AKP'nin İsveç'teki lobiciliği iflas etti

AKP'nin lobiciliği ve ırkçılık Türk Fedarasyonu'na pahalıya mal oldu. 39 senelik kuruluş AKP'nin yan örgütü gibi çalışmasının ardından tüm itibarını kaybetti.

AKP Hükümeti'nin en iyi yakın ilişkide bulunduğu Avrupa Birliği ülkelerinin başında İskandinavya ülkelerinden İsveç geliyor. 2014 yılında yapılan şeçimlere kadar 8 yıl iktidarda kalan hükümetin en büyük partisi Moderat Parti, AKP'nin kardeş partisiydi.

8 yıl hükümetin Dışişleri Bakanlığı görevini yürüten Moderat Partili Carl Bildt, görev yaptığı sürece adeta Türk devletinin bir lobicisi gibi davrandı. Her platformda Erdoğan ve AKP Hükümeti'ni savundu. 80 gazetecinin cezaevinde bulunduğu ve AKP'nin Kürt Halkına soykırım operasyonları düzenlediği dönemde İsveç medyasına ”Erdoğan'ın Türkiye'si doğru yolda” başlıklı AKP Hükümeti'ni öven makaleler yazdı.

AKP, İSVEÇ'DE HAVUÇ VE SOPA POLİTİKASINI UYGULADI

Kardeş partisinin hükümet ortağı olmasının getirdiği avantajı azami ölçüde kullanan AKP,  İsveç'te havuç ve sopa politikasını bir arada uyguladı. Aralarında Süryanilerin de yer aldığı İsveç'teki sivil toplum örgütlerinin yöneticileri, toplumun ileri gelenleri ve gazeteciler Türkiye'ye davet edildi. Bakanlar ve Cumhurbaşkanıyla da görüştürülen davetlilere hediyeler verildi. Gezilerin örgütlenmesine öncülük eden dönemin İHA temsilcisi Metin Altınışık'la Cumhuriyet Gazetesi Muhabiri Osman İkiz Sarı Basın Kartı ile ödüllendirildi.

AKP, İsveç'teki eleştirel sesleri susturmak için hakaret ve tehditlere de başvurdu. Rüşvet almaktan suçlandığı için görevden alınan eski Avrupa Bakanı Eğemen Bağış, Türkiye Büyüleçiliğine çağırttığı aralarında iki milletvekili, Asuri Federasyonu Başkanı ve ruhani liderlerin yer aldığı Süryanileri soykırım konusundaki çalışmalarından dolayı tehdit etti.

AKP, tüm bunları yaparken aynı zamanda Büyükelçilik aracılığıyla İsveç'te çalışma yürüten Türk örgütlerini bir araya getirerek terör ve soykırıma karşı mücadele bahanesiyle Kürtler, Ermeniler ve Süryanilere karşı platformlar örgütledi.

Yurtdışında yaşayan Türkleri AKP'nin politikalarının destekçisi haline getirmek için Başbakanlığa bağlı olarak çalışan Yurtdışı Türkler ve Akrabalar Toplulukları Başkanlığı'nın İsveç temsilciliğine Türk İşçi Dernekleri Federasyonu Başkanı Hasan Dölek ile eski bir İmam olan Rafet Candemir getirildi.

AKP'NİN LOBİCİLİĞİ TÜRK FEDERASYONU'NU ENKAZA DÖNÜŞTÜRDÜ

39 yıl önce kurulan ve 12 bin civarında üyesi bulunan Türk Federasyonu adım adım AKP'nin yan örgütüne dönüştürüldü. Hasan Dölek ile Başkan Yardımcısı Barbaros Leylani, Kürt ve diğer azınlıklara yönelik ırkçı ve provokatif etkinlik ve eylemlerin öncülüğünü yaptılar.

AKP'nin lobiciliği ve ırkçılık Türk Fedarasyonu'na pahalıya mal oldu. Leylani'nin bir gösteride Ermenilere yönelik ırkçı konuşmasından sonra devlet kurumlarının temsilcileri, ard arda açıklamalar yaparak Türk Federasyonu'na maddi yardımda bulunmayacaklarını açıkladılar.

