Avusturya’nın Traiskirchen kasabasındaki mülteci kampında binlerce kişi insani olmayan şartlarda barınmaya mecbur kalıyor. 4 bin 500 mülteciden 2 bin 200 kadarının için yatağın bulunmadığı kamptaki ağır sorunların aşılması için insan hakları savunucuları devrede.

Traiskirchen kasabasında bin 800 kişi kapasiteli kampta 4 bin 500 kadar mültecinin barındığı bildiriliyor. Bu nedenle en az 2 bin mülteci için yatak sıkıntısı çekilirken, yüzlerce mülteci açık havada yatmak zorunda kalıyor.

Mülteci kampındaki insanlık dışı şartlara karşı harekete geçen Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International), İçişleri Bakanlığı’ndan yardım için izin talep etti. İçişleri Bakanlığı, Amnesty’nin talebinin bugün görüşülerek karara bağlanacağını duyurdu.

Amnesty’nin yaptığı başvuruda, kampa bir doktor ve tercüman ile yardım edilmesi isteği resmi makamlara bildirildi.

AÇIK HAVADA YA DA OTOBÜSLERDE YATIYORLAR

İçişleri Bakanlığı sözcüsü Karl-Heinz Grundböck, kampta sadece 2 bin 300 mülteci için yatak bulunduğunu, yatak sorununun çözülmesi için açık alandaki garajların açıldığını söyledi. Grundböck, sorunun çözümü için parkta bulunan otobüslerin de kullanıldığını itiraf etti.

Yüzlerce mültecinin açık havada kalmasına yol açan politikalara neden olarak ise, eyalet hükümetlerinin Viyana’nın taleplerine cevap vermeyerek işbirliği yapmaması gösteriliyor.    

EYALETLER SORUMLULUKLARINI YERİNE GETİRMİYOR

Avusturya yasalarına göre mültecilerin kayıt ve kabul işlemlerinden Federal Hükümet sorumlu iken, iltica başvurusunun işleme konulmasıyla birlikte barınma sorunundan eyaletler yükümlü. Federal İçişleri Bakanlığı, eyaletlerin uzun süreden bu yana mülteciler için yapılması gerekenleri yapmadıklarından şikayetçi.

Amnesty International Genel Sekreteri Heinz Patzelt da, Viyana’nın üzerine düşeni yaptığını ve sorunun kaynağının eyaletlerin ‘sorumluluklarından kaçması’ olduğunun altını çizdi.

Avusturya’ya bu yılın ilk 6 ayında 20 bini aşkın iltica başvurusu yapılırken, geçen yılın aynı döneminde bu sayı sadece 7 bin 200 idi. Mültecilerin önemli bir kısmı Suriye, Afganistan ve Irak’tan geliyor.