Merkel‘den mülteci meselesinde İçişleri Bakanı’na sınırlama

Almanya’da bu yılın sonuna kadar 1 ila 1,5 milyona kadar mültecinin geleceğinin tahmin edildiği iddiaları dolaşırken, Başbakan Angela Merkel kendi şahsında yoğunlaşan tartışmalara karşı ipleri eline almaya kararl

Almanya’da bu yılın sonuna kadar 1 ila 1,5 milyona kadar mültecinin geleceğinin tahmin edildiği iddiaları dolaşırken, Başbakan Angela Merkel kendi şahsında yoğunlaşan tartışmalara karşı ipleri eline almaya kararlı. İçişleri Bakanı’nın mülteci meselesindeki yetkilerini kısıtlayan Merkel’in, mülteci politikasının koordinasyonunu Başbakanlık Dairesi’ne verdiği ortaya çıktı.

Spiegel Online’nin iddiasına göre, bu yıl rekor düzeye ulaşan iltica başvuruları nedeniyle zorda olan Angela Merkel, farklı açıklamalarıyla dikkat çeken İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere’nin bu konudaki yetkilerini sınırladı. İçişleri Bakanlığı sadece mültecilerin başvurularının alınması, güvenlik ve topluma uyum sağlamaları gibi konularda söz sahibi olacak.

Bakanlıklar arasındaki ‘yetki gaspını’ engellemek amacıyla da mülteci sorunundaki koordinasyon Başbakanlık Dairesi Başkanı Peter Altmaier tarafından sağlanacak. Altmaier, bu konuda Devlet Bakanı Helge Braun ile birlikte çalışacak.

Maliye Bakanlığı’na mültecilerin barınma, eğitim ve sağlık gibi temel ihtiyaçları için gerekli finansmanı sağlama noktasında yetki verilirken, ordu birlikleri ise yine orduya  ait taşınmaz mülklere mültecilerin yerleştirilmeleri halinde görev alacak. Mülteciler için inşa edilecek ya da dönüştürülecek binalara dair projeler ise  Federal Çevre ve İskan Bakanlığı’na bırakılıyor.

Angela Merkel’in konuya ilişkin yeni düzenlemesinin ilgili tüm bakanlıklara gönderildiği ve bakanlardan ‘mülteci sorununun çözülmesine katkı için kaynakları daha iyi kullanmalarını’ istediği de bildiriliyor. Mülteci politikasının koordinasyonunda halen İçişleri Bakanı önde gelse de, Başbakanlık Dairesi’nin belirlediği çerçevede bu görevi yürüteceği de edinilen bilgiler arasında.

İÇİŞLERİ BAKANI’NI SINIRLAMA HAMLESİ

Merkel’in bu hamlesiyle son haftalardaki yoğun mülteci akını ile Ağustos sonunda sınırların açılması sonrasında yaşanan popülarite kaybını önlemeyi amaçladığı biliniyor. Yine bakanların birbirinden farklı açıklamalar yapması ve hükümetin ‘mülteci sorununu yönetemediği’ yönündeki eleştirilerin de bu kararda rol oynadığı tahmin ediliyor.

İçişleri Bakanlığı’nın Avusturya’dan gelen mültecilere sınırın açılması ve bir kısmının trenlerle ülkeye getirilmesine karşı çıktığı ortaya çıkmıştı. Bakan Thomas de Maiziere’nin Doğu Avrupa ülkelerinin ‘mültecileri kabul etmemeleri halinde mali yaptırımlara uğrayabilecekleri’ yönündeki açıklamaları da Başbakan Angela Merkel tarafından dikkate alınmamıştı.

De Maiziere’nin yine mültecilerin mali durumlarına ilişkin olarak yaptığı bir açıklama, mültecilere karşı sert tutumuyla bilinen iktidar partisi Hristiyan Demokrat Parti (CDU) içinde de sert eleştirilere yol açmıştı. De Maiziere, mülteciler için “Kamplardan çıkıp taksi çağırıyor ve inanılmaz paralara kilometrelerce yol katedip Almanya'ya geliyorlar. Mülteci yurtları hoşlarına gitmediği zaman grev yapıyorlar, yemek beğenmedikleri zaman kızıyorlar ve sığınma başvurularının yapıldığı yerlerde kavga ediyorlar" şeklinde ifadeler kullanmıştı.

MÜLTECİ SAYISINDAKİ ANİ ARTIŞA HAZIRLIKSIZ YAKALANDI

Almanya’ya 2014 yılında 202 bin iltica başvurusu yapılmış, bu sayı sadece bu yılın ilk 7 ayında egale edilmişti.  Federal Göç ve Mülteciler Dairesi (BAMF) tarafından 2015 yılı için 300 bin olan mülteci tahmini Ağustos ayında 800 bine yükseltilmişti. Hükümetin gizli iç yazışmalarında ise bu sayının 1,5 milyona kadar çıkabileceği de iddia edilmişti.

Ülkeye son iki ayda yüz binlerce mülteci giriş yaparken, bu kişilerin ne kadarının iltica başvurusunda bulunduğu henüz açıklanmadı. BAMF verilerine göre, Ağustos sonu itibariyle 256 bin iltica başvurusu kaydedilirken, Eylül ayı rakamlarının önümüzdeki günlerde açıklanması bekleniyor.

Almanya’da İkinci Dünya Savaşı’ndan sonraki en yüksek iltica başvurusu 1992 yılında 438 bin kişi olarak kaydedilmişti. Bu sayı sonraki yıllarda düzenli olarak azalmış ve 2008 yılında 28 bine kadar gerilemişti. Mülteci sayısındaki ani artış nedeniyle birçok büyük kentte mülteciler ciddi barınma sorunuyla karşı karşıyalar.