AKP/Saray iktidarının İsrail ile imzaladığı anlaşmayı değerlendiren İsrail'e Karşı Boykot Girişimi'nden Selim Sezer, anlaşmanın Filistin halkının mücadelesine ciddi zararları olacağını belirtti.

Anlaşmanın basına yansıyan bölümlerini yorumlayan Sezer, "Anladığımız kadarıyla Filistin halkının mücadelesi bakımından ciddi darbe alma anlamına gelecek birtakım sonuçlar getiriyor" dedi.

'ABLUKA KALDIRILMIYOR, TANINIYOR'

AKP'nin normalleşme konusunda ileri sürdüğü Gazze ablukasının kaldırılması şartından vazgeçtiğine dikkati çeken Sezer, şunları söyledi: "Gazze ablukasının kaldırılması yerine, insani koşulların iyileştirilmesi yönünde birtakım adamlar atılacağı söyleniyor. Örneğin Türkiye üzerinden gidecek bazı insani yardımların Aşdod Limanı üzerinden götüreleceği gibi. Fakat bu aslında ablukayı kaldırmadığı gibi ablukayı tanımak anlamına da geliyor. On yıldan beri Gazze'nin dünya ile bağlantısı kesilmiş haldeyken, bu ablukanın kaldırılmaması, sınır kapılarının açılmaması ve sadece yardımların İsrail üzerinden ve İsrail onayıyla gönderilecek olması ne yazık ki ablukanın kabul edilmesi anlamına geliyor."

Mavi Marmara'yla ilgili davaların da anlaşmaya göre düşürüleceğini belirten Sezer, "Bu konu aslında devletler arası bir mesele değildi. Dolayısıyla Türkiye'yi yönetenlerin, birtakım siyasi otoritelerin yetkisi dahilinde olmadığını düşünüyorum. Öncelikle ailelerin kendisinin peşinden koştuğu bir davaydı. Beraberinde halklara mal olmuş bir davaydı, eğrisiyle doğrusuyla. Şimdi bu şekilde kapatılacak olması Mavi Marmara saldırısında hayatını kaybedenlerin anısına da saygısızlık anlamına geliyor" diye kaydetti.

'KAPSAMLI VE ZARARLI BİR İŞBİRLİĞİ!'

İsrail'e Karşı Boykot Girişimi'nden Selim Sezer, anlaşmanın Mavi Marmara'dan kaynaklı krizin bitirilmesinin çok ötesine geçen kapsamlı bir işbirliğini olduğunun altını çizerken, şu değerlendirmeyi de yaptı: "Her iki tarafın da yaptığı açıklamalarda, bir dizi ekonomik ve ticari alanda yeni açılımların yapılacağı görülüyor. Filistin halkına ait olan ancak Telaviv yönetimi tarafından el konulan doğalgazın, Türkiye üzerinden Avrupa pazarlarına sunulacak olması, yeniden ortak tatbikatların başlayacak olması, yeniden istihbarat paylaşımı gibi ortak çalışmalara girilecek olması, Türkiye ile İsrail arasında tıpkı '90'lı yıllarda, 2000'li yılların başında olduğu gibi kapsamlı bir stratejik işbirliği anlamına geliyor. Dolayısıyla ne kadar farklı biçimlerde ifade ediliyor olsa da, bu anlaşma ne yazık ki, Filistin halkına ve mücadelesine de ciddi zararlar verecek."