İyice teşhir ve tecrit olan Türk Federasyonu geçtiğimiz ay güçlükle ve geçikmeli olarak kongeresini yapabildi. İpliği pazara çıkan Hasan Dölek başkanlığı bırakmak zorunda kaldı. Kongrede AKP-MHP karşımı bir yönetim oluşturuldu ama 16 derneğin katılmadığı kongrenin meşruiyeti şaibeli.

YIKIMIN SORUMLULUĞU LOBİCİLİĞİ TEŞHİR EDEN DEVRİMCİLERE YÜKLENDİ

Kongrede, federasyonun enkaza dönüşmesinin nedenleri tartışılmadığı gibi büyük bir skandala imza atan Başkan Yardımcısı Barbaros Leylani'nin adı bile geçmedi. Federasyonun içine düştüğü açmaz ve yıkımın sorumluluğu lobiciliği teşhir eden devrimcilere yüklendi ve olanlardan devrimciler sorumlu tutuldu.

Federasyonun kurucuları arasında yer alan İsveç'in en eski derneklerinden Türkiyeliler ve Dayanışma ve Kültür Derneği federasyondan ihraç edildi.

Kongrede, federasyon yetkilileri tam bir şok yaşadı. İsveç'teki göçmen örgütlerinin üst örgütü SIOS'un hiç bir yöneticisi kongreye katılmadığı gibi İsveçli kurum ve örgütler de kongreye gelmedi.

Yıllardan beri federasyonun yeminli muhasebeciliğini yapan Patrik Zettergren, federasyonun ekonomik durumunun çok kötü olduğunu anlattıktan sonra federasyonla çalışmak istemediğini ve istifa ettiğini açıkladı.

SAHTEKARLIK YAPARAK KURUMLARI DOLANDIRDILAR

İşçi Bulma Kurumu, bu yılın mart ayında Türk Federasyonu'na bir mektup yazarak daha önce federasyona ödediği 560 bin kronu geri ödenmesini istedi. Ancak federasyon yöneticileri, bu mektubu kongrede delegelere açıklamadıkları gibi yeminli müşavire de söylemediler. Mektubun varlığı kongreden bir ay sonra anlaşıldı.

Göteborg İl Başkanı Sami Görgülü uzun yıllar federasyonun Genel Örgütlenme Sekreterliği görevini yaptı. Faşist olduğu bilinen ve açık açık MHP propagandasını yapan Görgülü, Göteborg'de yaşamasına rağmen kendisini Stockholm'de federasyon merkezinde çalışıyormuş gibi göstererek yıllarca devletten maaş aldı.

Yapılan sahtekarlığın farkına varan İşçi Bulma Kurumu, Türk Fedarasyonu'nu sahtekarlık yaptığı suçlamasıyla polise bildirdi ve Türk Federasyonu'ndan da 560 bin kronu geri ödemesini talep etti.

YURTDIŞI TÜRKLER VE AKRABA TOPLULUKLARI BAŞKANLIĞI TEMSİLCİLERİ ORTADAN KAYBOLDU

AKP'nin İsveç'teki lobicliğinin başını çeken Türk Federasyonu Başkanı ve Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı temsilcisi Hasan Dölek, İsveç medyasında iyice teşhir olunca ve Sosyal Demokrat İşçi Partisi içinde kariyer yapma umudu sona erince kapağı Türkiye'ye attı.

Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı'nın diğer temsilcisi Rafet Candemir ise, Şehircilik Bakanı Mehmet Kaplan'ın istifasından sonra kayıplara karıştı.

Kaplan ile birlikte sık sık Türkiye'ye gidip AKP ileri gelenleriyle görüşmeler yaptıkları ve son olarak da İsveç Hükümeti adına Anadolu Ajansı'na demeçler verdiği açığa çıkan Candemir, sosyal medyadaki tüm hesaplarını kapattığı gibi telefonlara da cevap vermiyor.