
 
Bu soruya yanıt veren HDP Mardin milletvekili ve akademisyen Mithat Sancar. "Evet, ciddiye alınmalı, blöf yapıyor diye geçiştirmek doğru değil. Belki blöf yapıyordur ama sadece blöf olmadığı konusunda da epeyce işaret var" yanıtını verdi. 
 
Söz konusu operasyonun amacının Rojava'nın gelişimini engellemek olacağının altını çizen Sancar, "Hükümet ve cumhurbaşkanı tarafından son günlerde IŞİD'e karşı bir harekat olarak gösterilmek isteniyor. IŞİD'e karşıymış gibi göstermelerinin nedeni, bu operasyona NATO ve ABD'yi ikna etmektir bu operasyona. Oysa herkes biliyor ki, IŞİD bir ay önce sınırda çok daha tehlikeliydi. Til Abyad'ı kontrol ederken böyle bir operasyonu düşünmediler, şimdi Til Abyad'dan da kovulmuşken, sınırda IŞİD tehlikesi bir ay öncesine göre çok daha azken, IŞİD'e karşı operasyon yapacağız gibi bir gerekçenin inandırıcı bulunması kolay değil" dedi. 
 
Sınırda "Güvenli bölge oluşturmanın da savaş durumunu ortadan kaldırmayacağını belirten Sancar, "Güvenli bölge olsa bile oraya asker gönderecekler. Asker göndermek de sonuç itibariyle çatışmaya açık olmak demektir" dedi. 
 
'BİR ÇILGINLIK YAPABİLİRLER' 
 
Sancar şöyle konuştu: "Rusya'nın açıklamaları ortada. NATO'nun onayı yok. Uluslararası koalisyonun onayı yok. Suriye rejimi buna göz yummayacağını söyledi. PYD ve YPG var elbette. Burkan el Fırat var. Bütün bunlarla çatışmayı göze alır mı? Böyle bir maceraya sürüklenir mi? Normal şartlarda, akılcı bir dış politika izlenirse, bir devlet böyle bir maceraya girmez. Ancak iç politikada kaybettiği ağırlığı ve hegemonyayı bu manevrayla yeniden kazanmak için çılgınlık yapabilir. Özellikle de Cumhurbaşkanı Erdoğan." 
 
Bu HDP olarak bu politikanın karşısında duracaklarının altını çizen Sancar, "HDP, DBP ve DTK bir savaş karşıtı cepheyi oluşturacaktır. Ancak Türkiye'deki diğer tüm demokratik yapı ve örgütleri barış politikası için seferber etmek gerekiyor. Çünkü Türkiye'deki Kürt sorunun barışı, Rojava'nın güvenli bir bölge haline gelmesi ile daha sağlam bir hale gelir. Türkiye'deki barış Rojava'daki güvenlikten ve Rojava'da Kürtlerin kendi kendilerini yönetme hakkından bağımsız düşünülemez" diye konuştu.  
 
'KAOS ORTAMI YARATIR' 
 
HDP Antep Millevekili Mahmut Toğrul da, AKP hükümetinin Rojava'ya yönelik müdahalesinin bölge için bir kaos ortamı yaratacağını belirtti. Toğrul, "Daha düne kadar sınırda IŞİD güçleri varken, 'Oldu bittiye izin vermeyiz' demeyenler, bugün YPG/YPJ'nin yerli halklarla birlikte bölgeyi özgürleştirmesinin ardından askeri müdahaleyi tartışıyor" diyerek AKP'nin DAİŞ çetelerine verdiği desteğe dikkat çekti. 
 
Olası saldırının hem Türkiye hem de Ortadoğu açısından sonuçlarının çok ağır olacağının altını çizen Toğrul, "Yapılması gereken, Türkiye'nin kendi sınırlarının güvenliğini sağlayarak, IŞİD'e destek hattına dönüşen sınır politikasına son vermesi. Ayrıca, sınır kapılarını sadece ve sadece insani ihtiyaçlar için açmasıdır" diye konuştu. 
 
'ANTEP PEŞAVERLEŞEBİLİR' 
 
Antep'te DAİŞ'in "uyuyan hücreleri olduğu" değerlendirmesini yapan HDP Antep milletvekili Tuğrul, Antep'in "Peşaverleşme" tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu belirtti. Tuğrul, şunları söyledi: "Pakistan hükümeti, Afganistan'daki El Kaidecilere verdiği desteği kestiğinde, Peşaver'de El Kaide militanları askeri bir okulu basarak, çocuk yaştaki 150 öğrenciyi katletmişti. Önümüzdeki süreçte de Antep'i böylesine büyük tehlikeler bekliyor. Kentte DAİŞ'in çok sayıda uyuyan hücresi var. Bunların ne kadarı AKP hükümetinin bilgisi dahilinde, ne kadarı değil, bilmiyoruz açıkçası. Bu durum da Antep'te halkın yaşamına kastedecek sonuçlar ortaya çıkacaktır. Hükümet şimdiden bunların önlemini almalı."