Geçtiğimiz Salı günü Würzburg kentinde bir trendeki saldırının ardından, Cuma günü Münih’te bir alışveriş merkezinde etrafa ateş açan İran kökenli bir genç 9 kişiyi katletmişti. Pazar günü ise Reutlingen’de Suriyeli bir mülteci çalıştığı bir Türk restoranındaki iş arkadaşını döner bıçağıyla katletmişken, Ansbach’da DAİŞ’e ‘biat ettiği’ tespit edilen bir başka mülteci intihar saldırısı düzenlemişti.

Yaşanan olayların ardından Almanya’nın ‘terörün hedefi’ haline geldiği yorumları yapılsa da, saldırıların tümünün uyum sorunları yaşayan ve psikolojik olarak ‘kırılgan’ bireylerce yapılması tartışılıyor.

Olayların etkisi devam ederken, daha önce yapılan bir araştırmanın sonuçları Alman halkının yeni göçmen alımına karşı olduğunu ve daha çok ülkede bulunan yabancıların ‘uyumuna’ odaklanılması gerektiğini savunduğunu gösteriyor.

GfK adlı kuruluşun Mart ayında yaptığı araştırmanın açıklanan sonuçlarına göre, Almanların yüzde 83’ü ülkenin en önemli sorununun göç ve yabancıların entegrasyonu olduğunu düşünüyor. Bu oranın 2015 yılındaki benzeri bir ankette yüzde 35 olduğu belirtiliyor.

Ankete göre, göç ve entegrasyonu ülkenin en önemli sorunu olarak görenlerin oranı en son 1992 yılında yüzde 68 olarak gerçekleşirken, ilk kez bu denli yüksek bir orana ulaşılıyor.

EĞİTİM VE YOKSULLUKLA MÜCADELEYE VERİLEN ÖNEM AZALDI

Almanların beşte biri ülkenin bundan sonra yeni göçlere kapılarını kapatmasını isterken, yüzde 13’lük bir kısmı işsizliği ‘acil çözülmesi gereken sorun’ olarak görüyor. İşsizliği en önemli sorun olarak görenlerin oranı 2006 yılında yüzde 80 civarında idi.

Ülkenin eğitim politikasına öncelik verilmesini isteyenlerin oranı 2015’te yüzde 15’ten 2016’da yüzde 9’a kadar gerilerken, yoksullukla mücadeleyi önemseyenlerin oranı da yüzde 15’ten yüzde 10’a kadar geriledi.

AVRUPA ÜLKELERİNİN ÜZERİNDE

Aynı ankette göç ve entegrasyonu önemli bir sorun olarak görenlerin oranı Avusturya, Belçika, İsviçre, Hollanda ve Büyük Britanya gibi ülkelerde yüzde 33 ile 60 arasında değişiyor. Fransa, İspanya, İtalya ve Polonya’da ise işsizlik öncelikli sorun olarak görülüyor. Bu ülkelerde öncelikli olarak işsizlik sorununun çözülmesini isteyenlerin oranı yüzde 34 ile 65 arasında değişiyor.